Ağaçların altına serilen kilimlerden ayağa kalkılıp, Başbakan'a bakıldı. "Kıbrıs fatihi karaoğlan, Mesudiye'ye hoş geldin" pankartları havaya kaldırılıp, dalgalandırıldı. Ecevit'in dudaklarından 2 saat kadar önce, Ankara'dan ayrılırken uçakta söylediği sözler, yeniden döküldü: "Mesudiye'de olmaktan çok mesudum."
Ecevit'in mutluluğunun nedeni, 30 yıllık rüyası olan köy-kent projesini, sonunda hayata geçirme fırsatını yakalamış olması.
Ordu'nun Mesudiye ilçesine bağlı 9 köy; Çavdar, Esatlı, Ilışar, Göçbeyi, Türkköyü, Kışlacık, Çardaklı, Dayılı ve Yuvalı köyleri, Çavdar Köyü merkezli olarak birleştiriliyor. Bu birleştirme, Güneydoğu'da örnekleri görüldüğü gibi, köyleri bir araya getirme anlamına gelmiyor. Birbirine yakın mesafede, ancak ne paraları ne nüfusları dünya nimetlerinden yeterince yararlanmaya yetmeyen köyler, devletin desteği ile güçlerini birleştiriyorlar. Her köye küçük küçük okullar, sağlık ocakları, karakollar yapılması yerine, 9 köye birden hizmet verecek büyük bir okul, doktorları olan büyük bir sağlık ocağı, güvenliği daha iyi sağlanacak büyük bir karakol öngörülüyor.
Köylüler tarafından kurulacak kooperatifler aracılığıyla da hayvancılık, yerel sanayi, ticaret, turizm gibi ekonomik çalışmalar öngörülüyor. Proje köylülerin ekonomik kalkınmasının yanı sıra, sosyal kalkınmasını da kapsadığı için, dil kurslarından el sanatlarına, tiyatro etkinliklerine kadar faaliyetleri de içeriyor. Köy-kent projesi, 1974'te Ecevit tarafından TRT'deki bir TV programında ilan edildi. Bizzat Rahşan Hanım'ın çizgileri ile Özgür İnsan dergisinde uzun uzun yayınlandı. Ecevit'in 1978'deki kısa iktidarında Bolu'nun Taşkesti Köyü merkezli olarak bir deneme başlatıldı ama sonu gelmedi.
Ecevit'in, Mesudiye'deki mesutluğu, bu rüyayı şimdi gerçek yapma umudundan kaynaklanıyor. Başbakanlık tarafından yapılan açıklamalarda, ne bu projenin ne kadar zamanda bitirileceği, ne de kaç paraya mal olacağı gibi bilgiler yer almıyor.
Ama tutarsa, kırsal kalkınma, refah ve köye dönüş sorunlarına çözüm ve diğer bölgelere de örnek olabileceği görülüyor.
Son söz, Yuvalı köyünden 71 yaşındaki Rıza Taşkın'ın: "Mesudiye'ye bugüne kadar doğru dürüst bakılmadı. Gençlerimiz, işsizlikten bizleri bırakıp gurbete gittiler. Şimdi köylere yol yapılacak, doktor gelecek, gençlere iş bulunacak deniyor. İnşallah olur. Bu bizim son kaderimiz, son şansımız. Sonra bakarsın, biz de gideriz."
MURAT YETKİN