kapat

20.02.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ÇETİN ALTAN(caltan@sabah.com.tr )


Fili yuttu bir yılan...

Bektaşi'ye sormuşlar:

- Baba erenler, biliyor musun "tenasuh" nedir?

Bektaşi:

- Biliyorum, demiş, ruhun bir cisimden ötekine, bazı kere de insandan hayvana ve hayvandan insana geçmesidir. Özellikle de iktidarını korumak için her kılığa girebilen politikacıların, öldükten sonraki durumlarını da değerlendirmeye yarayan bir inançtır.

- Nasıl yani?

- Diyelim salt iktidar koltuğu hırsıyla, çeşit çeşit tutarsızlıklar içinde bugün söylediğinin, ertesi gün tersini de söyleyebilen ve her türlü kalıba girebilen bir politikacı öldü. "Tenasuh"a göre o politikacının ruhu, mezarının üstünde açılan bir çiçeğe geçecektir. Çiçeği kazara bir eşek yerse, politikacının ruhu eşeğe geçecektir. Eşek çiçeği hazmedip de, dışkı halinde çıkarınca, politikacının ruhu dışkıya geçecektir...

- Eee peki, sonra ne olacak?

- Ne olacağı var mı: eşeğin dışkısına rastlayan biri, kazara o politikacıyı sağlığında tanımışsa, durumu hemen çakacak ve şöyle diyecektir, "biçimden biçime girerek sonunda eşeğin bokuna döndü."

İncili Çavuşa sormuşlar:

- Açıkgöz bir politikacıyla, bir kamyon şoförü arasında ne fark vardır?

İncili Çavuş:

- Hiç bir fark yoktur demiş; açık göz bir politikacı da malı götürür, kamyon şoförü de...

Bekri Mustafa, elinde rakı şişesiyle, kuytu bir köşeye yanlamış, Tarçın Bey'le ülke sorunları üstünde yarenlik ediyormuş.

Tarçın Bey:

- Ne olacak bu memleketin hali, diyormuş.

Bekri Mustafa:

- Sen de bir fırt çekersen, düzelir, diyormuş.

- Muhterem Mustafa Bekri Beyefendi kusura bakmayın ama, memleketin halinin çok iyi olduğunu söyleyenlerin hepsi de mi birer fırt çekmiş durumda yani?

Bekri Mustafa:

- Yoo hayır, diyormuş, onların kendi durumları çok iyi olduğu için, memleketin durumuyla kendi durumlarını biribirine karıştırdıklarından ötürü öyle söylüyorlar, fırt çekmelerine gerek kalmıyor..

- Peki sizce hiç bir şey yapılamaz mı?

- Suları şifalı bir kaplıca belki bir işe yarar..

- Memleketi iyileştirmek için mi?

- Yoo hayır, tekerlekli sandalyeyle dolaşan kötürüm demokrasiyi iyileştirmek için...

Tarçın Bey:

- Bizim Karagöz onu denedi, demiş.

- Nasıl denedi?

- Tekerlekli sandalyedeki demokrasiyi Köyceğiz kaplıcalarına soktu.

- Peki ne oldu?

- Bendenize sorarsanız hiç bir şey olmadı ama, Karagöz iddia ediyor ki, tekerlekli sandalyenin lastikleri gıcır gıcır oldu.

Palyaçoya sormuşlar:

- Siyasete atılmaya niyetin var mı? Palyaço:

- Bazen düşünüyorum ama gözüm kesmiyor, demiş.

- Neden?

- Beni o kadar çok taklit ediyorlar ki, gerçek olduğumu kimse anlamaz, diye çekiniyorum.

Hacivat'a:

- Politik bir laf söyleyebilir misin, demişler.

- Söyleyebilirim, demiş; ezilence mi olsun, egemence mi olsun?

- Ezilence olsun...

- Ahhhhh....

- Ya egemencesi nasıl?

- Nah!

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır