1. Mutlaka kahvaltı
Şart ki şart, deposu boş otomobilin gitmeyeceği gibi sizin depo da boş olmayacak. Süt, peynir, meyve hatta yoğurt içinde meyve, ekmek. Sıkı bir kahvaltı!
2. Sallanma dinamik ol
Günlük hayatının içine hareket kat ve eğlen. Yürü, bisiklete bin, merdiven çık. Bu günlük hayat içinde eğlenerek yapılan hareketlerin toplam süresi yarım saatı bulsun.
3. Akıllı atıştır
Depoya takviye yapmak çok zevkli ama atıştırmalar akıllıca olsun. Şekerlemeler tamam da her zaman şekerleme iyi fikir değil, ara sıra elma, ayran, kuru incir.
4. Terle!
Terleyecek derecede bir sporu her gün 20 dakika yap. Adaleleri esneterek spora başla sonra yüklen... Koş, zıpla, dans et. Terledikten sonra yine adaleleri esnet ve spor faslı bitince terli kıyafetle kalmamaya dikkat et!
5. Tek yiyeceğe yüklenme
Her gün pilav fasülye olmaz! Her gün hamburger de olmaz. Değişik değişik gıdalar lazım... Balık, sebze ve meyveyi unutmamak gerek.
6. Sporcu arkadaş bul
Birlikte yürüdüğün, bisiklete bindiğin bir arkadaşın olsun. Arkadaşlık ederken kasları da çalıştırın.
7. Enerji veren yiyecekleri bil
Öğleden sonra maç varsa sabah reçelli ekmek, öğlen pilav veya makarna enerji verir. Salatanın içine muz, kavun, karpuz, portakal atmayı da deneyebilirsin.
8. Okulda mutlaka takım sporu yap
Okulda basket, voleybol, futbol hangi oyunlar varsa bir takıma girmeye bak. Hem takım arkadaşlığı çok zevklidir hem de çakı gibi olmak için sporculuk en iyi çaredir.
9. İyi yemek kötü yemek yoktur
Bazı yemekler iyi bazıları değil diye bir şey yok, önemli olan dengeli beslenmek. Anne babana öğretmenlerine sor, hangisinde vitamin var, hangisinde yağ var, hangisinde karbonhidrat var. Hepsinden ye ama dengeli ye... Öğlen makarna yüklenmişsen akşama sebzeye ağırlık ver.
Yemekleri ayarlamayı, sporu, hayatı, hatta dersleri eğlencenin parçası olarak gör. Kendine dikkat ettikçe günlerin çok daha eğlenceli geçtiğini göreceksin.
Kaynak: Amerikan Ulusal Beslenme Merkezi, 9-15 yaş beslenme bilgileri.
RTÜK hediye dağıtsın!
RTÜK bir soru için televizyon kapattı, Başbakan Ecevit o soruyu sorana da cevabı verene de teşekür etti.
Başbakan "RTÜK'ün nasıl bir mantıkla hareket ettiği anlamak zor" demeye de getirdi.
Yeni bir yaklaşım olsun, RTÜK televizyonda sevdiği soruyu sorana hediye yollasın...
* Çok güzel bir soru sordunuz, istasyonunuz bir Opel Vektra kazandı! (RTÜK üyelerinin makam arabası, üstelik her yanı siyah cam kaplı)
* Harika bir programdı, RTÜK size devletimizin işlettiği uygun gördüğünüz bir kaplıcada bir hafta tatil imkanı verdi.
Soruları beğendiğinde hediye vermesi garip geliyor değil mi?
Peki soruyu beğenmedi diye ceza vermesi çok mu normal? RTÜK cezaları bari şimdilik "Başbakan" onayı olduktan sonra işleme konsun, hiç olmazsa tecrübeli bir gazetecinin süzgecinden geçmiş olur!
Panda işinde son durum
Ertuğrul Özkök şimdiden dertlendi, "Ya biz bu pandaya bakamazsak da ölürse, dünya aleme rezil oluruz" diye aklına geliyor (Hürriyet, 20 Şubat yazısı).
Sempatik pandanın gelmesinin sevinci 10 ise, ölümünün üzüntüsü 100.
Ayrıca panda konusunda yapılacak çok iş var...
1. Gelecek pandanın cinsiyeti ne? Eş durumu ne olacak?
2. Pandaya ne isim verilecek? Bu ismi kim verecek? Radyo, gazete, televizyonlarda pandaya halkın isim vermesi için çağrı mı yapacağız? Büyük gazeteler arasında "Pandaya benim okurumun verdiği isim takılsın" diye yeni bir rekabet mi başlayacak?
Bütün bu soru işaretleri doğunca, Çin gezisinde İçişleri Bakanı Tantan'ı en yakından izleyen Ahmet Vardar'ı aradım...
- Ahmet Ağabey nedir bu panda işi?
- Bir bardak suda fırtına kopuyor Murat
- Gelecek olan panda dişi mi erkek mi?
- Belli değil, pandanın gelip gelmeyeceği de belli değil
- Nasıl yani?
- Çin'de bize dediler ki "İsterseniz size bir Panda verelim". Şimdi Tantan bakacak, olur mu olmaz mı? Burada yaşatabilir miyiz yaşatamaz mıyız. Pandanın henüz geldiği falan yok. Burada yaşayacağını, rahat edeceğini kesinleştirirsek ondan sonra istiyoruz aşamasına gelinecek.
- Panda Çin'de, burası beklemede öyle mi?
- Aynen klaynen ("Aynen öyle" anlamında, Ahmet Vardar klasiği bir deyim).
- Sağol ağabey.
