Süper Kupa'yı oynamak bile büyük gurur. G.Saray sadece oynamakla kalmadı, kazanmasını da bildi. Bütün dünya bir Türk takımı olan G.Saray'ı izledi. Biz tribünde nefes alamadık. Terden yapış yapış olduk. Bu nedenle iki takım da dün beklenenden daha temposuz ve dağınık bir oyun sergilediler.
Özellikle G.Saray oyuna çok kötü başlamıştı. Bu bölümde oyuncular koşmaktan çok, konuşmayı tercih ediyorlardı. Ayrıca sahada en güveneceğimiz oyuncular bir tuhaf başlamışlardı. Ancak 36. dakikada bir şeyler değişmeye başladı. Emre'nin şutu, 37'de Hagi'nin füzesi, 38'de Bülent ve nihayet 39'de Okan'ın o dakikaya kadar en olumlu pası ve K.Hakan'ın mükemmel bindirmesi ve penaltı. Okan maç sonuna kadar harika oynadı.
Orta hakem tutarsız kararlar veriyordu ama esas yardımcı hakem bizi gerçekten çıldırttı. Bu hakemlerden bir terslik gelir diye düşünüyorduk ve geldi.
Taffarel için 1-2 hata sonrası şımardı diyenler vardı. Bu maçta yine finale yakışır tecrübesiyle dimdik kaledeydi. Jardel'e gelince. Bir tek penaltıda vardı diye düşünürken Altın Gol'ü kaydetti.
Bundan sonra teknik eleştiri yapmak da anlamsız. Bu kadar eleştirilen G.Saray Süper Kupa'yı da aldı ya, artık bir şey kesin: Avrupa'nın en büyüğü Cimbom!