


Bütün gözler dışarıya çevrildi
Yurtiçi piyasalar için 2001 bütçesi ilgi odağı iken Ortadoğu'daki gerginlik ön plana geçti. Bu haftanın da hareketli geçmesi bekleniyor
Geçtiğimiz hafta Ağustos ayına ilişkin sanayi üretimi verilerinin açıklanması ile başlamıştı. Bu konuda geçen Cuma günkü yazımızda ayrıntılı bir analiz sunduğumuz için aynı konuya bugün tekrar girmiyoruz. Yalnızca Ağustos'taki yıllık bazda yüzde 17'lik büyümenin büyük ölçüde geçen yılın rakamının deprem nedeniyle düşük olmasından kaynaklandığını hatırlatalım. Ancak, bu baz yılı etkisinden ve madencilik ile petrol sektörlerinin etkilerinden arındırılmış olan imalat sanayii büyüme hızının da yüzde 6 civarında olduğunu kaydetmekte yarar var. Yani Ağustos'ta ekonominin çok fazla yavaşladığını söylemek zor.
Daha sonra Yüksek Planlama Kurulu toplantısını takiben yapılan bir açıklama ile 2001 yılı bütçesi hakkında kabaca fikir edinme imkanı doğdu ve piyasaların ilgisi bu alana yöneldi. Henüz bütçe taslağı son halini almadığı ve bazı detay rakamlar açıklanmadığı için bütçe konusunda sağlıklı bir değerlendirme yapılması şu an için oldukça zor. Rakamlar konusundaki eksiklikten daha da önemlisi, hükümetin alacağı önlemleri henüz tam olarak bilmememiz. Hükümetin özellikle vergi ve vergi dışı gelir hedeflerinin nasıl gerçekleştirileceği konusunda inandırıcı olması gerekiyor.
Petrol fiyatı yukarı, euro aşağı
Pİyasaların ilgisi bütçenin gerçekçiliği konusunda yoğunlaşırken Filistin ile İsrail arasındaki gerginliğin uç noktalara varması haftanın son iki gününde ön plana geldi. En büyük korku gerginliğin savaşa dönüşmesi ihtimaliydi. Gerginliğin yarattığı bazı etkiler Türkiye'yi yakından ilgilendiriyor.
Bunlardan şu anda en önemli görüneni petrol fiyatlarının Orta Doğu'da bir gerginlik olduğu anda hep yukarı gitmesi. Nitekim, fiyat derhal 35 doların üzerine çıktı. Bu durum Türkiye'nin dış ticaret açığını olumsuz etkiliyor. İşin bir başka yönü de hükümetin petrol tüketim vergisini aşağı çekmiş oluşu. Bu nedenle yurtiçindeki fiyatlar şu ana kadar fazla etkilenmedi. Hükümetin bu politikayı takip etmesinin arkasında şüphesiz enflasyonu indirme amacı yatıyor. Bu yıl toplanan vergilerinin yüksek oluşu petrol tüketim vergisinden biraz feragat edilebilmesine imkan tanıdı. Ancak, 2001'de aynı politikanın sürdürülmesi zor. Dolayısıyla, fiyatın bu seviyelerde kalması veya artması, kamu maliyesinde önemli pürüz doğurabilir.
Türkiye'yi ilgilendiren bir başka gelişme ise euronun değer kaybı. Savaş tehlikesinin doğması petrol fiyatlarını yukarı çekiyorsa, bu tür durumlarda para akışlarının yönü de "güvenli alan" olarak bilinen ABD'ye ve "ilelebet tarafsız" İsviçre'ye dönüyor. Dolar ve İsviçre Frangı değer kazanıyor. Geçen hafta da euronun dolar ve İsviçre Frangı karşısındaki değeri düştü. Müdahaleye rağmen bir türlü toparlanamayan euro 0.86 doların de altına indi. Bu gelişmeler ihracat gelirleri açısından endişe yaratıyor.
Dışardaki diğer gelişmeler
ABD ve Avrupa'da enflasyon Eylül'de artış gösterdi: Geçen Cuma açıklanan veriler ABD'de üretici fiyatlarının Eylül'de Ağustos'a göre yüzde 0.9 arttığını gösterdi. Bu rakam ABD için oldukça ürkütücü. Bunun arkasında petrol fiyatlarının önemli rolü var. Eylül çekirdek enflasyonu yüzde 0.3 ile daha düşük bir seviyede olmakla birlikte o da beklenenin üzerinde. Almanya, Fransa ve İngiltere'de de enflasyon rakamları yüksek çıktı.
Dış piyasaların da nabzı iyi atmıyor: Teknoloji ve internet hisselerinin önderliğinde hızla yükselen yurtdışı borsalar (özellikle de ABD'dekiler) son aylarda duraklamış ve dalgalanmalar artmıştı. Orta Doğu'da gerginlik piyasaların da tadını kaçırıyor. Geçen Perşembe ve Cuma Orta Doğu'dan gelen haberlere göre dış piyasalar oynaklık gösterdi. Bu çerçevede hatırda tutulması gereken bir nokta, bizdeki piyasaların artık eski yıllara göre dış piyasaları daha fazla takip ediyor olması. Bu arada, Hazine'nin çıkardığı yurtdışı tahvillerin değerinde de bir düşüş oldu ve "spread"ler yükseldi.
Bu hafta beklenen gelişmeler
* Bakanlar Kurulu toplantısı: Bugün Bakanlar Kurulu'nun bütçe taslağına son şeklini vererek en geç yarın Meclis'e iletmesi gerekiyor. Özel işlem ve iletişim vergilerinin 2001'de de devam etmesi bekleniyor. Bunlar dışında vergi sürprizi olup olmayacağını henüz bilmiyoruz.
* Meclis Başkanı seçimi: Yarın Meclis Başkanlığı için 3. tur oylama yapılacak. Bu turda basit çoğunluk yeterli olacak. Bu konunun piyasaları ilgilendiren yönü, seçim sürecinin koalisyon ortakları arasında gerginlik olmadan tamamlanıp tamamlanmayacağı.
* GSM lisans satışı konusunda Danıştay'ın görüşü: Yarın, üçüncü GSM lisansının satışına ilişkin olarak Danıştay'ın görüş vermesi için de son gün. Görüşün olumlu olduğu basına daha önce yansıdı.
* Beklenen veriler: Eylül kapasite kullanımı ve bütçe rakamları açıklanacak. Kapasiteden imalat sanayiinin Eylül performansı hakkında ipucu arayacağız. Bütçeden ise yalnızca gelir-gider dengesi ve dolaylı vergilere bakarak ekonominin gidişatını da görmeye çalışıyoruz.