kapat

26.08.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Arbeta
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
MURAT BİRSEL(mbirsel@sabah.com.tr )


Danimarkalılar'ın sert içkilerine dikkat!

Bu hafta sonu bayılarak okuduğum -seyahat eden herkese şart- bir eserden alıntılar yapacağım, umarım bu yazı kitabın dilimize çevrilmesine de vesile olur...

Amazon.com'da liste başlarına oynayan kitapta amaç, (başta Amerikalılar'ı) başka ülkelere gittiklerinde, yol yordam açısından nelere dikkat etmeleri gerektiği konusunda bilgilendirmek.

Kitabın orijinal adı: "Do's and Taboos around the World".

Editörü: Roger E. Axtell

Kitabın esin ve veri kaynağı da 120 ülkede şubeleri olan -hepimizin bildiği- Parker Kalemleri!

Kitapta hangi ülkelerde hangi el hareketleri hangi anlama geliyor, kime nasıl hitap edilir, nerede ne giyilir... Hepsi var.

Bir de ülke ülke örnekler veriliyor (Türkiye dahil), bu hafta sonunu bu "derse" ayırdım!

Avusturya
Asla bir Avusturyalı'ya "Alman" demeyin, ulusal karakterleri konusunda hassastırlar. Burada tanımadığınız insanlara bile "Merhaba" diyebilirsiniz (Almanya'da demeyin!)

Randevularınıza vaktinde gidin.

Bir Avusturyalı'nın evine davet edilmişseniz, küçük bir çikolata paketi hediye götürebilirsiniz. Asla kırmızı gül götürmeyin ("Sana aşığım" anlamına geliyor). Bu arada buketteki çiçekleri sayın, çift rakamlar (bu arada 13 de) uğursuz sayılıyor.

Ev sohbetlerinde evsahibi konuyu açmadıkça para, din veya politika konuşmayın.

Bulgaristan
El sıkışarak merhabalaşılır. İş görüşmeleri için randevu şart ve randevuya vaktinde gitmek önemli.

Eve davetliyseniz, çiçek, şeker veya şarap götürebilirsiniz.

Asla politika ve Bulgaristan'ın sosyo-ekonomik koşullarından bahis açmayın. Kafalarını öne eğiyorlarsa "Hayır", sağa sola sallıyorlarsa "Evet" demektir, ona göre.

Danimarka
Bu ülkede bahşiş verilmiyor, ne takside, ne otellerde, ne de restoranlarda. El sıkışılarak merhabalaşılıyor. Yazın çok çalışmayı sevmezler. Yemeğe davetliyseniz, hele şeref konuğu iseniz, ev sahibesinin şerefine kadeh kaldırmanız gerekiyor. Bu arada Danimarkalılar sert içkileriyle yabancıları şaşırtmayı seviyorlar, hazırlıklı olmak gerek. Yemek bittikten kısa bir süre sonra izin istemek ayıp oluyor.

Danimarkalılar akşamları smokinli iş yemeği vermeyi herkesten fazla seviyor, aklınızda bulunsun.

İngiltere
İngilizler kadar protokole meraklısı az bulunuyor. İngilizler'e "English" değil de "British" demek, hemen herkesi memnun eden bir formül.

"Scotch" içkinin adı, İskoçlar'a "Scots" veya "Scotsmen" deniliyor. İngilizler ne kadar "titr" varsa kullanıyorlar, alışık olmayanlar için zor olabiliyor, bir İngiliz o kişiye nasıl hitap ediyor diye kulak kabartıp aynı şekilde hitap etmenin faydası var. İş konuşmalarında ise ilk ismi kullanmaya başladılar. Randevu almak ve vaktinde gelmek önemli... Aslında bir on dakika kadar gecikseniz oluyor ama randevuya on dakika evvel gelmek olmuyor.

Mesai saati sonrası iş konuşmayı hiç sevmiyorlar.

Eve davet konusunda kapıları Kuzey Avrupalılarınki'nden çok daha açık. Eve davet edilirseniz çiçek götürebilirsiniz ama asla beyaz lilyum olmasın (sadece cenazelere gidiyor).

Resmi davetlerde "Kraliçe'nin sağlığına" kadeh kalkmadan evvel asla sigara içemezsiniz.

İngiltere'de çizgili kravat takmaktan kaçının çünkü onların kamu görevlilerinin kendi çizgili kravatları var ve anlamlarını sadece İngilizler çıkartabiliyor!

Politika ve kraliyet ailesi konularını sadece onlar açarsa konuşmak lazım. İngilizler'e "Ne iş yapıyorsunuz?" sorusunu sormak bile özel hayata tecavüz anlamına gelebiliyor.

Fransa
Fransızlar ciddi ve tutucu. Bütün Fransızlar iyi Fransızca konuşan bir yabancı karşısında küçük dillerini yutuyor. Aslında iyi Fransızca konuşan bir Fransız gördüklerinde de küçük dillerini yutuyorlar.

El sıkışarak merhabalaşılıyor, ancak sizden üstün pozisyondaki Fransız'a siz elinizi uzatmıyorsunuz, o uzatırsa sıkıyorsunuz.

Randevu almak genel kural, vaktinde giderseniz seviniyorlar.

Bir Fransız'ın sizi eve davet etmesi ender olarak başınıza gelebilir, mutlaka bir çiçek (krizantem asla) veya bir bir çikolata götürmek gerek. Yemeğe ne kadar önem verdikleri malum. Üzerinde şirketinizin isminin kocaman yazdığı hediyeleri "ucuz" buluyorlar.

Sohbetlerde iş, para ve özel hayat konusu açmayın.

Devam edecek...

Yarın: Almanya, Yunanistan, İsrail, İtalya, Rusya

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır