kapat

03.08.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Limasollu
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
MURAT BİRSEL(mbirsel@sabah.com.tr )


Sivrisinekler ve uçaklar

Geçen hafta, Bodrum- İstanbul arası uçuyorum, bir yandan da bu uçak New York'ta olsaydı kıyamet kopardı diye düşünüyorum.

O gün beraber uçtuğumuz herkes uçaktaki sivrisineklerin saldırısını hatırlıyor, birçoğu hala uykusunda bile kaşınıyor olsa gerek!

Bodrum havaalanında uçağın içini sivrisinekler doldurdu, tam bir işgal ve saldırı operasyonu düzenlediler.

Hitchcock görseydi "Kuşlar" filmini "Sivrisinekler" olarak çekerdi.

Gerçi Amerikalılar yarın öbür gün mutlaka bir sivrisinek filmi çekeceklerdir, sivrisinek paniğinin alası New York'ta yaşanıyor...

***

Ve bu "sivrisinek paranoyası" sirayet ediyor...

Zülfü Livaneli "Azizim bizim bir tanıdığı Amerika'da sivrisinek soktu, sapasağlam adam ensefalit (beyin iltihabı) oldu" diyerek kendine doğru gelen sivrisineği eliyle savuştururken bu paranoyanın ilk kıvılcımını çakmıştı.

Ben de "Bu sivriler şimdi New York'tan uçağa biner buralara kadar da gelirler" diye ekleyivermiştim.

Bodrum uçağında bunlar aklıma geldi...

20 sivrisinek birden saldırıyordu.

Ya bunlardan biri New York'tan gelmeyse?

Ya arkadaşlarına bulaştırdıysa?

Sıradan bütün solcuları sokuyorlar...

Seri ensefalit!

***

"Düşük bir olasılık" diyeceksiniz.

Evet çok düşük bir olasılık ama uçaklarda sıradan sivrisineklere yem olmak da pek keyifli değil.

Hosteslere soracak olursanız ilaçlama yapılıyor ama yolcu binerken "Biz de geliyoruz" diye uçağa hücum eden sivrisineklere karşı ne yapacaklarını onlar da bilemiyor. Dış hatlarda körüğe yanaştıkları için bu kadar sinek sorunu olmuyor ama iç hatlarda sineksiz uçan uçak yok...

Çaresi yok mu?

Vardır elbette ama anlaşılan iş hosteslerin yolculara önerdiği gibi "Rahatsızsanız şikayet mektubu yazın, şu kutuya atın" demekle bitmeyecek.

Profesörlere polis copu
Polisin üniversite profesörünün üzerine yürümesini hiçbir medeni ülkede açıklayamazsınız...

Üniversite ile polis kadar birbirine zıt kavram azdır. Biri özgürlük, diğeri kısıtlama!

Normalde polisin üniversitede hiçbir işi olmaz, girememesi gerekir. Hadi girecektir, üniversite polisi diye birimler vardır, onlar öğrencilerin güvenliği için girer. Şimdi diyenler çıkar, "Kardeşim sen Fransa'da 68 Mayısı'nı bilmez misin?"

"Bizim üniversiteler ne haldeydi bilmez misin?" Bilirim, ideolojileri amfilere sokanlarda kabahat... Tartıştıracaklarına çarpıştıranlarda...

O günleri yaşadık diye bu medeniyetsizliği sürdürmeye mecbur muyuz?

Polisin öğretim üyelerine el kaldırdığı bir resim, o ülkede çok şeyin ters gitmekte olduğunun resmidir.

Polise sorsan o da haklı...

Polis diyecek ki "2911 sayılı toplantı ve gösteri yürüyüşüne muhalefetten dağıttık, kanunu uyguladık." İyi de uygulama var uygulama var...

Kalkanlarla sar çevresini, yüksek rütbeli bir emniyet amiri gelsin, "Hocam bizi zor durumda bırakmayın" desin...

Medeni bir görüntü olsun.

Tarihimizde "Kara cüppeliler" lafı var.

Asılan başbakan ve bakanlar var.

Terör yuvası üniversiteler var.

Ona konulmuş merkezi tedbirler var.

Bütün bunların izleri, pörtleyiverdi sanki!

Polislerden kaçan öğretim üyeleri...

Olur böyle vakalar...

Olmaz!

Olmamalı!

Olmasın!

Tırnak içinde

Altmış yaşından sonra, o güne dek yaptığınız her şey çok çocukça geliyor.

T.S. Eliot

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır