Uyu, uyu yat uyu...

Gazetede bir ilan gördük... Ve bu yazıyı yazmaya karar verdik. (Milli Gazete-Almanya Baskısı)

Dilerseniz önce ilanı sunalım.

***

Bir önerimiz var.

Israrla tekrarlıyoruz... Yazıyoruz... TV'lerde söylüyoruz:

- Almanya'da bir Türk üniversitesi kurulmalıdır.

Bugüne kadar "karşı çıkan" olmadı.

Her kademedeki "devlet büyüğü" ile konuştuk.

"Çok doğru... Geç bile kalındı" dediler.

İcraat ise sıfır.

***

Almanya'da (Hamburg'da) bir sivil örgütlenmeye gidildi.

Avrupa Türkiye Araştırmaları Enstitüsü kuruldu.

Kurucuları arasında Türkler de var... (Dr. Harun Gümrükçü... Marmara Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ali Sait Yüksel... İstanbul Hukuk'un Dekanı Prof. Dr. Tankut Çentel gibi)

Almanlar da var. (Hamburg Üniversitesi'nden Prof. Dr. Ursula Neumanog, Avrupa hukuku uzmanı Dr. Guttman gibi)

Bu enstitü "Avrupa'da Türk üniversitesi" konusunda fikir üretiyor.

Proje hazırlıyor.

Almanya'dan... Alman üniversitelerinden... Alman sivil toplum örgütlerinden destek geliyor.

Türkiye ise...

Sadece "proje çok yerinde" demekle yetiniyor.

İcraat yine sıfır.

***

Gazetedeki "ilanı" görünce...

Milli Eğitim Bakanı Metin Bostancıoğlu'nu aradık.

Dedik ki:

- Avrupa'da bir Türk üniversitesi... Ne zaman?

Bostancıoğlu "bu konuyu" duyunca heyecanlanan bir devlet adamı.

Yine heyecanlandı.

"Haklısınız" dedi.

Ve ekledi:

- Hukuki sorunlar... Yasal altyapı yetersizliği... Yetki karmaşası... Bir türlü sonuca ulaşamıyoruz.

***

Almanya'da 75 özel üniversite var.

Amerikan üniversitesi...

Fransız... Polonya... Romanya üniversiteleri var.

Ama bir Türk üniversitesi yok.

Ve bu işin "parayla pulla da" ilgisi yok.

Avrupa'daki üçbuçuk milyon Türk "onar mark" verse... Sonuca ulaşılır.

Metin Bostancıoğlu:

- Doğru... Fakat devlet olarak onar markı biz toplayamayız... Bir vakıf kurulmalı.

Bu da doğru.

Ama "bu işi" birinin sahiplenmesi... Yönlendirmesi gerekmiyor mu?

Devlet "bu konuda" öncülük... Yolgöstericilik yapmayacak da. Ne zaman ve hangi konuda yapacak?

***

"Devlet" Avrupa'da bir Türk üniversitesi için kolları sıvayamıyor ama...

"İslami örgütlenme" bu işi pekala yapabiliyor. "İlahiyat okumak isteyenler için" fakülte kurmuş.

"Kayıt bile" yapıyor.

Ayda 450 mark veren, isterse "iki yıllık enstitüde", isterse "dört yıllık fakültede" okuyacak.

Eğitim dili "Arapça."

***

Şimdi Aslan Sosyal Demokratlar da... Liberal politikacılar da "ey asker!.. Ey DGM!.. Ey 28 Şubat'çılar!.." demeye başlayacaklar.

İslami örgütlenmeleri askere şikayet edenler, acaba neden "örgütlenmeyi... Proje üretmeyi" düşünmezler.