Acayip bir oyun

G.Saray-St.Gallen maçına gidemedim. Yoldaydım ve radyodan dinleme fırsatı buldum. Pek parlak bir futbol oynamadan ve son 8 dakika elenme korkusuyla sarı-kırmızılı ekip Şampiyonlar Ligi'ne kaldı. Ertesi gün gazetelerde Lucescu'ya, Jardel'e, savunmaya, Taffarel'e yönelik ağır eleştiriler vardı. Bazıları G.Saray'ı daha kura çekilmeden grup sonuncusu gösterir nitelikte yazmıştı. Bazıları ise Lucescu'nun Terim'in gölgesinde kaldığını... Olabilir deyip geçtik...

Cuma gecesi televizyon başında G.Saray'ın Süper Kupa'yı kazanışına şahit olduk. İlk 35 dakika etkisiz, hatta rakibi karşısında ezik bir oyun oynadı G.Saray. Maçı anlatan Levent Özçelik ve yorumcu Ömer Üründül, G.Saray'ın kötü oyunundan bahsederken, K.Hakan'ın kazandırdığı penaltı ve Jardel'in golü geldi. Ardından da Süper Kupa... Ertesi gün gazetelere yine baktık. Çarşamba günü ağır eleştiri yapanlar, cumartesi günü keskin bir dönüş mecburiyetine girmişlerdi.

***

Bu saptamayı spor yazarlarını eleştirmek için yapmadım. Zaman zaman aynı yanlışların içine düşmüş biri olarak, artık futbolda sürekli iyi oynayan ya da sürekli kazanan, kaybetmeden şampiyon olan bir takım kalmadığını vurgulamak istedim.

G.Saray iyi bir takım ve çalışmasının karşılığını alıyor. Ama geçen yıldan kötü. Bunu Faruk Süren dahil herkes biliyor. Real'i yenen takım, kalkıp Bursa'ya yenilebilir. Ama G.Saray iyi bir takım, iyi de oynasa, kötü de oynasa iyi bir takım... Geçen sezon Milan maçının 85. dakikasında G.Saray Avrupa'ya veda etmişti. Hagi devre arasında gönderilecekti. Hakan satılacaktı. Terim'e yeni bir takım kurması için sonsuz yetki verilmişti. Süren başkan olmayacağını söyleyip, Cansun'u destekleme kararı almıştı. 5 dakika içinde herşey değişti. Ergün'ün ortası, Hakan'ın kafası Milan'ı çıkmaza soktu, G.Saray'ı ve Türk futbolunu zirveye taşıdı... Şimdi G.Saray taraftarı mutlu... Tribünleri boş bıraksa da mutlu...

***

Bir diğer iyi takım F.Bahçe... Ama iki haftadır kötü oynuyor. Ankara'da kötü yönetildi F.Bahçe. Ama teknik direktörü çok iyi. İyi olması hata yapmasına engel değil... Yine hata yapacak, yine kaybedecek F:Bahçe. Ama sezon sonunda F.Bahçe ya şampiyon olacak ya da sonuna kadar zorlayacak. İyi futbol oynayacak, seyircisini tribüne çekecek, heyecan verecek... Kötü oynamasına karşın F.Bahçe hem G.Saray'ı yenebilecek hem de lig yarışında geçebilecek güce sahip... Ama F.Bahçe taraftarı mutsuz... Tribünleri 3 maçtır tıklım tıklım doldurmasına karşın mutsuz.

***

Geçen yıl Real Madrid ile Bayern Şampiyonlar Ligi'nde aynı gruba düştüler. İki maçı da Bayern 4 gol atarak kazandı. Yarı finalde yine eşleştiler. Bir maçı Bayern bir maçı Real kazandı. Ama turu atlayan İspanyol takımı Valencia'yı da yenerek Şampiyonlar Ligi şampiyonu oldu. Final maçından sonra Bayern kalecisi Kahn'ın ilginç bir demeci vardı: 3 kez yendiğimiz takıma bir kez yenildik. Ama onlar Avrupa şampiyonu oldu. Futbol işte böyle karmaşık bir oyun...

***

İspanya Ligi'nde büyük sürprizler olmuştu. Real Madrid ilk yarının sonlarına doğru 19'uncu sıraya indi. Toshack kovuldu. Yönetim karıştı. Ama büyük bir kulüp olarak ayakta kalmayı başardılar. Ligde Deportivo'dan, Valencia'dan 4-5 gol yediler. Ama Avrupa şampiyonu oldular. Atletico Madrid ilk yarının ortalarında Real'in üstündeydi, ama küme düştü. Şimdi Atletico ile Real oynasa maçın kaç kaç biteceğini kimse bilemez...

Çünkü futbol artık isimle, parayla, yıldızla kazanılan bir oyun değil... Sabır, akıl ve şansın mükemmel bir birleşimi sizi başarıya götürüyor. Kaybetmeden kazanmak yok. Kaybederken kazananlar var...