Bu sadistler nerede yetişiyor?

Hafta sonunda size Drakula şatosundan yazmış ve Balkanlardaki kan tutkusundan, kırk bin kişi kazığa geçiren Prens Vlad'dan, binlerce bakirenin kanını içen prenseslerden söz etmiştim.

Ne var ki bu hafta Türkiye'de içine düştüğümüz dehşet, Drakula'ya rahmet okutacak derecede.

Dünyada sadist ve sapık katillere çok rastlanmıştır. Hemcinsini işkence ile öldürmek hayvanlarda yok. Sadece insanlar bu zulmü yapabiliyor.

Fakat bu olsa olsa bireysel bir sapıklıktır.

Bir örgütün tümünün birden, yani yüzlerce binlerce kişinin bu vahşeti uygulaması ise bambaşka bir durum.

Bu iş; ideolojik amaçlı öldürmeleri, rakipleri ortadan kaldırmayı falan aşıyor.

Hizbullah'ın kaçırdığı kişiler de İslami kesime mensup.

Çoğu namaz kılan, oruç tutan, hac ziyareti yapan, zekat veren hatta Türkiye'de İslami bir rejimi arzulayan kişiler.

Bu yandaşlarını, kafalarına temel çivisi çakarak, boğarak, diri diri toprağa gömerek öldürmek nasıl bir kinin, nasıl bir psikolojik durumun ürünü acaba?

Öldürdükleri insanlar hiç mi rüyalarına girmez?

Hiç mi kabus görmezler?

Hiç mi vicdan azabı çekmezler?

***

Türkiye ne yazık ki böyle binlerce genç üretiyor.

Cana değer vermeyen, acımayan, merhamet duyma yeteneğinden yoksun bir sürü insan dolaşıyor aramızda.

Uygun bir zemin olsa, adam öldürecek binlerce genç bulabilirsiniz Türkiye'de.

Ama İsveç'te bulamazsınız.

Tenis oynayacak on bin genç bulmanız mümkündür de, parayla pulla, ideolojiyle dinle kandırarak cinayet işletecek yüz genç bulmanız olanak dışıdır.

Demek ki bünyemiz bu tipleri üretiyor.

80 öncesi olaylarda eline silah aldırıp arkadaşını öldüren binlerce genç çıkıveriyor sokaklara.

Herhangi bir mezhep gerginliğinde, ellerinde satırlarla sokağa fırlayıp önüne geleni öldüren Anadolu insanları yaşıyor aramızda.

Sivas'ta yaktıkları otelde insanlar can verirken "Şimdiden cenaze namazlarını kılalım!" diye sevinç naraları atanları, bu toprak yaratıyor.

Arkadaşlarını öldürüp parça parça doğradıktan sonra sandığa koyan sözüm ona okumuş gençler de bu ülkeden çıktı.

Demek ki bu işin sağı, solu, ideolojisi yok.

Demek ki hücre bozulmaları yaşıyoruz.

Demek ki bünyemiz, potansiyel sadist katiller üretiyor.

***

Bugün Hizbullah biter, yarın başka bir örgüt çıkar.

Üzerinde kafa yormamız gereken asıl sorun, toprağımızın bu karanlık geleneği.

Bunca aydınlık insan yanında yetişen potansiyel katillerin varlığı.

"Can"a değer vermeyen bir kültürün sonuçları bu yaratıklar.

Ve hümanist bir eğitim-kültür programı uygulamadıkça, ne yazık ki aramızda yaşamaya devam edecekler.