|
|
Risk, doğru ölçerek yönetilir
Windsor Üniversitesi Öğretim Üyesi Ramazan Gençay, yatırımcıların karar verme sıklığının değiştiğini belirterek, "Fiyatları belirleyen tüm etkileri kapsayacak kadar geniş aralıkta verilere bakmak şart" dedi
Türk bankacılık sektöründe üzerinde hummalı çalışma yapılan kavramlardan biri de risk yönetimi. Alınan riskin doğru tanımlanması hem bankanın sağlığı, hem de globalleşen sisteme ayak uydurmak için önemli. Bu konuda dünya literatürüne geçen, çok sayıda çalışması olan Bilkent ve Windsor Üniversitesi Öğretim Üyesi Ramazan Gençay, bir piyasada karar vericilerin değişik etkilerinin olduğunu söyledi. Bazı yatırımcının ayda bir, bazısının da her saniye karar verdiğini belirlen Gençay, "Bu nedenle alınan riski doğru ölçebilmek için fiyatları belirleyen tüm etkileri kapsayacak geniş aralıkta ve sıklıkta verilere bakmak gerekiyor" dedi. Bunun ekonometride "yüksek frekans" olarak tanımlandığını belirten Gençay, SABAH'ın sorularını yanıtladı.
* "Yüksek frekans" finansal analizle neyi kastediyorsunuz?
Finansal piyasalarda veriler gün içinde çok sık aralıklarla, "tick-by-tick" dediğimiz bir şekilde oluşuyor. Likit piyasalarda bir günde bir enstrümana ait onbinlerce veri oluşabiliyor. Yüksek frekans finansal analizle bu "tick-by-tick" verilerin kullanılması, analiz edilmesi ve modellenmesi kastediliyor. Bugüne kadar yapılan çalışmalarda en fazla günlük veriler hatta pek çoğunda aylık veriler kullanıldı. Ama bu piyasalardaki karar alıcılar artık "yüksek finans" verilerine bakarak alım-satım kararlarını oluşturuyor. Bir örnek vermek gerekirse: Euro-dolar çapraz kuru ne kadar?
* 0.85 galiba.
Bir profesyonel için 0.85'ten sonraki haneler çok önemli. Kurlar 0.8557'den 0.8647'ye çıktığında binlerce aktör milyonlarca dolar kazanıyor ya da kaybediyor. Bu örnek, yapılacak modelleme çalışmalarının en yüksek frekanstan başlayarak değişik ölçeklerdeki davranışları kapsayacak şekilde kullanılması gerektiğini gösteriyor.
n Bu tür çalışmalar bugüne kadar neden yapılmamış?
Yakın zamana kadar piyasalardan yüksek frekans verilerini analiz edebilmek teknolojik olarak mümkün olsa bile maliyetli ve zaman alan bir uğraştı. Artık "düzensiz aralıklarla gelen yüksek frekanslı veri" analizi finans literatürünün "köşe taşı" oldu.
Ekonometrinin saygın ismi
1961 yılında Ankara'da doğan Prof. Dr. Ramazan Gençay'ın, 1986 ODTÜ İktisat Bölümü'nden Lisans, 1987 yılında Guelph Üniversitesi'nden (Kanada) Yüksek Lisans ve 1991 yılında Houston Üniversitesi'nden (ABD) İktisat Doktoru (Ph. D) dereceleri bulunuyor. Akademik kariyerine 1991 yılında Windsor Üniversitesi'nde (Kanada) Yardımcı Doçent olarak başlayan Gençay, 1997 yılından bu yana aynı üniversitede profesör olarak görevini sürdürüyor. 1997 ve 1999 yılında Bilkent Üniversitesi'nde ziyaretçi profesör olarak bulunan Prof. Gençay, halen Bilkent ve Windsor Üniversitelerinde öğretim üyesi. Prof. Gençay'ın uzmanlık alanını; Parametrik Olmayan Ekonometri, Gözlemlenen Verilerden Kaotik Dinamiklerin Belirlenmesi ve Finansal Ekonometri oluşturuyor. Gençay'ın uluslararası dergilerde yayımlanmış 35'in üzerinde makalesi bulunuyor. "Türkiye Bilimler Akademisi Genç Araştırmacı Ödülü" sahibi olan Gençay, risk yönetimi şirketi Algorithmics'in 23 Ekim'de Conrad Otel'de yapılacak toplantısına konuşmacı olarak katılacak.
En sağlıklı ölçüm "Yüksek Frekans Finansal Analiz"
*Yüksek frekans finansal analizin temellerini ne oluşturuyor?
İlk aşamada piyasadaki verilerin temel istatistiksel özellikleri minimum varsayım yapılarak belirlenmeye çalışılıyor. Bu aşama, örneğin uygulamalı iktisatta o kadar önemli değildi. Çünkü kısıtlı sayıda veri var ve bu verilerin temel istatiksel özellikleri kolayca hesaplanabiliyor. Kamuoyunda en fazla dikkati çeken enflasyon verilerine bakarsanız, son otuz yıldaki aylık enflasyon rakamlarının toplamı 350 civarında. Yüksek frekans finansal analizde 350'lik bir veri seti bir saatin altındaki bir sürede oluşabilir. İkinci aşama, belirlenen istatiksel özelliklerden yola çıkarak uygun bir modelle yapılması. Sonuç olarak, geliştirilen modellerin piyasalardaki dinamikleri açıklama başarısı yanında geleceğe yönelik güvenilir öngörüde bulunmasına çalışıyoruz.
* Banka ve finansal kurumlar açısından bakıldığında "yüksek frekans" analizinin ima ettiği şeyler neler?
Mevcut risk yönetimi modellerinin pek çoğu var denilen "riskteki değer" ölçümüne gereksinim duyuyor. Bunun için de genellikle günlük veriler kullanılır. Örneğin saat 7:00'de oluşan bir fiyat alınıyor ve bu değer hesaplanıyor. Aynı hesaplamayı saat 5:00'deki bir fiyatla da yapabilirsiniz, başka bir saatteki fiyatla da. Örneğin Ocak 1999'da bir yatırımcı her gün saat 5:00'te yapılan hesaplamalara göre 100 milyon dolarlık dolar-yen portföyünden yüzde 1 ihtimalle 56 milyon dolar kaybetme riski taşırken, aynı portföy saat 7:00'de yapılan hesaplamalara göre yine yüzde 1 ihtimalle 18 milyon dolar kaybetme riski taşıyordu. Hangisi daha doğru? İkisi de değil. Eğer yüksek frekans veri kullanılsaydı, daha güvenilir bir sonuç elde etmek mümkün olacaktı.
|
Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|