kapat

03.02.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Turkport
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Ölüm mahallesi
Diyarbakır'da 12 cesetin çıktığı evin yanındaki evlerin de mezarev olduğu kuşkusu doğdu. Artık ölüm evlerinden değil ölüm mahallelerinden bahsedilecek

Uç gün öncesine kadar Davos'ta binden fazla çok uluslu şirketin yöneticisi ve yüzden fazla politikacının katıldığı "Global sohbetleri" izleme fırsatı bulmuştum. Dün ise yazarımız Yavuz Donat ile birlikte Diyarbakır'da farklı bir gündemdeydik. Konumuz Hizbullah'ın vahşeti ve Diyarbakır. Önceki gün akşam saatlerine kadar Diyarbakır, Mardinkapı Savaş Mahallesi Küçük Kavas Sokak'ta 9 ceset bulunmuştu. Bir de yarım iskelet. Dün saat 09.00 sıralarında SABAH Diyarbakır Bürosu'nda otururken, yeni bir ceset bulunduğu haberi geldi. 2 saat sonra bir tane daha. Öğle yemeği sırasında 3'ncüsü. Diyarbakır Emniyet Müdürü Gaffar Okan ve DGM Başsavcısı ile cesetlerin çıktığı evi gezerken, kazı çalışmaları devam ediyordu. Olay yerinin bitişiğindeki 2 evinde toplu mezar olabileceğinden şüphe ediliyordu.

HİZBULLAH'IN ÇAPI
Hizbullah Batman çıkışlı ama Diyarbakır'da serpilen bir örgüt. Diyarbakır, bölgenin en önemli ve en büyük kenti. OHAL Valiliği'nin merkezi de burada. Dolayısıyla, Hizbullah operasyonuyla ilgili en önemli bilgiler Diyarbakır'da. Üst düzey devlet görevlilerinden Hizbullah ile ilgili edindiğim bilgiler özetle şöyle:

* Hizbullah, İran İslam Devrimi'nden etkilenerek 1980 yılında kuruldu. İlk kadrosu Milli Türk Talebi Birliği kökenli. Örgütün amacı, İran benzeri bir şeriat devleti kurmak.

* İlk kez 1991'de PKK ile çatışmaya girdi. Çatışma sonucu, PKK-Hizbullah savaşı başladı. Hüseyin Velioğlu'nun emriyle örgütünün menzil kanadı PKK'ya karşı mücadeleye girdi. Bu tavra karşı çıkan ilim kanadı, zaman içinde tasfiye oldu.

* Örgüt, sempatizan toplama çalışmalarını genellikle, camilerde yürütüyordu. Camilerde kuran kursu adı altında militan toplanıyordu.

* Hizbullah 1992 yılından 1994 yılının Ekim ayına kadar tüm cinayetlerini sokak ortasında işledi. İnfazlar Diyarbakır'ın en kalabalık bölgesi olan Suriçi'nde yapılıyordu.

* O yıllar, PKK eylemlerinin dorukta olduğu yıllardı. Diyarbakır'daki Terörle Mücadele TİM'leri de sivil olarak görev yapıyordu. Hizbullah bu avantajı kullandı. Polis gibi, Renault marka araba kullanan, arabalarına polis telsizi benzeri antenler takan Hizbullah militanları, evlerden insan topluyor, sonra da sokak ortasında infaz ediyordu. Örgüt, makarov ve takarov marka silahlarla yaptığı infazların hiçbirini üstlenmiyordu. Halk da devlete öfke duyuyordu.

* Örgütün liderliğini öldürülen Hüseyin Velioğlu yapıyordu. Velioğlu'nun birkaç yakın yardımcısı vardı. "Şura" yoktu.

* Örgüt 1994 sonlarından itibaren kendi iç hesaplaşmasına döndü. Bu kargaşa İran'dan kaynaklandı. Şah yanlılarının Van yakınlarında bir yerde örgütlendiği iddiaları Hizbullah'ın strateji değiştirmesine yolaçtı. Sokak ortası infazları bitti; adam kaçırmalar, faili meçhul cinayetler başladı.

* Örgüte karşı ilk önemli operasyon, 1997 yılında gerçekleştirildi. 400'e yakın militan yakalandı. Diyarbakır ve Mardin'deki operasyonlarda, 20 bin sayfadan fazla doküman ele geçirildi. Ancak operasyon örgütün çökertilmesini sağlayamadı. Hizbullah, çok sıkı bir hücre yapısına sahipti. Örgüt üyesi karı-koca bile, birbirleri hakkında günlük rapor veriyordu. Her militan, o gün ne yaptığına dair merkeze bilgi veriyordu.

* 1997 operasyonunda, az daha deşifre olan Hizbullah, batıya hicret kararı aldı. Gaziantep, Mersin, Adana, Konya, Bursa, Ankara ve İstanbul'a doğru hareket edildi. Örgütün Mersin ya da Adana'da bulunan ana arşivi de İstanbul'a götürüldü.

* 1999 ortalarından itibaren, PKK terörü durma noktasına gelince, bölgedeki güvenlik güçleri Hizbullah üzerinde yoğunlaştı. Yaklaşık 3 ay önce yapılan bir toplantıda, masanın üzerine konulan bilgiler, dehşet vericiydi: 5 bini silahlı, 20 bin militan...

* İstanbul'da Zehra Vakfı üyelerinin birbiri ardına kaçırılması üzerine, Diyarbakır polisi Hizbullah'tan şüphelendi. Bu bilgi merkeze iletildi. Bunun üzerine operasyonlar başladı ve cesetler ortaya çıkarken, örgütte çözülmeye başladı.

142 stratejik binanın krokisi ellerinde
DEVLETİN üst kademelerine iletilen belgelere göre, Türkiye'deki Hizbullah'ın ardında İran var. Türkiye'deki Hizbullah militanları, İran'ın Urumiye, Hos, Tebriz, Tahran, Mako ve Senendenç kentlerinde eğitim görüyor, örgütün karmaşık hücre yapısı da İran kökenli. Yani Know-How İran'dan...

Hatta, devletin elindeki bilgilere göre, örgütün öldürülen lideri Hüseyin Velioğlu, zaman zaman Humeyni'nin mezarını ziyarete gidiyordu. İran ile Türk Hizbullah'ının buluşma noktası ise, İdil İlçesi'nin Tepe Köyü civarı...

Hizbullah, devlet kademelerine sızmayı başarmış bir örgüt. Özellikle, 1997'den sonra askerlik yükümlülüğü olanlara, "Askere gidin..." emri verilmiş. Askere giden militanlar da, bulundukları yerlerle ilgili tüm bilgileri örgüte aktarmış. Yine devletin elindeki bilgilere göre Hizbullah, Güneydoğu'da Emniyet'e ait 48, TSK'ya ait 44, diğer kamu kuruluşlarına ait 50 stratejik bilgiye sahip. Bu bilgiler arasında, kışla, garnizonların krokileri, nöbet değişim planları, makam araçlarının plakaları, lojmanların adresleri ve giriş-çıkış saatleri, personel servis saatleri gibi önemli bilgiler de bulunuyor.

Huzurlu kent
DİYARBAKIR'DA dün akşam saatlerine kadar 12 ceset bulundu. Ama sanmayın ki, Diyarbakır'da müthiş bir tedirginlik var. Diyarbakır, Türkiye'nin en huzurlu kentlerinden biri. Trafik kazaları hariç, günde 2-3 vukuat var. Hepsi o...

Diyarbakır'a bir yıl içinde dördüncü kez geldim. Halk birinde Öcalan'ın Avrupa turunu, diğerinde Öcalan'ın yakalanışını, üçüncüsünde ise seçimi konuşuyordu.

Şimdi ise ne konuşuluyor biliyor musunuz? Hizbullah değil, futbol...

Yani İzmirspor'u, kendi sahalarında 11 trilyonluk Kombassanspor'u yendiler. Daha önlerinde 16 maç var. Diyarbakırspor birinci lige çıkarsa, bu kentin havası biraz daha normalleşecek.

Camilere polis
HİZBULLAH operasyonu Diyarbakır'da endişe değil, sevinç yaratmışa benziyor. PKK terörünün durmasından sonra, Hizbullah'ın üzerine gidilmesi, halkın moralini yükseltmiş. Daha önce Hizbullah'tan korkarak, gördüklerini bile polise ihbar etmeyen halk, şimdi şüphelendiği her olayı polise haber veriyor. Böyle bir ihbara ben de şahit oldum. ihbarcı, 6 ay önce gerçekleşen olayı, polise dün bildirdi.

Diyarbakır'da her camide bir sivil polis var. Polis sivil ama cami cemaati durumundan haberdar. Diyarbakır Emniyeti, kent halkını tedirgin etmemek için, "gözönünde" çalışıyor. Bunun amacı da eskiden olduğu gibi, işlenen her cinayeti devletin üzerine yıktırmamak. Böylece PKK'nın, Hizbullah'ın söylemi elinden alınıyor.

TAYFUN DEVECİOĞLU


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır