Güniz Sokak raporu

Cumhurbaşkanı Demirel'in Güniz Sokak-31'deki evi hiç ihmal edilmediği için düzgün. Ancak bir konu daha var: Nazmiye Demirel'in muhabbet kuşları, papağanı ve en önemlisi iki Dalmaçyalısı Güniz Sokak-31'e getirilecek mi?

Mimar, Güniz Sokak-31'e gitti. İnceledi.

Ve 7 Nisan Cuma günü "raporunu" Ali Çetin Şener'e verdi.

Rapor "iki bölüm."

Birinci bölümde "muntazam"ların dökümü var:

Binanın genel yapısı, muntazam.

Eşyalar, muntazam.

Elektrik tesisatı, muntazam.

Bahçe, muntazam.

Raporun "ikinci bölümü" dört madde.

1. Mutfak elden geçecek.

2. Banyolar kontrol edilecek. (Evde, beş banyo var.)

3. Su tesisatı kontrol edilecek.

4. Kış geçtiği için... Özellikle tavanlar is nedeniyle kirlendiği için... Boya, badana yapılacak.

***

Demirel'in Çankaya'da bulunduğu yedi yıl boyunca "Güniz Sokak-31" hiç ihmal edilmediği için...

Nazmiye Demirel "ayda en az bir kez" sivil plakalı bir Mercedes'le eve gidip, ilgilendiği için...

1970'lerin başından beri Demirel Ailesi'nin yanında olan Ahmet Aygün "yedi yıldır" evden hiç kopmadığı için...

Ev, düzgün...

Ali Şener dedi ki.

- Yapılacak fazla bir şey yok... Mimarın raporunu gördünüz... Ev, bakımlı... Eksikler için ise Pazartesi günü (bugün) kendi ekibimi gönderirim.

***

Ali Şener'e sorduk:

- Kümes nasıl?

Hemen mimarı çağırdı:

- Yavuz Bey'e anlat... Kümes nasıl?

Mimar anlattı:

- Bahçede de, kümeste de sorun yok... Ayrıca, budama da yapıldı.

Sözün burasında Ali Şener "ancak" dedi:

- Bir konu daha var.

"Konu" şu...

Sayın Nazmiye Demirel'in, Çankaya Köşkü'nde muhabbet kuşları... Papağanı... Bıldırcınları... Balıkları var.

İki de köpeği... "Dalmaçyalı."

Birinin adı "Raki."

Diğerinin "Yaramaz."

Köpeklerle, Ali Şener'in çocukları Mesut ve Uğurcan oynuyorlar.

"Bütün bunlar" Güniz Sokak-31'e getirilecek mi?

Yoksa "bir yere" hediye mi edilecek?

Eve getirilecekse...

"Ona göre" düzenleme yapılması... Yer ayrılması gerekecek.

Ali Çetin Şener'e sorduk:

- Ne olacak?

Dedi ki "ablam henüz bir karar vermedi."

***

Güniz Sokak'tan son not...

Baba, Çankaya'ya "kurbanla" uğurlanmıştı.

"Dönüşünde" evin önünde yine "kurban kesilerek" karşılanacak.

Salı zirvesi "ilk ayak"...

Kenan Tanrıkulu "Devlet Bahçeli'nin yakın çevresinden."

Liderler zirvesine katılan "MHP'li tek Bakan" o.

"Fikir üretim" ekibinden.

Sanayi Bakanı Tanrıkulu ile konuştuk:

- MHP'nin "tavrı... Politikası... Stratejisi" ne olacak?

Tanrıkulu dört madde saydı:

Bir:

- Hiçbir konuda ısrarcı değiliz.

İki:

- Uzlaşmacıyız.

Üç:

- Çözüm peşindeyiz.

Dört:

- Bütün zirve toplantılarında olduğumuz gibi... Yine istikrardan yanayız.

***

Devlet Bahçeli'ye... Kenan Tanrıkulu'na... Ve MHP yönetiminden "bazı isimlere" şunu sorduk:

- Mesut Yılmaz'ın adaylığına MHP "nasıl" bakar?

Aldığımız yanıtlar "kendileri bilir... Konu, bizim dışımızda... Bilemiyoruz" gibi sözler oldu.

MHP içinde "derin sondajı" sürdürdük.

Değişik isimlerden aldığımız "ipuçlarını" birleştirdik.

Ortaya "şöyle bir analiz" çıktı.

* Salı zirvesinde MHP'nin tavrı şu şekilde olacak: Üç ortak, "bir aday üzerinde" mutabakata varalım... Aday ismi Salı toplantısında belirlenemeyebilir... Ama en azından "ortak hareket" kararı çıkar.

* Mesut Yılmaz "ben aday olayım" diyecek olursa... Bahçeli "ben olmuyorum... Siz de olmayın" demeyecek.

* Ancak MHP, Mesut Bey'e "aday olun" da demeyecek.

* MHP, Cumhurbaşkanlığı gibi önemli bir konuda "muhalefetin de görüşünün... Mutabakatının" alınmasını isteyecek... Üç liderin üzerinde uzlaşacakları isme... Muhalefetin de "olur"unun istenmesi önerilecek.

* İşte MHP'nin "bu yaklaşımı" Mesut Yılmaz'ın önünü kesebilir... Zira, Fazilet ve DYP'nin, Mesut Bey'e "olur" vermesi zor.

* ANAP diyebilir ki... Muhalefetin oylarına ihtiyaç yok... DSP-MHP ve ANAP oyları (350 oy) Cumhurbaşkanı'nı seçmeye yeterli... Üçümüz anlaşalım, "işi" bitirelim... Bu öneri, "Mesut Bey'in yolunu açıyor."

* Böyle bir öneri karşısında, MHP'nin izleyeceği strateji... Vereceği yanıt şöyle olacak: Üç ortak "5+5" için de uzlaşmışlardı... Hatta "imzalar bile" atılmıştı... Sonuç ise ortada... Yani "üçlü mutabakat" çözüm değil... Muhalefeti de "işin içine" katmak lazım.

***

Uzun sözün kısası...

Salı zirvesinden "isim" çıkması zor...

Hatta "imkansız."

Yarınki zirveden "yuvarlak bir mesaj" çıkacak:

- İstikrarın devamı için, uyum içindeyiz. Cumhurbaşkanlığı konusunu da "her aşamada uyum içinde" götüreceğiz.

Açıkçası..

Salı zirvesi "her aşamada uyumun, birinci ayağı."