kapat

24.06.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
Superonline
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Sabah Kitap
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Türkiye'nin AB sınavı başladı
Nisan ayında Lüksemburg'ta gerçekleştirilen Türkiye Avrupa Birliği Ortaklık Konseyi toplantısında, Türkiye'nin Avrupa Birliği'ne uyum çalışmalarını izleyecek sekiz alt komitenin kurulması kararlaştırılmıştı.

Bu alt komitelerden tarım ve balıkçılık alanındakiler bu hafta Brüksel'de çalışmalarına başladılar.

Özellikle tarım alanındaki görüşmelerin başarıya ulaşması Türkiye'nin tam üyeliği için stratejik bir önem taşıyor. Diğer aday ülkelerin tecrübesinden yola çıkarak baktığınızda Avrupa Birliği müktesebatının neredeyse yarısına tekabül eden tarım genellikle üzerinde en zor anlaşılan konu oluyor. Önümüzdeki haftalarda yapılacak enerji, ulaşım, çevre ve ortak pazar konularındaki mevzuat uyumu toplantıları ile bu süreç devam edecek.

Bu hafta Feira'da gerçekleştirilen Avrupa Zirvesi'ne AB Komisyonu'nun Türkiye'nin AB mevzuatına uyumda geldiği aşama ile ilgili olarak, AB Konseyi'ni düzenli olarak bilgilendirmesi kararlaştırıldı. Diğer bir deyişle Türkiye için asıl sınav bu hafta başlatılmış oldu.

Önümüzdeki haftadan itibaren 6 aylığına Fransa'ya geçecek olan dönem başkanlığı Türkiye'nin bu dönemde alacağı mesafe açısından büyük önem taşıyor.

Fransız dönem başkanlığına üç ana konunun damgasını vurması bekleniyor. Bu konuların başında AB sistemi içerisinde oy çokluğu ile alınan karar sayısının artırılması geliyor. Bugüne kadar Avrupa'da önemli kararların çoğu oybirliği ile alınıyordu. Zaten Türkiye'nin tam üye olamaması ve mali yardımdan tam olarak yararlanamaması önündeki en büyük engel de buydu. Bu reform gerçekleştiği takdirde veto engeline takılan bazı kararların oy çokluğu ile alınabilmesi Türkiye'yi de yakından ilgilendiren bir gelişme olacak.

Önümüzdeki altı aya damgasını vuracak diğer iki konu ise Komisyon ve Konsey'in yapılarının değiştirilerek üye devletlerin sahip olduğu ağırlığın yeniden hesaplanacak olması. 1997 yılında yapılan Amsterdam zirvesinden beri bekleyen kurumsal reformlar Avrupa'da henüz hayata geçirilemedi.

Genişleme süreci ile üye sayısı otuza yaklaşacak Avrupa'yı artık eskisi gibi yönetmek mümkün değil. Fransız dönem başkanlığında yapılacak 13 Ekim Biarritz ve 7 Aralık Nice zirveleri Avrupa'yı yeniden şekillendirecek.

Gelecekte AB üyesi olduğumuz takdirde Türkiye'nin temsil edileceği Komisyon ve Konsey'in yapısı bugünkünden farklı olacak. Türkiye'nin üye olacağı Avrupa'nın bugünkü değil yarınki Avrupa olacağını unutmamak lazım. Reform sürecine giren Avrupa'nın geleceği artık bizi de ilgilendiriyor.

MURAT PEKSAVAŞ


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır