kapat

21.01.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
'Barış halka ait'
Barış Manço'nun kollarında öldüğünü iddia eden Sevil Demir'e Lale Manço'dan cevap: "Barış'ın fanatiği çoktu. O kadar genç gördüm ki... Ama bu kızın açıklamasında bir paye kazanma çabası var sanki..."

Barış Manço'yla Sevil Demir birlikte çalışmıyordu dedin... O zaman stüdyoya ve eve nasıl geliyordu? - O kadar çok onunla gelip giden gençler vardı ki, tek tek isimlerini bile bilmem. Bu mahalle de şahittir, her zaman yanında kalabalık gruplar olurdu. Tabii bazen daha fanatik boyutta, daha uzun süren ilişkiler de var. Bir sanatçının hayatında bunlar alışılmış şeylerdir. Yanındakilerle zaman zaman dertlerini, sıkıntılarını paylaştığı da olabilir, bundan özel bir anlam çıkarmak gerekmiyor. Ara sıra duyuyoruz, kız olsun, erkek olsun kendilerine özel ilgi gösterildiğini zannedip "Barış'ın danışmanlığını yapıyordum, her şeyi bana söylerdi" filan gibi konuşuyorlar. Belki bir paye kazanmak falan da var burada..

'KEŞKE YANINDA OLSAYDIM'
25 senede bu evde o kadar çok insan, o kadar çok genç, delisini de gördüm, akıllısını da gördüm ki bu söylenenler bana aykırı gelmiyor. Özel bir durum değil ama böyle bir talihsiz tesadüf var. Keşke o anda Barış'ın yanında ben olsaydım da bunlar hiç söz konusu olmasaydı.

* Neden evde kızla yalnızdı dersin?

- İlk defa olmuyor ki bu. Hepimizin hayatında anlık şeyler vardır. Benim yanımda da Erkmen oluyor veya başka biri oluyor, mutlaka bir anlam mı yüklemek lâzım. Bunlar bizim hayatımızda yeri olan insanlar.

* Ama gecenin yarısında?

- Gecenin yarısı değil ki saat 10'da. Bizim hayatımızda saat 10 gecenin yarısı değil. O arada eve telefon edip "Yemeğe geliyorum" dedi zaten.

'HEPSİ GERİDE KALDI'
* Birlikte yemek yemişler mi?

- Bilmediğim bir şeyin savunmasını yapamam. Bunlar günün, olayların getirdiği detaylar. Barış ölmeseydi o günün hiçbir anlamı olmayacaktı. Polisiye olay yaratmaya gerek yok. Önemli olsa ben bunların peşine düşerdim, ama önemli olmadığını biliyorum. Benim için hepsi geride kaldı. Ölürken yanında birinin olması bana "Acaba neden oradaydı" sorusunu sordurmuyor. Şu anda Barış'ın vasiyeti anlamına gelen bir anma gününün hazırlığındayım, çok önemli işlerim var. Bunlarla vakit kaybetmek istemiyorum. Barış öldü. Ayrıca o hayattayken de kendini halka hiç bir şekilde empoze etmedi, ahkam kesmedi ki. Yaşam biçimiyle değil yaptığı işlerle gündeme geldi hep. Bu halkın değer yargılarına da haksızlık oluyor. İnsanlar onu kafalarında belli bir yere koydular. Burada olmayan bir insanı, yargılayamayız. İnanılmaz bir haksızlık!

* Senden de söz ediliyor. Zaman zaman sanki Barış'la aranızda bir anlaşma varmış ve kimse diğerinin yaşamına karışmıyormuş gibi iddialar da atıldı ortaya. Buna ne diyorsun?

'HALA UĞRAŞIYORLAR'
- Saçma bir iddia.. Evli iki insanın ayrı yaşamları olması evliliğin doğasına aykırıdır. Ama evli bile olsa insanın hayatında kendine ayırdığı bir özel dilim vardır, bunu da hiçbirimiz bilemeyiz. Barış öleli bir yıl oldu. Bu kadar zaman sonra hâlâ bizimle uğraşılıyor. Söylenenler haksız ve yersiz. Ayrıca ben özel hayatımla ilgili açıklama yapmak zorunda değilim. Barış halka ait, gündemde bir insandı, söylemi vardı. Benim söylemim de yok, kamuya ait bir kimliğim de. Benim için konuşulmasını son derece yersiz görüyorum. Barış'a gelince, beraber olduğumuz zaman içinde ona baskı yapmayı hiç düşünmedim. Onun gibi bir sanatçıya baskı yapmaya kalkmak yanlış olurdu. Kaldı ki bunu insan doğasına da aykırı buluyorum!

RUHAT MENGİ


Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır