Markın dolar karşısında değer kaybı Türkiye'nin makro dengelerini de olumsuz etkiliyor. Türkiye, ihracatının yüzde 53'ünü AB ülkelerine yapıyor. En büyük ihraç pazarı da Almanya. Özellikle tekstil sektörü yoğun olarak Almanya'ya çalışıyor. Maliyetleri dolar bazında olan, buna karşın ihracatını mark bazında yapan tekstil şirketleri yılbaşından bu yana doların mark karşısında yüzde 23 değer kazanmasından olumsuz etkileniyorlar.
İhracatın azalmasına yol açan bu gelişme ithalatta da artışın önünü açıyor. AB'nin kurunun düşük kalması bu ülkenin ihracatının dolayısıyla Türkiye gibi ülkelerin ithalatının artmasına yol açıyor. Nitekim miktar bazında bakıldığında bu yılın ilk beş ayında ithalat yüzde 40 artarken, ihracattaki artış yüzde 12 seviyesinde kaldı. İhracattta miktar artışı yüzde 12 iken, gelir artışı yüzde 5'lerde kaldı.
Yılbaşından itibaren programla birlikte Merkez Bankası 1 dolar ve 0,77 eurodan oluşan döviz sepetini euro dolar paritesi 1.18 seviyesindeyken hesapladı. Ancak ilerleyen günlerde parite 0.86'ya geriledi. Ancak sepetteki ağırlıklar değişmedi. Bu durumda euronun TL karşısında devalüasyonunu olması gerekenin altına kalmasına yol açtı.