kapat

11.03.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )


Hoca nerede?

Oğuzhan Asiltürk... 1970'te "Milli Nizam Partisi Genel İdare Kurulu Üyesi."

MNP kapatıldıktan sonra...

Milli Selamet Partisi'nin "Genel Sekreteri."

Aralıksız "sekiz yıl" Genel Sekreterlik.

MSP de kapatılınca...

Refah Partisi'nin "Genel Sekreteri."

Bu kez de "12 yıl Genel Sekreterlik."

"Toplayacak" olursak...

20 yıl Genel Sekreter.

Asiltürk'ün deyimiyle:

- Rekor... Batı'da "örneği" yok... Doğu'da da sanmıyorum... Galiba dünya rekoru.

***

"Hafta içinde" meclisteydik.

Oğuzhan Bey'le "Recai Kutan'ın odasında" konuştuk.

Kutan, o sırada "bir toplantıdaydı."

"Odasında" Oğuzhan Bey'le baş başaydık.

"Uzun sohbetin" arasında "kongreyi" de sorduk:

- Ne olur?

- Bir şey olmaz.

- Gerçekten olmaz mı?

- Hayır... Teşkilat, çatlak ses istemiyor.

- Oğuzhan Bey, Hoca bu işlerin neresinde?

- Hiçbir yerinde Hoca yok.

- Gerçekten yok mu?

- Yok... Hoca davalarla uğraşıyor... Dünya kadar davası var.

Bir bilmecem var çocuklar...

Cemil Çiçek... Turgut Özal ile birlikte "ANAP'ın kurucularından."

Eski Bakan.

Fazilet'in "ağır topu."

Partiyi, Anayasa Mahkemesi'nde savunan isim. Ve en önemli özelliği:

Söyleyeceği sözü "eğip, bükmeden... Binbir dereden su getirmeden" söylemesi.

- Cemil Bey, Fazilet'te neler oluyor?

- Partinin ambleminde "beş tane çizgi" var... Bunlardan biri "demokrasi."

- Yani?

- Kongrede demokratik bir yarış olacak.

- Olabilecek mi?

- Tabii... Ama "ilk defa olduğu için" ilgi odağı haline geldi.

PERFORMANS
- Bunca yılın deneyimi ile... Söyler misiniz?... Ne çıkar?

- Şu safhada tahmin yürütmek zor... Ayrıca "ilk defa" olduğu için... Tahmin yine zor.

- Abdullah Gül neden aday oldu?

- Şimdi size ben sorayım... İşler iyi gidiyor mu?.. Siz de yurdu geziyorsunuz... Taban, gidişattan memnun mu?... Eğer memnunsa... Değişime gerek yok... Memnun değilse... Değişim şart.

- Yarışta ipi kim göğüsleyebilir?

- Değişimi gerçekleştireceğim diyenin, performansına bağlı... Tabii, mevcut yönetimin, kongreye kadar göstereceği performansa da çok önemli.

İCAZET
Fazilet Partisi ile ilgili "değerlendirmelerde" en çok kullanılan sözcük şu:

İcazet.

Sahi...

Neden herkes söze "icazet" diye başlıyor?

Soruya, Çiçek'in yanıtı:

- Demek öyle bir imaj var... Görüntü var... İntiba var... İz var.

- Neden var?... "Erbakan'ın icazeti" deyimi neden gündemden düşmüyor?

- Yalnız Fazilet'e mi mahsus?... Bir zamanlar da DYP için "aynı şey" söz konusu değil miydi?... "Bir bilen" deyimini size hatırlatırım.

ÖZELEŞTİRİ
- Cemil Bey, hani bir bisküvi reklamı var.

- Çok var... Hangisi?

- Bir bilmecem var çocuklar diye başlayan... Bisküvi denince akla... Onun adı gelir... Eti...

- Tamam, şimdi buldum... Biliyorum.

- Fazilet denince de akla... Neden Erbakan geliyor?... Neden Merve Kavakçı geliyor... Yani... Fazilet'in de hiç eksiği, gediği yok mu?

- Evet, bizim de noksanlarımız var... Yanlışlarımız var... Oturup, özeleştiri yapmamız kaçınılmaz.

Lojmandaki konuk
Hayrünisa-Abdullah Gül çiftinin, Milletvekili Lojmanları, Onuncu Sokak'taki evlerinde, dün sabah bir konukları vardı:

Nazlı Ilıcak.

Bayan Gül'ün "evde yaptığı" dört çeşit reçel...

Yine "evden" gözleme.

"Dışardan... Paul'den" getirilen çikolatalı tatlı. (Ekler)

Peynir çeşitleri.

"Uzun kahvaltıdan" sonra, Nazlı Hanım'a sorduk:

- Ne konuştunuz?

- Kongreyi konuştuk... İlk etap kongre.

- Abdullah Bey ne diyor?.. Kongreyi alabileceğine inanıyor mu?

- Kırmadan... Dökmeden... Küskünlüklere yol açmadan sonuç almak istiyor.

ERBAKAN FAKTÖRÜ
Fazilet'te "Erbakan'a rağmen" bir şeyler yapmak mümkün mü?

Abdullah Gül "bu konuya" nasıl bakıyor?

Soruya, Nazlı Hanım'ın yanıtı:

- Erbakan'ın etkin olduğu muhakkak... Ama Abdullah Bey düşünüyor ki... Erbakan Hoca "tabloyu" gördükten sonra... Bu işin dışında kalacak... Yani tarafsız... Yani bir mücadeleye girmeyecek.

ANA SORUN
Nazlı Ilıcak "Fazilet camiasında" yeni bir isim.

Partinin "temelini... Dengelerini" iyi bilmeyebilir.

Ancak Nazlı Hanım "inatçılığı... İddia sahibi oluşu" ile tanınır.

Sanıyoruz, Fazilet'in "en çok dolaşan" isimlerinden biri.

Bir gün Afyon'da, bir gün Konya'da.

- Nazlı Hanım, Fazilet'te "sorun... Ana sorun" nedir?

- Sanki ikinci sınıflık... Dikkate alınmamak... İtilmişlik... Kakılmışlık.

- TV'deki Yasemin Yalçın'ın "Kakılmış" tiplemesi gibi mi?

- Aynen öyle... Şamar oğlanı gibi... Gelen, tokadı patlatıyor, giden patlatıyor.

- Başka?

- Kimse "Fazilet ne düşünüyor" diye sormuyor... Bütün bunlardan, parti tabanı rahatsız.

DEĞİŞİM
- Nazlı Hanım siz bir "değişime" ihtimal veriyor musunuz?

- Tabanın arzusu şu... Değişim olsun... Ama "Erbakan'a rağmen" bir görüntü de verilmeden olsun.

- Hoca'dan "talebiniz" nedir?

- Sayın Erbakan "ben bu işin dışındayım" dese... Herkes rahatlayacak.

ETAP-ETAP
Nazlı Hanım, sohbetin başında "ilk etap kongre" demişti.

Demek sırada "başka etaplar" da var.

- Nazlı Hanım... "İkinci etap" nedir?

- Kamuoyunda etkinlik... Şimdi kimse Fazilet'i ciddiye almıyor ki.

- Daha sonraki etap?

- Topluma güven vermek.

- Sonra?

- Koalisyona ortak olmak.

Analiz
Fazilet'i en çok rahatsız eden şey "dışlanmışlık" duygusu.

Yani "siyasetin günah keçisi" olarak görülmesi.

Gerçekten de...

Parti uzunca süredir "siyaset üretemiyor."

Ve Fazilet, giderek "kendisi üzerinden siyaset yapılan bir parti" halini alıyor.

Örneğin...

Anayasa değişikliği mi söz konusu?

Önce kimse Fazilet'in görüşünü sormuyor.

Ama ne zaman ki...

Fazilet'in oyuna ihtiyaç duyuluyor.

O zaman "kerhen" Fazilet'in de kapısı çalınıyor. Yani...

Fazilet "bilgisine" değil, "oyuna" başvurulan parti durumunda.

***

Partinin "herkesle" sorunu var.

Askerle... Diğer partilerle...

Medyayla... Sivil toplumla...

Ve "Fazilet'e ihtiyaç yok" havası doğuyor.

Parti "sistemin dışına" itiliyor.

Giderek "derneğe... Vakfa" benziyor.

"Değişim yanlıları" işte bu görüntünün kırılmasını istiyorlar.

***

Değişimi bilemiyoruz ama...

Fazilet'in "iki şeye" acil gereksinimi var.

"Toplumla barışmaya."

Ve "güven vermeye."

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır