kapat

22.07.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Limasollu
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Ölüden fayda dilenmez
Diyanet İşleri hurafelerin merkezinde yer alan türbeleri masaya yatırdı, Türkiye'nin türbe envanterini çıkardı

Diyanet'in rakamları korkunç bir gerçeği daha ortaya çıkardı: Her yıl 19 milyon kişi türbelerde çare arıyor

Diyanet İşleri Başkanlığı "hurafe ve batıl inanç" larla başlattığı savaşta, en büyük engellerden biri olarak ortaya çıkan türbeler konusunda vatandaşları uyardı.

Türkiye genelinde türbe envanteri çıkaran Diyanet İşleri'nin Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz "Ölüden fayda dilenmez" dedi.

Diyanet'in il ve ilçe müftülükleri aracılığıyla yaptığı araştırmaya göre, Türkiye genelinde 1263 türbe bulunuyor. Türbelerin yüzde 25.2'si yani 316 tanesi illerde, yüzde 74.8'ini oluşturan 947 tanesi ise ilçelerde bulunuyor.

KORKUNÇ GERÇEK
İl ve ilçe müftülüklerinin hazırlayarak Diyanet İşleri Başkanlığı'na sundukları raporlara göre, yılda ortalama 18 milyon 967 bin 990 kişi dertlerine türbelerde şifa arıyor.

Türkiye'de en fazla türbe, İstanbul'da bulunuyor. İstanbul'da 173, ikinci sıradaki Afyon'da ise 47 türbe var. Bunu 39'ar türbeyle Amasya ve Bursa izliyor.

Diyanet İşleri Başkanı Mehmet Nuri Yılmaz, türbeler konusunda vatandaşları şöyle uyardı:

TÜRBELER ANITMEZAR
"Bilindiği üzere, tevhid konusunda son derece hassas olan ve tevhidçi özünü kıyamete kadar koruyacak olan İslam dini, putperestliğe ve insanların heva ve nefsani ihtiraslarının kutsallaştırılmasına karşı çıkmış; bu konuda büyük bir mücadele vermiştir. Bizzat Hz. Peygamber; 'Ya Rabbi! Vefatımdan sonra kabrimi tapılır put haline koyma!' buyurmuşlar, önceki ümmetlerin işlediği hataya düşmemeleri için mü'minleri ikaz etmişlerdir."

Yılmaz, "İslam'da mezar ve kabirlerin sade ve mütevazi olması, esas prensiptir. Ancak türbeler; hükümdarlar, büyük bilginler, veli olarak bilinen şahsiyetler, meşhur komutanlar ve şehitlerin unutulmaması, sürekli yad edilmesi amacıyla özel mimari tekniği ile yapılan anıt-mezarlardır" dedi ve şöyle devam etti:

"Ülke tarihinin önemli şahsiyetlerinin çoğunun mezarları, türbe şeklindeki yapılarda korunarak devirden devire intikal etmiştir. Anadolu'nun Türkleşip İslamlaşmasında önemli hizmetlerde bulunmuş önderlerin bilinip tanıtılmasında, anıtmezarların mevcudiyeti rol oynamıştır. Tarihi-milli şuurun uyanık tutulmasında, ülkemizin coğrafyadan vatana dönüşmesinde büyük hizmetler vermiş tarihi-dini önderlerin, ebedi istirahatgahlarının korunması, elbette önemlidir."

ÇAPUT BAĞLAMAK
"Ancak; onları beşerüstü varlıklar olarak görmek, bu zatların duaları kabul ettiği veya onların vasıtası ile duaların makbul olduğu, insanların geleceklerini şekillendirdiği gibi ilahi-rabbani kudretlerinin olduğuna inanmak, bir kısım ihtiyaç ve dileklerini onlara arzetmek, kendilerinden medet ummak, türbe ziyaretlerini dini bir vecibe gibi telakki etmek, çul-çaput bağlamak, huzurlarında kurban kesmek, tevhid dini olan İslam'ın ana esprisiyle kesinlikle bağdaştırılamaz."

Peygamberlerin mesajlarının asırlar içinde, çeşitli etkenler yanında, vefat eden büyük zatlar hakkında gösterilen aşırı saygı ve tazim (hürmet) sebebiyle tevhidçi (Bir Allah'a inanma) özünü yitirdiğini vurgulayan Yılmaz, sözlerini şöyle sürdürdü:

YARDIM ALLAH'TAN
"İslam'da kabir ziyareti, başlangıçta yasaklanmış iken, sonra bizzat Hz. Peygamber tarafından buna müsaade edilmiş, fakat bunda hikmet ve fayda olarak kişilerin ahireti hatırlaması öngörülmüştür. Yoksa ölen kişilerden medet ummak iman açısından tehlikeli bir durumdur."

"Dinimizde yardım sadece Allah'tan istenir. Türbe ziyaretleri o zatlara dua okumak ve ahireti hatırlayarak sorumluluklarımızı daha yakından idrak edip, düşünmek amacıyla yapılabilir. Yetersiz din eğitimi sebebiyle, türbe ve mezar ziyareti konusunda da çeşitli batıl inanç ve hurafeler yakın tarihimiz içinde çoğalarak yaygınlaşmıştır. Bu gibi davranışlardan halkı sakındırmak ve verilecek sağlıklı din eğitimi ile bilgilendirmek gerekmektedir."

Mehmet ÇETİNGÜLEÇ


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır