|
Diyarbakırlı kardeşlerim
Başbakan Ecevit, Türk-Kürt ayrımı olmadığı mesajını Diyarbakırlılar'a "Kardeşlerim" diye seslenerek verdi. Diyarbakırlılar da onu "tıpkı kardeşleri" gibi ağırladılar
* Başbakan Bülent Ecevit, Diyarbakırlılar'a hitap ederken, bugüne kadar olduğundan çok farklı bir üslup kullandı. Ecevit sözlerine, "Diyarbakırlı kardeşlerim" diye başladı ve Türk-Kürt ayrımı olmadığı yolundaki mesajı daha ilk cümlesinde vermeyi tercih etti.
* Diyarbakır'da gerçekten de Ecevitler'e çok büyük ilgi vardı. Ecevitler'i karşılayan araçların çok uzun konvoy oluşturdukları dikkat çekti. Ayrıca kahvehanelerde, evlerinin balkonlarında birçok kişinin Ecevitler'e el salladığı dikkatlerden kaçmadı.
* Diyarbakır Spor Salonu'ndaki kongreye katılımın yoğunluğu yüzünden zaman zaman izdiham yaşandı, ancak Rahşan Hanım müdahale ederek salon düzenini yeniden oluşturdu.
* Ecevit'in konuşması sırasında bir gencin parmaklarıyla PKK'lıların kullandığı zafer işareti yaparak "Bıji Apo" diye bağırmasından sonra iki kadın da zılgıt çekerek konuşmayı sabote etmek istediler. Ancak güvenlik görevlileri, kadınları kontrol altına aldı.
BÖREK VE TABİİ Kİ ÇAY
* Başbakan Bülent Ecevit, il kongresinden sonra bölge valileri toplantısına katıldı. Ecevit, toplantıda çayla birlikte iki porsiyon su böreği yedi.
* DİYARBAKIR Ticaret Odası Başkanı Kutbettin Arzu, Başbakan Ecevit'e Güneydoğu'nun sorunlarını anlattıktan sonra, sözlerini Kürtçe "Ser serımın ser çavemın" diyerek tamamladı. Kutbettin Arzu, bu kelimenin Türkçe karşılığının "Başım gözüm üstüne, hoşgeldiniz" olduğunu hatırlattı.
* Köylülerİn ve DSP il başkanlığının ortaklaşa verdiği yemeğe 500 civarında konuk katıldı. Yemekte cacık, meyi çorbası, tırşık, pilavüstü kuzu tandır ve dürüm kadayıf ikram edildi. Rahşan ve Bülent Ecevit aynı tabaktan yemek yedi.
Belediye dertli
Diyarbakır'ın HADEP'li Belediye Başkanı Feridun Çelik, Başbakan Ecevit'e bir dosya sundu. Dosyada, Diyarbakır'ın acil çözüm bekleyen sorunları bulunuyor. Çelik'e dosyada neler olduğunu sorduk. İşte yanıtı: "Birincisi, su sorunumuz büyük. Mevsim kurak geçti. Zaten öteden beri sorun var. Dicle barajından şehre su getirmemiz için 6-7 trilyon lira ödenek lazım. İkincisi, Başbakan Et ve Balık Kurumu'nun özelleştirilmeyeceğini ilan etti. Bu sevindirici. Şimdi bu kurumun aralarında belediyenin de bulunduğu bir gruba devrini talep ediyoruz. Üçüncü talebimiz, Diyarbakır'ın afet bölgesi ilan edilmesi. Şehir nüfusu son 6 yılda dört kat artarak, 1 milyon 200 bine ulaştı. Göç, afet boyutlarında. Yardım bekliyoruz."
Mehmet ÇETİNGÜLEÇ
|
Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır
|