kapat

18.01.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
GÜLAY GÖKTÜRK(gokturk@turk.net )


Muhalefetin çöküşü

Öcalan'ın infazı konusunda doğan kriz, muhalefetin çöküşünün de resmi oldu bir bakıma.

İki muhalefet partisi FP ve DYP, idam tartışmalarıyla birlikte 28 Şubat'tan bu yana yaratmaya çalıştıkları imajı tarumar ederek asıllarına geri döndüler. Genlerinde taşıdıkları tipik taşra politikasının, birkaç yıldır sürmeye çalıştıkları demokrasi cilasının altından çıkıverişi hem acıklı, hem ibret vericiydi. Koalisyonu bozarak iktidardan bir pay kapma ihtimalinin belirmesiyle birlikte, ne demokrasi cephesi kaldı ortada, ne demokrasi paketleri.

Fazilet Partililer, kendi partilerinin kapatılması için AİHM'ne bel bağlamışken, aynı mahkemenin idam cezası konusundaki tutumuna 180 derece ters düşmekte hiçbir sakınca görmediler. DYP'liler seçim için hazırladıkları demokrasi programlarının her sayfasında birkaç kez tekrar ettikleri "Avrupa'yla bütünleşme" "Avrupa standartlarında demokrasi" "21. yüzyıla yaraşan demokrasi" laflarını o saniye unutup; Avrupa'yla yollarımızın ayrılacağını bile bile "asalım" diye tempo tutmaya giriştiler. Bunu yaparken, yavrularını kaybetmiş insanların acılarını istismar etmekte, o büyük acıyı kendi küçük politik hesapları için kullanmakta zerrece tereddüt etmediler. Kah MHP tabanını kışkırtarak, kah MHP yönetimine mavi boncuk göstererek koalisyonu bozmaya ve aradan sıydırıp iktidardan pay kapmaya çalıştılar.

Böylece politika yapmaktan ne anladıklarını da bir güzel ortaya koymuş oldular.

***

Aslında, elli yıldır yapılan bu politika türü için "politika esnaflığı" deyimini kullanmak esnafa haksızlık oluyor. Çünkü işinin ehli esnafın sıkı sıkıya bağlı olduğu meslek ilkeleri vardır. O ilkelerin yüzyılların tecrübesinden süzülüp geldiğini ve ihlal edildiğinde zararının büyük olacağını bilir. İyi esnaf, kısa vadeli çıkarları için uzun vadeli başarısını riske atmayandır. Bu anlamda güvenilir, dürüst ve tutarlı olmaya çalışır.

Bizim, iktidara giden yolda herşeyi mübah gören geleneksel politikacı takımının bir türlü anlayamadığı şey de budur.

Onlar ilkeleri süs sanırlar. İlkeli politika denen şeyin kulağa hoş geldiği ya da iyi bir izlenim yarattığı için benimsenmesi gerektiğini zannederler. İlkelerin hayatın sayısız deneyi içinde doğrulana doğrulana ilke olarak anılmaya hak kazandığını, yani pratikten çıktığını ve faydacı bir bakış açısıyla asla çelişmediğini kavrayamazlar.

Çünkü onlar "fayda"ya günübirlik bakarlar. Çıkardan anladıkları üç günlük-üç kuruşluk çıkardır. Ne kendilerinin, ne de partilerinin çıkarlarına uzun vadeli bakamazlar. Sadece bugünü kurtarmaya çalışır, bugünü kurtarmak için giriştikleri köylü kurnazlıklarını da politika yapmak sanırlar.

Ve işin en garibi, bütün bunları yaparken, ötenazi yaptıklarının farkına bile varmazlar.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır