kapat

21.01.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
GÜNGÖR MENGİ(gmengi@sabah.com.tr )


Hesaplaşma..

Akıl ve acıma duygusundan yoksun bir canavarlığın hangi amaca hizmet edebileceğini günlerdir soruyoruz.

Boşuna.. Çünkü bu sorunun cevabı yok.

Dünya, ideolojik ve dinsel dogmaları, bireyi inkâr eden kabile zihniyetini ve karşısındakini yok etme vahşetini geçmişte bırakan bir çoğulcu uygarlığı kuruyor.

Avrupa Birliği'nin kapısını aralayan Türkiye ise yaptıklarıyla hem İslâm'a, hem ülkeye ihanet eden bir terör örgütünün katlettiği insanları bulmak için toprak kazıyor..

Bu canavarların çağdaş akılla ilişkisini gösteren tek zekâ işareti (!) cesetleri kaybettirmek için üstüne soğan dikmeleri..

Dün siyaseti ve Türk aydınını akılcı ve cesur bir hesaplaşma beklediğini yazdık.

Bu vampirler Kürt'e mi, İslâm'a mı hizmet ettiklerini sanıyor? Hiç birine.. Yaptıkları, Saddam'ın Halepçe'de Kürtlere, Arkan'ın da Kosova ve Bosna'da Müslümanlara uyguladıkları kadar ilkel ve acımasız katliamlardır.

Hatta daha da beteri.. Çünkü belli ki bu vampirleri öldürmek bile tatmin etmiyor.

Özel lânetler!
İslâmcı basının köşe yazarlarından çoğunu Hizbullah vahşetini lânetlemekten acaba ne alıkoyuyor?

İnsanlar kendilerini Tanrı'nın yerine koyup onun adına hareket etmeye kalkınca din bu saldırıyla temelinden zayıflar. Görevleri, ne pahasına olursa olsun insanlık suçu teröre karşı dini savunmak değil mi?

Fazilet lideri Kutan da zoraki konuştu.

"Genel prensip olarak anarşi, terör ve yasalara karşı işlenen eylemleri, hangi düşünce grubu ya da kesimlerden gelirse gelsin FP olarak kınıyoruz" dedi.

Gazeteciler soru sormasa bunu da demeyecekti. Oysa terörü "genel prensip olarak" kınamakla kalmamalı, dine dayalı terörün İslâm'a ihanet boyutunu "özel olarak" irdeleyerek lânetlemeliydi.

Türban için şahin kesilenlerin, Hizbullah kurbanlarının cesetleri karşısında dut yemiş bülbüle dönmeleri, türban kavgalarının samimiyetini yok ediyor.

Devlet güvencesi

Devlet de töhmet altında..

Günlerden beri Hizbullah'ın, devletçe yürütülen yanlış asayiş politikasının habis bir uru olarak büyütüldüğü yazılıyor, söyleniyor.

Hizbullah'ın PKK yayılmasını engelleyen bir unsur olarak kollandığı, "Yeşil" kod adlı hayalet ajanla desteklendiği iddia ediliyor.

Ama devletin resmi ağızları susuyor.

Dinci ve Kürtçü bölücü terör örgütü Hizbullah'a karşı yürütülen kapsamlı operasyon, bu ilkel politikanın yeni hükümet tarafından artık tümüyle terk edildiği anlamına çekilebilir mi?

Hizbullah'ın yok edilmesi önemlidir ama yeterli değildir.

İti ite kırdırma ilkelliğine dayalı asayiş politikasının artık tarihin çöplüğüne atıldığını devletin açıkça ilân etmesi gerekir.

İtiraf yerine geçse ve pahalıya mal olsa da bundan korkulmamalıdır.

Terör dönemleri devleti de kirletir.

Huzurlu ve temiz bir geleceğin güvencesi, kirlendiğini korkmadan itiraf eden ve değişmeye kendi iradesiyle karar veren devlettir.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır