kapat

19.02.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
Magazin
microbanner
Sabah Künye
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ZÜLFÜ LİVANELİ(livaneli@sabah.com.tr )


Bir heykelin başına gelenler

Yıllar önce İstanbul Siyasal Bilgiler'e İranlı bir öğrenci gelmiş. Aynı zamanda ciddi bir heykeltıraş olan öğrenci, fakülteye bir heykel hediye etmek istediğini bildirmiş.

Yöneticiler düşünüp taşınıp kabul etmişler.

Zaten para filan da istediği yokmuş heykeltıraş öğrencinin.

Büyük ve güzel bir heykel yapmış. Heykelde yaşlı, sakallı bir adam hüzünlü bir ifadeyle önündeki dünya yuvarlağını seyrediyormuş. Dünyanın üzerinde füzeler uçmaktaymış. Bu çılgın silahlanmayı seyreden yaşlı adamın yüzündeki hüzün bundan ileri geliyormuş.

Heykel fakülteye yerleştirilmiş ve herkes çok beğenmiş.

***

Ama bir süre sonra heykel soruşturmaya uğramış. Çünkü etkili ve yetkili makamlar o yaşlı adamın Karl Marks olduğuna hükmetmişler.

Fakülte yöneticileri de yüksek makamlara, "Her gördüğün sakallıyı Marks zannetme!" diyememişler ama dilleri döndüğünce heykelde görülen adamın Marks olmadığını anlatmaya çalışmışlar.

Bu arada öğrenciler de heykele Karl adını takmışlar.

***

Gel zaman git zaman Türkiye'deki şimşekler solculuktan, irtica üzerine kayınca heykelin başı bir kez daha derde girmiş.

İyi saatte olsunlar, bu kez de "Heykeli yapılan adamın Humeyni" olduğunu öne sürüp soruşturma açmışlar.

Fakülte yöneticileri yine dil döküp, bu adamın anonim bir ihtiyar olduğunu, Humeyni'ye hiç benzemediğini anlatmaya çalışmışlar.

Epey uğraşmışlar, sonunda yine kurtarmışlar heykeli.

Ama bu kez de heykelin öğrenciler arasındaki adı Karl Humeyni olmuş.

***

Yöneticiler bakmış ki heykelin başı Türkiye'deki her düşman ve hedef değişiminde derde giriyor, bir çare bulmak için kafa yormaya başlamışlar.

Nasıl bir çare bulsak da şu heykeli, hiçbir yanlış yoruma yer vermeden muhafaza etsek diye düşünüp dururlarmış.

Derken bir hocadan çok ilginç bir öneri gelmiş.

Öneriyi duyar duymaz herkesin içi rahatlamış. Çünkü heykeli ilelebet kurtaracaklarını anlamışlar.

Öneri şuymuş:"Heykelde görülen ve üzerinde füzeler uçan dünya yuvarlağına -Yurtta sulh, cihanda sulh/ Kemal Atatürk- yazan bir bant geçirelim."

Dediklerini hemen uygulamış ve yazıyı yazmışlar.

Böylece fakülte de kurtulmuş, heykel de!

Yalnız öğrenciler Karl Humeyni'ye üçüncü bir isim daha eklemişler.

Onlar ermiş muradına, biz çıkalım kerevetine.

***

Umarım bu heykel ilerde, "Türk Totalitarizmini İnceleme Enstitüsü"nde sergilenir ve gelecek kuşaklar, bizim bugün yaşadığımız paranoya hakkında bir fikir sahibi olur.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır