Ünlü Ekonomi Dergisi Forbes, son sayısında Akdeniz'e kıyısı olan sekiz ülkenin ekonomik profilini karşılaştırdı. İş potansiyeli, makroekonomik ve demografik göstergeler, bankacılık sektörü, sermaye piyasaları ve yönetim gibi 48 parametre gözönüne alarak yapılan araştırma, yatırımcıyı cezbetme açısından Türkiye'nin, Akdeniz'in incisi olmadığını ortaya koydu. Türkiye, 7.0 puan üzerinden 3.69 toplam puanla, Akdeniz ülkeleri arasında sadece Suriye'yi geride bırakarak yedinci sırayı aldı.
Araştırmaya göre, Akdeniz ülkeleri arasında yabancı sermayeyi çekmeye en yatkın ülke, 4.48 toplam puanla İsrail. Bu ülkeyi sırasıyla Lübnan, Tunus, Mısır, Ürdün ve Fas izliyor. Sadece para piyasalarının büyüklüğü konusunda rakiplerini geride bırakan Türkiye, bu büyüklüğü finansal istikrara dönüştürmede ise başarılı olamıyor. Dergi, özellikle kurdaki volatilite ve yatırımcı haklarının korunması yönündeki olumsuz göstergelerde de sorun olduğunu belirtiyor.
Türkiye'de makroekonomik göstergelerin, yönünü yukarı çevirdiğine işaret eden araştırma, en büyük sorunun ise bankacılık sektörünün derinliğinde olduğunu vurguluyor. Türkiye'nin, Akdeniz ülkeleri arasında en yüksek nüfusa sahip olduğunun da altı çiziliyor. Ancak, 1999'da piyasalardaki sermaye büyüklüğü açısından Türkiye, Akdeniz'in en büyüğü. Kayıtdışı ekonomi dahil Türkiye GSMH'sinin 408 milyar doları bulduğu öne sürülen araştırmada, kişi başına milli gelirin de 6 bin 422 dolar olduğu belirtildi. Bu büyüklük, Türkiye'yi İsrail'in ardından ikinci sıraya yerleştiriyor.
Türkiye'deki bankacılık reformunun önemli olduğunu kaydeden araştırma, mali sistemde güvenilirliğin artabileceğinin sinyalini verdi. Ziraat Bankası, Halkbank, Vakıfbank ve Emlak Bankası'nın özelleştirileceğinin de altını çizen Forbes, bu bankaların Türkiye pazarına girmeyi hedefleyen yabancı yatırımcılar için önemli bir fırsat olduğunu belirtti.