
İtalyan hakem
Şans bizden yana, ama hakem değil. Hakemlerin oyunun kaderini ne kadar değiştirebileceğini dün gördük. Aleyhimize haksız bir penaltı yarattı, Sergen'in düşürülmesi gibi penaltıya örnek gösterilebilecek bir pozisyonu da görmedi.
Oyuna tutuk başladık. Ancak 25. dakikadan sonra iyi olan bizdik. İtalyanlar'ın oyunun başındaki ruhu yoktu. Rüştü ne gollerde hatalı, ne de pozisyonlarda. Ogün hem libero hem de ikinci kaleci gibiydi. Ayağı ile kaleden iki top çıkardı. Kalecisine bile kademe yapan bir libero dostlar başına.
Alpay sahanın en cesur ve yırtıcı adamı. Maçın en iyisi Okan. Sahanın en kısa ama en uzun koşan adamı. Abdullah tutuklanmış, ayakları kelepçelenmiş gibiydi. Topla çabuk değildi. Hakan yüksek toplarda başarılı ama bir gol pozisyonu yok. Pozisyona giren golü atar.
Sergen çabuk düşünmeli
Sergen'e bu kadar çok pas hatası yakışmadı. Oyunda daha etkili olması için daha çabuk düşünmesi lazım. Milli maçlar kulüp maçlarına benzemez. Karşında en iyi pres yapanlar var. Hele ki İtalyanlar. Bunlar kadar rakibin oyununu bozan, itişen, kakışan kaç takım var ki dünyada?
İtalyanlar klasik kadrolarında değişiklikler yapmış. Aslarının çoğu da sahada yok. Maçı kazanmaya yetecek kadar pozisyonları bir de hakemleri var. Conte en çok koşan orta sahaları. İnzaghi de devamlı bir arayış peşinde. Bu inatçılığı ve fırsatçılığı ile Avrupa Şampiyonası'nın gol kralı olabilir.
Zor bir karşılaşma olacağını biliyorduk. Yine de telafisi var. İsveç ve Belçika'yı yenecek güçteyiz, Mustafa Hoca müsaade ederse..