kapat

16.10.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
banner
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

YeniBinyil
Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Telsim
Esas düğün asker dönüşü
İzmir'deki otelin balkonundan bahçedeki bir düğünü izliyorduk. "Ne güzel bir düğün. Benimle evlenir misin?" dedi. Şaka sandım

Düğün biraz aceleye geldi. Ozan askerden döndüğünde muhteşem bir düğün yapacağız. Ozan, düğünümüze Julio Iglesias'ı getirecek

Seren Serengil'ı yıllardır tanırım... Ve yıllardır sevgiyi bulmak adına yalan yanlış ilişkilerde kendisini nasıl yıprattığını da bilirim. Evlendiğini duyduğumda, hem şaşırdım hem de "Herhalde mutlu olacağına inandı. Laf olsun diye evlenmezdi" dedim...

Bu röportaj için evlerine gittiğimde kahvaltı sofrasında karşıladılar beni... Seren, yıllardır yalnız yaşadığı evinde şimdi bir başka edayla dolaşıyor. Eşinin gözlerinin içine bakıyor, sabah erkenden kalkıp kahvaltı hazırlıyor ve onu işine uğurluyor. Ozan mı? O da çiçeği burnunda eşine her an iltifatlar yağdırıyor ve ilan-ı aşk ediyor...

* Senin evlenmeyi çok istediğini biliyorduk. Yıllardır bunu telaffuz ettin... Ama bu kadar hızlı ve sürpriz bir biçimde olacağını kimse beklemiyordu...

Ozan'la 10 Haziran'da çıkmaya başladık, 9 Ekim'de de evlendik. İlk evlilik teklifini İzmir'de yaptı. Otel odamın balkonundaydık ve aşağıda çok güzel bir düğün vardı. İşte o an bana 'Ne kadar güzel bir düğün. Benimle evlenir misin?' dedi ve ben o anda cevap veremedim. Şaka yaptığını düşündüm. 'Ciddi misin?' diye sordum. O da çok ciddi olduğunu ve bunu düşünmemi istediğini söyledi. Ama bu konu bir daha açılmadı. Ozan Kasım'da askere gidiyor. Son günlerde bunu yine konuşmaya başlamıştık. Askere gitmeden önce nişanlanmayı düşündük, sonra bundan da vazgeçip evlenmeye karar verdik.

GELİNLİĞİN SIRRI
*Bu töreni evde, bu kadar gizli yapmanızın nedeni neydi?

Kerem Alışık'la bir dizi çekiyorum. Bizim nikahtan üç gün önce Kerem ile düğün sahnemiz vardı. Çekim bittikten sonra üstümü değiştirecek yer olmadığı için eve gelinlikle geldim. Kapıdan içeri girdiğimde Ozan da salondaki kanepeye uzanmış, 38 derece ateşle yatıyordu. İçeri girdiğimde yerinden fırladı ve 'İnanamıyorum, gelinlik sana ne kadar yakışmış' dedi. Üç gün sonra da evlendik. Gelinliğin bu kadar işe yarayacağını bilseydim, daha önce de gelinlikle dolaşırdım... (Kahkahalar atıyor Seren.)

* Şimdi Ozan askere gidecek ve yalnız kalacaksın...

Evet, yalnız kalacağım. Ama dönüşünde muhteşem bir düğün yapacağız. Annemin en büyük hayaliydi beni güzel bir düğünle evlendirmek. Ozan da ailenin tek çocuğu olduğu için onlar da güzel bir düğün istiyorlar. Ozan, kayınvalidesinin isteği üzerine düğünümüze Julio Iglesias'ı getirecek. Nikah işi çok aceleye geldi. Babamın vasiyetidir; 'Nikah şahidin mutlaka Süleyman Demirel olsun' derdi. Ama maalesef öyle bir zamanımız olmadı. İnşallah düğüne çağıracağım. Çünkü kendisi babamın çok yakın arkadaşıydı.

'SEVGİSİZ BÜYÜDÜM'
* Sürekli aile kurma özleminden söz ederdin. Annenle babanın sen küçük yaşlardayken ayrılmaları nedeniyle bu ortamı hiç yaşayamadın mı?

Aileye müthiş bir özlemim vardı. Ben babama inanılmaz düşkündüm. Ayrıldıklarında 5 yaşındaydım. Annem beni çok iyi yetiştirdi ama öyle kucağına alıp seven bir kadın değildi. İnanılmaz sevgisiz büyüdüm. Saat 20.30'da sofrada olmuyorsan tabaklar kaldırılırdı ve ben kendi kendime mutfakta yemek yerdim. Çok otoriter bir kadındı. Bana iyi annelik yapmasına rağmen çok yalnız büyüdüm. Bu benim okul yaşantıma, arkadaşlarımla ilişkime, derslerime yansıdı. Yaşamış olduğum hüsranlara yansıdı. Çünkü herkesi sevdim ben. Daha doğrusu herkesi sevmek istedim. Sevdiklerime de çok bağlandım. Bir aile kurmak isteyişimin altında yatan temel neden annemle babamın ayrılığıdır. Babam, annemden sonra 4-5 kez evlendi. Ve ben babamın hayatına giren bütün kadınlara düşman oldum. Hala da düşmanım. Çocukken, okulda çaylar olurdu. Herkesin anne ve babası gelirdi ama benimkiler gelemezdi. Ya annem gelirdi ya da babam. Babamın sürekli olarak başka kadınlarla evlilik haberi çıkardı gazetelerde. Çok ağlardım. Benim duygusallığımın sebebi hep bu olaylardır. Küçüklüğümden beri o sevgiyi bulmak adına sürekli olarak birilerine aşık oldum. Ve şimdi hayatımda sevebileceğim, hayatı paylaşabileceğim, güvendiğim bir insan; kocam var.

* Sevdiğin her şeye tutkuyla bağlanıyorsun.

Evet. O yüzden evliliği bu kadar çok istedim. Yaşam tarzı olarak bir değişiklik olmayacak. Allah bozmazsa ömür boyu da böyle gider. Düşünebiliyor musunuz, her akşam eve yapayalnız dönerdim. Evim yaşayan, yaşanılan bir ev değildi. Şimdi çok farklı. Ben zamanında bazı şeyleri yaşayamadığım için bazı şeyleri yaşatmak da istiyorum. Bunlar da çok geç kalmadan olsun istedim.

Çocuk bekleseydim bunu gizlemezdim
Seren Serengil yıldırım nikahının ardından doğan hamile olduğu yönündeki dedikodulara kulak asmıyor. Henüz bir çocuğun sorumluluğunu almaya hazır olmadığını belirten yıldız şöyle devam ediyor:

Tabii bazı yönlerimle olgunlaştım ama bazı yönlerim hala çocuk. Henüz bir çocuğun sorumluluğunu alabilecek olgunlukta görmüyorum kendimi. Ama belli de olmaz. Bundan bir ay önce de 'evliliği düşünüyorum ama hemen değil' diyordum. Büyük konuşmamak lazımmış.

Evlendik işte. Belki annelik de böyle hızlı gelişebilir. Bu arada belirtmek istiyorum; Hamile olduğum için böyle hızlı bir biçimde evlendiğimiz konuşuluyormuş. Böyle bir şey yok. Ben hayatımda hiçbir şeyimi saklamadım, saklamam da...

* Düğün gecesi babanı hatırlayıp çok ağlamışsın...

Evet, çok ağladım. Odamdaki aynada babamla birlikte resmimiz vardır. Gelinliğimi giydikten sonra onunla konuştum. Beni gelin olarak görmeyi çok istiyordu. Hastanedeyken de sık sık 'evlen' diyordu. Nikahtan sonra Ozan'ın ailesi ve annemle birlikte bir aile yemeğinde buluştuk. Babamın da orada olmasını çok isterdim. Kimseye baba diyebileceğimi sanmıyordum ama Ozan'ın babasına 'baba' diyebiliyorum...

Şengül BALIKSIRTI


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır