kapat

26.08.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Arbeta
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )


Komşu "sürat" diyor

Perşembe'yi Cuma'ya bağlayan gece... Saat 01.30... Ankara uykuda... Nenehatun'daki komşumuzun ışıkları hala yanıyor.

Ve komşu ile "gece yarısı sohbetine" başlıyoruz:

- Sayın Mesut Yılmaz, Türkiye şu son bir ayı boşa geçirmedi mi?.. Türkiye zaman kaybetmiyor mu?

Başbakan Yardımcısı'nın tepkisi:

- Ne bir ayı?.. Altı ay... Cumhurbaşkanlığı seçiminden beri... Bir ayda yapılacak iş altı ay zaman kaybettirdi.

- Kaybolan zamanı telafi edebilecek misiniz?

- Evet... Mecburuz.

- Nasıl yapacaksınız?

- Daha süratli giderek... Vites yükselterek... Gaza basarak.

***

- Mesut Bey... Memurlarla ilgili kanunu Meclis açılır açılmaz çıkarabilecek misiniz?

- Tabii, tabii.

- Ama... Yeni TBMM Başkanı seçilecek... Sonra Başkanvekilleri... Sonra Divan Katipleri... Sonra Komisyonlar... Bu iş en az bir ay alır.

- Doğru.

- Ve Ekim böyle geçer... Sonra da Meclis'e "2001 yılının bütçesi" gelecek.

- O da doğru.

- Öyleyse... Sözünü ettiğiniz kanunu nasıl çıkaracaksınız?

- Biliyorum, takvim çok sıkışık... Ama bahsettiğin o prosedürden hemen sonra... Başkanlık Divanı ve komisyonlar teşkil edilir, edilmez... Gereken yapılacak.

***

Toplumda "rahatsızlık... Huzursuzluk" tırmanıyor.

"İrticaya ve bölücülüğe bulaşmış memuru tasfiye edeceğiz" derken...

Kurunun arasında yaş da yanar mı?

"Suçsuz, günahsız" insanlar da ekmeğinden edilir mi?

- Ya kantarın topuzu kaçarsa Sayın Yılmaz.

- Son sözü yargının söyleyeceği hiçbir zaman akıldan çıkarılmamalı...

- Yani, şunu mu kastediyorsunuz?.. Çıkacak olan kanun için Anayasa Mahkemesi'ne gidilebilir.

- Hayır... Şunu kastediyorum... İdarenin her tasarrufu yargı denetimine tabi... Yasa çıktıktan sonra, eğer bir haksızlık, yanlışlık yapılırsa... Bundan mağdur olan için... Yargı yolu açık.

***

- Mesut Bey... Bu işi iyi anlatamazsanız... Türkiye yeni bir bölünmeye doğru gider.

- Biliyorum. Bakanlar Kurulu'nda da söyledim.

- Ne dediniz?

- Konuyu halka çok iyi anlatmalıyız.

- Nasıl anlatacaksınız?

- Şu anda Başbakanlık'ta çalışma sürüyor... Bugün, yarın bir hükümet açıklaması yapılacak... Sonra... Belki... Sayın Başbakan da TV'de konuşur.

***

Son bir ay içinde Almanya ve Amerika'ya gittik.

Ve gördük ki...

Türkiye, Batı'nın gündeminde yok.

- Sayın Yılmaz... Türkiye, dünyanın gündeminden düştü mü?.. Bizim görüşümüz, düştüğümüz yönünde.

- Şu anda Batı'nın gündeminde olmamızı gerektiren bir durum yok... Ama AB ile ilgili takvimin işlediğini de göz ardı edemeyiz... Eylül'de AB ile ilgili bazı kararları almamız lazım... Süratle.

- Mesut Bey... Gerçekten şu anda Batı'nın gündeminde olmamızı gerektiren bir durum yok mu?

- Ekim'den itibaren Avrupa'nın gündeminde olmamız şart... Bunun için Eylül ayını çok iyi değerlendirmemiz... Kayıpları telafi etmemiz... Hızlı çalışmamız gerekiyor.

***

1999 Haziranı'nda güvenoyu alan Hükümet işe hızlı başladı.

Herkese umut verdi.

Ama bir süredir hata üstüne hata yapıyor... Kendi kalesine gol atıyor.

Hükümet "alternatifim yok" havasından bir an önce çıkmalı... Ve silkinmeli.

Unutmamak gerek "alternatifsizlik iddiası demokrasiye inançsızlıktır."

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır