Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen Esbank'ın eski patronu Yavuz Zeytinoğlu, mali düşüşün acı ama ibret verici öyküsünü SABAH'a anlattı. "Hata yaptık. Ama namussuzluk yapmadık" diyen Zeytinoğlu, bankanın 1994 yılına kadar bilanço sorunu yaşamadığını belirtti ve son 5 yıldaki seyrin kronolojisini şöyle anlattı:
* 1994 krizinde açık pozisyonla yakalandık. 180 milyon dolarlık açık pozisyonun TL karşılığı, devalüasyon nedeniyle 3 kat arttı.
*Banka 350 milyon dolar sendikasyon kredisi almıştı ancak 3 bankanın kapatılması kararı verilince yurtdışı kredi limitleri kesildi. Aradaki açığı, yüksek TL ve döviz faizi ile mevduat toplayarak telafi ettik.
* Bankanın mali bünyesindeki zayıflamayı farkedince, borçlanarak 60 milyon dolar sermaye takviyesi yaptık. Ancak Çiller'in başbakanlığında, KİT'lerin haczedilemeyeceğine ilişkin düzenleme yapılınca, Et/Balık, Yem Sanayi ve Çay-Kur'dan alacaklarımızı tahsil edemedik. Devletin ödeme planına razı olup, 75 milyon dolardan vazgeçtik.
* Ekonomik kriz sırasında çok sayıda banka Merkez Bankası'ndan destek alırken, biz banka profesyonelleri ile Merkez Bankası üst yöneticileri arasındaki sorunlar nedeniyle bu imkandan yararlanamadık.
* 1997'de, fondan mali destek talep ettik, alamadık. Uygun durumda bir banka ile birleşme yönünde teşebbüste bulunduk, izin verilmedi. O döneme kadar banka ile dolaylı ilişkisi bulunan tüm şirketleri bankaya teminat olarak verdik. Hortumlama denilen hadise bu kredilerden kaynaklanıyor.
* Ne benim, ne de ortağı olduğum şirketlerin Esbank'a tek kuruş borcu yok.
*Bankayı düzeltmek için, grubu sürmemiz doğru değilmiş. Hata yapmış olabiliriz. Ancak hırsızlık yapmadık, namussuz değiliz.
* İnsanlar, bir gecede servet sahibi olabilirler. Ancak itibar ve isim sahibi olmak yıllar sürer. Bugün karım bile ismimizi ne hale düşürdün diye benimle konuşmuyor.
*Murat Demirel'le aynı kefeye konmak beni rahatsız ediyor, onuruma dokunuyor. Esbank'ın tüm hesapları şeffaftır.
Okan MÜDERRİSOĞLU