kapat

24.09.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Sabah Künye
Ata Yatirim
Sofra
pandora
Bizim City
Sizinkiler
Rehber
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
A. SAVAŞ AKAT(aakat@sabah.com.tr )


Prag yolunda

Yarın sabah Prag'a hareket ediyoruz. Salı sabahı Türkiye ekonomisi hakkında konuşacağız. Toplantıları izleyeceğiz. Sizlere gözlemlerimizi anlatabilmek için normal Pazar-Perşembe rutinini bozuyoruz. Salı ve Çarşamba günleri ek yazılarımız çıkacak.

Prag'daki toplantı IMF ve Dünya Bankası grubu tarafından düzenlendi. Şöyle bir gelenekleri var. İki toplantıyı grubun merkezi Washington'da yaptıktan sonra, üçüncüsünü ABD dışında gerçekleştiriyorlar.

Bu kez Çek Cumhuriyeti seçildi. Bildiğim kadar, eski komünist ülkelere ilk defa gidiliyor. On yılda dünya ne kadar çok değişti. IMF-Dünya Bankasına "emperyalizmin kuruluşları" diyen ülkeler şimdi toplantılara ev sahipliği yapıyor.

Neyse ki onların yerini başkaları aldı. Öğrendiğimize göre, Prag'da küreselleşme karşıtı gösteri yapmak üzere 400 başvuru olmuş. Seattle'daki Dünya Ticaret Örgütü ve Washington'daki IMF-Dünya Bankası toplantılarındaki sokak döğüşleri herhalde Prag'da tekrarlanacak.

EURO'YA MÜDAHALE
Uluslararası finans camiası Prag'da bir araya gelmeden hemen önce ilginç bir gelişme yaşandı. Cuma günü dünya ekonomisinin üç devi, ABD, AB ve Japonya Merkez Bankaları eurodaki değer kaybına karşı müdahale ettiler.

Etkisi derhal görüldü. Parite "euro=0.85 dolar" düzeyinden birkaç saat içinde 0.91'e tırmandı. Kapanışa doğru 0.89'a düştü ama neticede bir miktar toparlandı. Türkiye'de dolar Cuma günü 15.000 TL birden kaybetti.

Benim aslında dolar-euro paritesi hakkında susmam gerekiyor. 1999 başından beri "euro değer kazanır" deyip durduk. Hep tersi çıktı. Mahfi Eğilmez her fırsatta bu hatamı hatırlatıyor. Radikal'de dünkü yazısında "Prag'da euro hakkında toplantı yapılacakmış, Asaf Savaş Akat'ı da davet etsinler" teklifini yapıyor.

"Can çıkar, huy çıkmaz" derler. Ben de bir türlü eurodan vazgeçemiyorum. Bazı hususlara dikkat çekmekte yarar var.

Neden böyle bir müdahaleye gerek duyuldu? Çünkü euronun değer kaybı petrol fiyatlarındaki artışla birleşince AB'de maliyet enflasyonu tehlikesi yaratıyor. Birkaç sayı verelim.

1999 Ocak ayından bu yana euro dolara karşı yüzde 27 düştü. Ham petrol ise yüzde 50'nin üstünde arttı. Bu durumda petrol ürünlerine yüzde 35'e varan zamlar geldi. AB enflasyonu yıllık yüzde 1.5'lardan yüzde 2.5'a tırmanmaya başladı.

Avrupa Merkez Bankası, enflasyon canavarının başını göstermesi ihtimaline karşı faizleri arttırmayı düşürüyor. Bu ise AB'de ekonomiyi yavaşlatacak. Halbuki 2001'de ABD'nin büyüme hızının da gerilemesi bekleniyor.

Demek ki, dünya ekonomisinin önümüzdeki yıl hızlı büyüyen AB'ye ihtiyacı var. Bunu sağlamanın bir yolu da euronun değer kazanması ve maliyet enflasyonu baskısının denetim altına alınması.

BAŞARILI OLUR MU?
Dolar ve euro gibi dünya paraları için kurların seyrine müdahale etmek o kadar kolay olmuyor. Bu paraların günlük piyasaları trilyon dolara çıkıyor. Merkez Bankalarının alıp satacakları döviz miktarı devede kulak kalıyor.

Yani müdahalenin etkisi kısa sürüyor. Sonra gene piyasaların borusu ötüyor. Dolayısı ile "işte, euro düşüyor!" diye hemen sevinmek istemiyorum. Piyasanın tepkisini görmek için bir süre beklemeyi tercih ediyorum. Bakalım, Prag'daki hava ne...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır