kapat

18.01.2000
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
Atayatirim
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 2000
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
YAVUZ DONAT(ydonat@sabah.com.tr )


Meclis "işbaşı" yaparken

Meclis bugün yeniden "işbaşı" yapıyor... Altı ayda 104 yasa yaparak "rekor" kıran Meclis'i, yine "yoğun bir gündem" bekliyor.

Kira yasasından, yerel yönetim reformuna kadar.

Medeni kanun değişikliğinden, idam cezasının kalkmasına...

Milletvekili dokunulmazlığının sınırlanmasına...

Düşünce özgürlüğünün önündeki engellerin kalkmasına kadar.

Meclisimize "bu yeni dönemde" başarılar dileriz.

Ancak "bir hususun" altını çizelim.

Meclisimiz çok da çalışsa...

Ağzıyla kuş da tutsa...

Yine eleştirilecektir.

Zira bu "siyasetin doğasında" var.

"Medyanın doğasında" var.

Sadece "bizde" değil.

Amerika'da da "bu, böyle."

***

Amerika'da bir "araştırma" yapıldı.

Araştırmaya göre...

"Tipik... Ortalama bir Amerikalı parlamenter, 35 yıl öncesine göre..."

* Daha iyi eğitimli.

* Daha çalışkan.

* Daha az sarhoş.

* Daha ailesine sadık.

* Ve daha az rüşvet alıyor.

Biz bu araştırmanın sonuçlarını "2 Ocak 2000 tarihli, The Orlando Sentinel gazetesinden aldık."

***

Bizim "ortalama bir milletvekilimizi, 35 yıl öncesi ile kıyaslayan bir araştırmamız" yok.

O nedenle de...

"Amerikan araştırmasına" bakıp...

Sadece "şunu" söyleyebiliriz:

- Darısı bize.

***

Amerikan araştırması daha bitmedi.

Araştırmada "şöyle" deniliyor:

- ... Fakat medya 35 yıl önce, Meclis'teki zayıflıklardan... Olumsuzluklardan... Daha az bahsederdi... Şimdi ise... Düne göre... Daha çok hata bulmaya çalışıyor.

Neden acaba?

Galiba "iletişim patlamasından."

O nedenledir ki...

"Eleştiren eleştirene."

Amerikan araştırmasının "bir yerinde" şunlar söyleniyor:

- Amerikan halkı olumsuz siyasi kampanyaları sevmiyor.

Yani "kişiselliğe dökülen..."

"Belden aşağı" vuran...

Fikir yerine "demagojiyi öne çıkaran" kampanyaları.

"Gözlemimiz" o ki...

Türk halkı da "böyle olumsuz kampanyalara" sıcak bakmıyor.

Bunun en somut göstergesi "18 Nisan 1999 seçimleri" değil mi?

***

Amerika'da "bu araştırma" yapılırken Richard Norton Smith'in "görüşüne" de başvurulmuş.

"Kimdir bu Smith" diyecek olursanız...

"Unvanı" aynen şöyle:

- Cumhuriyetçi Parti'nin eski konuşma yazarı. (Republican Speechwriter)

(Demek Amerika'da partilerin, özel, konuşma yazarları da var.)

Neyse...

Richard Norton Smith diyor ki:

- Siyasetçinin, başkasını suçlamasına gerek yok... Herkes, aynaya baksın, yeter... Zira demokrasi, aynanın karşısında kendimize bakmamızdır.

***

Bu "ayna meselesi" gerçekten önemli.

Ve "bizim için" de geçerli.

Ey "başkasına kızan" siyasetçimiz!..

Lütfen aynaya bir bakar mısınız?

***

Yazımıza noktayı "bugünle" koyacağız.

Bugün "işbaşı" günü.

Pek çok sınavdan geçmiş parlamentomuz "yeni bir sınav dönemine" giriyor.

Hayırlı olsun.

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 2000, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır