kapat

19.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
NECATİ DOĞRU(ndogru@sabah.com.tr )


Bir bayram da bitti! Hayat bizi çağırıyor!

Bugün bir bayram daha bitiyor, yarın iş başı. Hayat bizi yeniden sorgulamaya çağırıyor.

* Türkiye iyiye mi gidiyor?

* Türk ve Yunan dost olabilir mi?

* Türkiye, Rusya ile aynı çıkarları paylaşan bir ülke olabilir mi?

* Türkiye komşularıyla sorunlarını çözüp, etrafında bir dostluk çemberi oluşturabilir mi? Suriye, İran, İrak demokratikleşme sürecine girmeden de onlarla barışabilir mi?

* Bizim bütün müttefiklerimiz NATO üyesi ülkeler savunma harcamalarını azaltırken biz niçin helikoptere, tanka, uçağa, topa daha çok para ayırıyoruz ve bu silahları hiç değilse içerde üretmeye başlayacak teknolojiyi niçin sahiplenemiyoruz?

* Demirel'i 5 yıl daha Cumhurbaşkanı seçmek için yürütülen entrikalar korkunç. Demirel'i yeniden Cumhurbaşkanı yapacak Anayasa değişikliği paketinin içine ifade özgürlüğü, siyasi partiyi kapatmayı zorlaştırma maddelerini de koyuyorlar. Erbakan'a Demirel'in yeniden Cumhurbaşkanı kalabilmesini desteklesin diye siyasi rüşvet sunuyorlar. Böylelikle bu toplumun ifade özgürlüğüne kavuşabilmesini ancak Demirel'i yeniden seçmek şartına vidalıyorlar. Bu korkunç entrikaya Türkiye'nin sivil toplum güçleri niçin ses çıkartmıyorlar? Milletvekilleri kendi maaşlarını kıyaklaştırmayı Demirel'i yeniden seçmeyle aynı pakete koymasına niçin isyan etmiyorlar?

***

* Türkiye Avrupa'ya tam üye olacak. Dolayısıyla Türkiye Avrupa'ya benzeyecekse farkı ne olacak? Türkiye, AB'ne "Bizi üye olarak alın çünkü size ihtiyacımız var..." diye ağlayarak mı, yoksa "Bizi alırsanız size verebileceğimiz çok şey olur..." diyebilecek noktaya gelerek mi Avrupa üyesi olacak?

* Türkmenistan gazının tamamını Rusya satın alacak anlaşma peşinde. Rusya, Türkmenistan'dan 45 dolara alacağı doğalgazın 1000 metreküpünü bize 110 dolara satacak. Türkiye Orta Asya'daki, Kafkasya'daki doğalgaz zengini cumhuriyetleri her alanda etkileyen bir yüksek çapa oturmak yerine şov yapmakla niçin vakit öldürüyor?

* Türkiye'nin işadamı ve özel şirketlerin deseni küresel rekabete uyum yapabilecek kaliteye sahip mi? Değil mi?

* Türkiye'de partilerin başında ölünceye kadar kalan seçilmiş diktatör, yarı tanrı liderler, oy kaybettikleri anda "özür dileyip istifa edecekleri..." bir olgunluğa gelebiler mi?

* Türkiye'nin milletvekileri, sadece parmak kaldıran milletvekili tipi olmaktan çıkıp kişilik sahibi, fikir sahibi ve seçildiği bölgenin problemlerini çözecek projeler üretip, bunları takip edebilecek irade sahibi insanlar haline gelebiler mi?

***

* Türkiye'nin milletvekileri, Avrupa'da olduğu gibi lojmanlardan çıkıp halkın oturduğu mahallelerde oturmaya, otobüsle Meclis'e gidip gelmeye başlayabilirler mi? Ankara binlerce lüks otel büyüklüğünde devlet binaları, lojmanlar, orduevleri, makam Mercedesleri, korumalar, sekreterler, danışmanlar başkenti olmaktan kurtulabilir mi?

* Türkiye'deki yüksek mevki bürokratları, politikacıların önünde ceket ilikleyen insanlar olmaktan çıkıp, hukuku, dürüstlüğü, yüksek ahlâkı ve verimliliği esas alarak halkın hizmetlisi (sivil servant) haline gelebilirler mi? Türkiye'de memurlar maaşlar az diye direniş yapıyorlar fakat memurların içinde torpille iltimasla işe yerleştirilmiş çalışmadan maaş alanlara niçin ses çıkartmıyorlar?

* Türkler demokrat olabilir mi?

* Dinciler demokrat olabilir mi?

* Kürtler demokrat olabilir mi?

* Türkiye'de farklı görüşte olan insanlar sorunları kavga etmeden tartışarak ve karşılıklı ödünlerle çözecek bir anlaşma kültürüne gelebilirler mi?

* Türkiye devleti, kürtün kimliğini kardeşçe kabul edecek, şeriatçılıkla da demokrasi içinde başa çıkabilecek bir olgunluğa gelebilir mi? Türk şeriatçıları ile Kürtler de demokrasiyi araç olarak kullanmak yerine onu benimsemek düzeyine ulaşabilirler mi?

* Doğulular ve Güneydoğulular, "Elektriğin, telefonun ve yolun gittiği bölgelerinde niçin kalkınma olmadığını" kendi kendilerine ciddi olarak sorabilecekleri bir özeleştiri noktasına gelebilirler mi?

* Türk halkı baba bağımlısı, bacı bağımlısı, başbuğ bağımlısı, hoca bağımlısı, devlet bağımlısı olmaktan çıkabilir mi? Bu son alınan ekonomik önlemler tutabilir, enflasyon gerçekten yüzde 20'lere inebilir mi?

***

* Türkiye'de verilen eğitim uluslararası çapta adam yetiştirmek üzerine mi kuruluyor? Yoksa; "İşte bizde de üniversiteler var..." demek üzerine mi? Türkiye'de üniversiteler YÖK şablonundan, rektör sultasından kurtulup bilim üreten demokratik kuruluşlar haline gelebilir mi?

* Bu gidişle İstanbul Londra gibi, Ankara da Washington gibi kaliteli bir şehir haline gelebilir mi? Türkler, yeşili bol, depremde ölüsü olmayan problemsiz şehirler kurabilirler mi?

Bugün bayram bitiyor.

Yarın işbaşı...

Hayat bizi çağırıyor...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır