Umut

KUZGUNCUK ve Cihangir semt inisyatifleri, depreme karşı örnek hazırlık çalışmaları yapıyor. Kuzguncuk gönüllüleri kusursuz bir mahalle envanteri çıkarmış. Semtte hangi ev boş hangisi dolu, hangi bina kaç katlı, hangisi imar kurallarına daha uygun hangisi değil, biliyorlar. Kurtarma ve ilk yardım malzemelerini güvenli merkezlerde depolamışlar. İhtiyaca yeterli jeneratör sistemleri bile hazır.

CİHANGİR gönüllüleri, mahallelerinde Türkiye'nin ilk sivil itfaiye örgütlenmesini tamamlamak üzere. Sokak içlerinde geliştirdikleri trafik projesiyle, gelişigüzel parketmiş araçların giriş çıkışları bloke etmesini önlemeyi hedef alıyorlar. Bu alanda şimdiden somut mesafeler kaydetmişler.

İSTANBUL'da semt inisyatiflerinin profili, depremden sonra tamamen değişti. Kermeslerle, çay partileriyle gönül eğlendiren "güzelleştirme dernekleri"nin yerini, yerel yönetimlere ağırlık koyan sivil toplum örgütleri aldı. Sadece deprem önlemleriyle uğraşmıyorlar. Her alanda güçlerini gösteriyorlar. Çevrenin korunmasından çarpık yapılaşmayla savaşa kadar çok geniş bir yelpazede seslerini duyuruyor, sözlerini dinletiyorlar. Çünkü semt inisyatifleri düzgün, çağdaş, insanca bir yerleşim düzeninin kavgasını veriyor. Bunlar haklı talepler. Dolayısıyla haklı olanın sesi de gür çıkıyor; semt inisyatifleri, İstanbul'un çirkinlik ve çarpıklıklardan arındırılması, "yaşanabilir" bir konum kazanabilmesi için umut ışığımız oluyor. Son zamanlarda, kendi aralarındaki diyalog ve dayanışmayı sistemli şekilde geliştdiklerini görmek, umudumuzu daha da yeşertiyor.