UYARI İŞARETİ
Uygulanmakta olan ekonomik istikrar ve enflasyonu indirme programının yapısal düzenlemeler bölümünü "Ekonomik Reform Kredisi" ile bankacılık sektöründeki düzenlemeleri ise "Mali Sektör Uyum Kredisi" ile destekleme sözü veren Dünya Bankası, ilk uyarı işaretini gönderdi.

750'şer milyon dolarlık her iki kredi paketini, iki taksitte kullandırmayı düşünen Dünya Bankası, Türkiye'nin, kamu bankalarının özelleştirilmesini hedefleyen yasal düzenlemeyi geciktirmesi ve içeriğini değiştirme eğilimi karşısında tavır aldı. Mali Sektör Uyum Kredisi talebinin, Dünya Bankası Yönetim Kurulu'nun (Board) Eylül'de yapacağı toplantıya yetişmeyeceği belirtildi.

Dünya Bankası Temsilciliği, Mali Sektör Uyum Kredisi'nin, askıya alınması ya da dondurulmasının sözkonusu olmadığını belirtirken, gayri resmi diplomatik bir mesaj vermeyi de ihmal etmedi:

"Kamu bankalarının yeniden yapılandırılmasına ilişkin KHK'nin gecikmesi, önceden açıklanan ve üzerinde mutabakata varılan yöntemin değiştirilmesi niyeti, Mali Sektör Uyum Kredisi'nin, Eylül ayındaki Board Toplantısı'nda ele alınmasını güçleştirdi. Türk Hükümeti'nin tutumuna göre, gelecek aylarda yapılacak toplantılara kredi talebi yetiştirilebilir. Dünya Bankası Board'ı her ay toplanıyor. "

NE SÖZ VERİLMİŞTİ?
Türkiye Dünya Bankası'na kamu bankalarına ilişkin, şu taahhüdü vermişti:

"Vakıfbank, 2000'de özelleştirilmek için seçilmiştir. Ziraat Bankası, Halkbank ve Emlak Bankası, yeniden yapılandırılacak ve mali durumları, verimliliğin artırılması, yönetimin ticari esaslara oturtulması için güçlendirilecektir. "

SORUNUN KAYNAĞI
* Bankacılık Düzenleme ve Denetleme Kurulu üyelerinin atanması ve Kurul'un Eylül ayında faaliyete geçmesi. Türkiye, bu sözü yerine getirdi. Ancak, Kurul üyeleri ve personelin aylığına getirilen sınır, etkin çalışmayı önleyecek gerekçeler arasında gösteriliyor.

* Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu'na devredilen bankaların satış stratejisinin belirlenmesi ve nihai karar alınması. Türkiye, bir danışman firma seçerek bu yöntemlerin belirlenmesini istedi. Firmanın raporu tamamlandı, ancak ilave düzeltmeler istendi.

* Kamu bankalarının özelleştirilmesi, ticari banka esaslarına göre çalışmalarının sağlanması, yönetim özerkliği, görev zararlarının tasfiye planına bağlanması ise kredinin en önemli şartı olarak gösteriliyor.

* MHP'li Devlet Bakanı Faruk Bal'ın, Hazine'nin planına karşı çıkarak, "Her banka, kendi bakanı gözetiminde özelleştirilebilir. Bu yöndeki KHK'yı imzaladım" açıklaması yanında, Recep Önal da, "Bir sorun yok" demekle yetinmişti. Ancak, self servis özelleştirme olarak adlandırılan bu yöntem, kredi ile desteklenmeye değer bulunmadı.

Okan MÜDERRİSOĞLU