Yıl 1979.. İran'da Humeyni devrimi olmuş.. Halk, bir cendereden çıkıp bir başka cenderenin içine giriyor.. Ardından Tahran'daki Amerikan büyükelçiğinin işgali..
O yıllar Tahran'da gelişmeleri izleyen gazetecilerden biriyiz.. Yaklaşık 1 ay kalmıştık İran'da..
Kum kentinde Şeriatmedari ile de konuşmuştuk.. Humeyni'nin şerrine kurban giden Ayetullah Şeriatmedari.. Mavi gözleri ile bizlere bakıp, gayet düzgün bir Türkçe ile Demirel ve Ecevit'e selam söylemişti..
Azeriler durumdan memnun değildi.. Bu yüzden İran yönetimi Türk gazetecilerin Tebriz'e gitmesine izin vermiyordu.. Humeyni ekibi toprak reformu yapacağı bahanesi ile Azerilerin topraklarını ellerinden almaya kalkınca silahlı nöbetçiler toprakları korumuş ve Humeyni kafasının planını suya düşürmüştü..
Ve İran neredeyse 20 yıl radikal İslamcı mollaların demir yumruğu ile yönetildikten sonra, önce Hatemi'yi seçerek, ardından da Parlamento'da bu türün çoğunluğunu sona erdirerek, artık bu sistemi istemediğini kanıtladı..
Yıllardır bize kendi şeriat düzenlerini ihraç etmek isteyen İranlı zorbalar, birden gördüler ki, sanki Atatürk devrimleri onlara ihraç olmuş..
Çünkü İran halkı artık demokratik reformlar istiyor..
Batılılar ile iyi ilişkiler istiyor.. Buna Büyük Şeytan olarak ilan edilmiş bulunan ABD'de de dahil..
Sonra İranlılar sosyal haklarını geri istiyor.. Mollaların gaspettiği haklarını..
Şöyle giyineceksin, bu müziği dinleyeceksin, şunu yapacaksın, bunu yapacaksın emirlerinden bıkıp usanmış bir toplum..
İran'da Türk TV'leri akıl almaz derecede ilgi görmeye başlıyor.. Sadece TRT değil, özel Türk TV kanalları hemen heryerde seyrediliyor..
Bu ülkede yaşanan anti-molla devrimin bugünden yarına hemen büyük değişimlere yol açacağını beklememek lazım. Ama düşünün ki, İran gibi bir ülkede küçücük reformların bile çok büyük anlamı var..
2000'li yıllarda İran, Hatemi'nin 2'nci başkanlık dönemini yaşayacak.. Sanırız gerçek anlamda reformların başlaması ancak, onun 2'nci dönemi ile gündeme gelebilecek..
Hatemi çok dikkatli bir politikacı.. Güvenlik güçleri ve adalet mekanizmasının Humeyni kafasındaki Hamaney ve adamlarında olduğunu biliyor.. Onun için de, reforma dönük adımlarını çok dikkatli atacaktır..
İran halkının bu seçimlerde verdiği mesajlar, önümüzdeki 10 yıllık bir süreç içinde, bu ülkedeki radikal kurum ve kişilerin artık marjinal küçük guruplar haline geleceğini gösteriyor..
Dünya ile doğru düzgün ilişkiler kurmuş, bağnazlığı bırakmış, globalleşmeye uymaya başlamış, örümcek kafalıları yönetimden ayıklamış bir İran, hem Türkiye, hem Ortadoğu, hem de Kafkaslar için de çok rahatlatıcı olacaktır.
Çok eski bir kültüre sahip olan İran halkı, sanıyoruz ki, yürümeye başladığı bu yolda, sonuna kadar gidecektir..
Böylece de, Şah Pehlevi ile başlayan, Humeyni ile süren zulüm dönemleri, İranlılar için bir daha açılmamak üzere kapanacaktır..
İran halkı seçimlerde kaderini çizmiştir.. Çizilen bu çizgiden, girilen bu yoldan geri dönüşü kimse beklemesin.. Özellikle de, ülkemize şeriat düzeni gelmesini hedefleyen, bunun hayali ile yaşayan bizdeki örümcek kafalara da, İran seçimlerinin ders olmasını diliyoruz..
