Sağlık sektörü söz dinlemiyor
Sağlık hizmetlerinin asgari fiyatlarını belirleyen Tabibler Birliği, yüksek artışı "sağlıkta çalışanların ücretlerinin düşmesini istemiyoruz" diye açıklıyor
Hastaneler ne enflasyon hedefi, ne de aman dinlemiyor. Hükümetin yılsonu yüzde 25'lik enflasyon hedefine karşılık, sağlık sektörü hizmetlerine ilk 7 ayda yüzde 40'a ulaşan oranda zam yaptı. Bu oran, 7 aylık ortalama tüketici fiyatı artışının tam iki katına denk geliyor.
Sağlık sektörü yüzde tüketici fiyat artışının yüzde 2,2 olarak açıklandığı Temmuz ayında da zam şampiyonu oldu. Geçen ay sağlığımıza yüzde 6,6 oranında "zam yapıldı".
Ocak-Temmuz arasındaki fiyat artışı ise yüzde 39,8'e ulaştı. Sağlık hizmetlerinin alt kaleminde yer alan hastane ve hastane dışı tıbbi hizmetlerdeki ücret artışları yüzde 45, ilaç ücretleri yüzde 32.7, hastane hizmetleri de yüzde 34.6 oranında yükseltildi. Sağlık sektörü böylece enflasyonla mücadele programının ilk 7 ayında, hükümet tarafından konan yüzde 25 zam sınırını en fazla aşan sektör oldu.
Sağlık hizmetlerini yüzde 31.8'lik artışla lokanta, pastane ve otel hizmetleri izlerken, ev eşyası ücretlerindeki artış yüzde 26.9 olarak gerçekleşti. Konut hizmetlerindeki artış yüzde 23, ulaştırma hizmetlerindeki artışlar yüzde 17.4, gıda ve içki ücretlerindeki artışlar da yüzde 16.7 oldu.
DİE'nin rakamlarında dikkati çeken bir durum da eğlence ve kültür hizmetleri sektörü. Bu sektörde ortalama artış yüzde 14.8 olurken, alt kalemlerdeki eğlence ve kültür hizmetlerindeki artış ise yüzde 34.6 oldu.
REEL ZAM ÇOK DAHA FAZLA
Öte yandan Türkiye Tabipler Birliği tarafından belirlenen sağlık hizmetleri Temmuz ayında yüzde 76 ile yüzde 80 arasındaki oranlarda zam gördü. Tabipler Birliği verilerine göre yılbaşında asgari muayene ücreti 7 milyon 800 bin lira iken, yılın ikinci yarısı için bu rakam 13 milyon 800 bin liraya çıkarıldı.
Sağlık hizmetleri içinde yer alan mide yıkama ücreti 11 milyon 700 bin liradan 13 milyon 700 bin liraya, sezeryan 175 milyon liradan 315 milyon liraya, beyin tomografisi 60 milyon 375 bin liradan 107 milyon 625 bin liraya yükseldi. Ancak, birçok sağlık kuruluşunda bu taban fiyatlardan çok yukarılarda ücret düzenlemesi yapıldı.
Bazı kuruluşlarda muayene ücretleri 35 milyon ile 50 milyon lira arasında değişiklik gösteriyor. Tabipler Odası, bu fiyat artışlarını sağlık sektörünün çok zor ve yoğun bir meslek olmasından kaynaklandığını belirtiyor.
'Paniğe gerek yok'
Zafer Çağlayan-ASO Başkanı
Zafer Çağlayan, enflasyon hedefinin aylık değil yıllık olduğunu, bu nedenle panik yaparak programdan desteğin çekilmesinin doğru olmadığını vurgulayarak, "Bu program Türkiye'nin programı. Bazı kesimlerin enflasyonun biraz yükselmesi ile yeniden fayda sağlamak istediğini anlıyorum. İnsanlar, serbest piyasada bir malı belli bir fiyata satabiliyorlarsa buna çok müdahale etmenin doğru olmadığını düşünüyorum. Bu rakamlar bizi fazla korkutmasın. Çünkü biz enflasyonla mücadele programını aylık değil yıllık, hatta 3 yıllık yaptık" dedi.
'Doktorluk zor iştir'
Türkiye Tabibler Odası
Türkiye Tabibler Odası yetkililri, bu artışı ise şöyle değerlendirdiler: "Sağlık sektörü çok yoğun ve zor bir sektör. Bizim amacımız sağlık sektöründe çalışanların ücretlerini düşürmemek. Çünkü bu sektörde çalışan insanlar diğer sektörlerde çalışan insanlara göre çok daha fazla yoruluyor. Asgari ücretlerimizi belirlerken de bu mantıktan hareket ediyoruz. Biz de sağlık hizmetlerinin ücretsiz olmasından yanayız. Ama Türkiye'de şu anda bu mümkün değil."
Hastaneler büyüteç altında
Devlet İstatistik Enstitüsü (DİE) Başkanı Şefik Yıldızeli, tüketici fiyatları (TÜFE) ve toptan eşya fiyatları (TEFE) endeksinin uluslararası standartta olduğunu söyledi. TÜFE'nin, bireylerin satın alma gücündeki, TEFE'nin ise sanayideki gelişmeyi yansıttığını belirten Yıldızeli, "TÜFE'de hizmetler sektörü önemli yer tutuyor. Örneğin geçen ay başında sağlık sektöründe yüzde 15.6'lık genel bir fiyat ayarlaması yapıldı" dedi.
Temmuz ayında TÜFE'nin yüzde 2.2 oranında açıklanması, Hazine Müsteşarı Selçuk Demiralp ve Merkez Bankası Başkanı Gazi Erçel'in özel sektörü enflasyonun aşağıya çekilmesinde daha istekli olmaları yönünde çağrı yapması, tüm dikkatleri endeksteki mal gruplarına çevirdi.
İlk 7 aylık veriler açısından en dikkat çekici sektör olan sağlık hizmetlerinde fiyat gelişmeleri 13 kalem ürün ve hizmet bazında 294 işyerinden derlenen fiyatlardan hesaplanıyor. DİE, TÜFE'de yüzde 2.76 ağırlıklı yer tutan sağlık harcamalarını tomografi, röntgen, doğum, ameliyat, hastane yatak ücreti, iğne, muayene, ilaç, diş çekimi ve laboratuvar hizmetleri vb. bazında izliyor. Bütün büyük illerde özel ve devlet hastanelerinin en çok hasta kabul eden üniteleri fiyat derlenen işyerleri arasında bulunuyor. Hastane hizmetleri ve muayene ücretlerinin Temmuz'un ilk haftasında yüzde 15.6 oranında artması bu harcama grubunun TÜFE'deki etkisini artırdı.
Ancak bu etkenin dışında sağlık harcamalarında geçen yılın Temmuz ayına göre hedef enflasyonu zorlayan artışlar yaşandı. Temmuz 1999-2000 döneminde doktor muayene ücreti yüzde 61.7, tıbbi laboratuvar ücretleri ise yüzde 56.8 oranında artış gösterdi.
DİE, gıda, içki, tütün harcamalarını 130 kalem mal bazında bin 223 işyerinden fiyat alarak oluşturuyor. Gıda harcamaları endeksin en büyük bölümünü oluşturuyor ve yüzde 31.09 ağırlıkla yansıyor. Giyim ve ayakkabı grubu için 73 tür mal, 748 işyerinden alınan fiyatlarla izleniyor ve endekste yüzde 9.71 oranında yer buluyor. Konut harcamaları ve kira fiyatları 3 bin 110 yerden alınıyor ve endeksin yüzde 25.80'lik bölümünü meydana getiriyor. Ev eşyası fiyatlarında 67 kalem mal için 436 işyerinden fiyat alınıyor. Bu grup, endekste yüzde 9.35 etki ediyor. Ulaştırma 55 noktadan alınan fiyatlarla oluşturuluyor, endekse yüzde 9.30 oranında yansıyor. 167 yerden fiyat toplanan eğlence ve kültür harcamaları endekse yüzde 2.95, 104 yerden fiyat toplanan eğitim yüzde 1.59etki ediyor.
|