Eskiler olmadık süprizlerin yaşamda yarattığı alt üst oluşları "kavanoz dipli dünya" tepkisi ile karşılardı.
Bir zaman gelecek, Türkiye'de barış, istikrar ve Avrupa hedefi, Apo'nun bütün suçlulardan çok hak ettiği idam cezasına çarptırılmasına rağmen asılmamasına bağlı olacak.
Böyle bir ihtimali kim aklına getirirdi?
Aklımıza gelmeyen başımıza geldi.
Bu değişimi, bölücü teröre karşı elde edilen askeri zaferin kazanımları, yeni kuşaklara barış ve refah mirası bırakma ilhamı sağladı.
Koalisyon liderleri, infaz sürecini Avrupa Mahkemesi'nin kararına kadar erteledi.
Önümüzde orta ve uzun geleceği inşa edecek 1,5-2 yıllık bir zaman var. Bu zamanın doğru kullanılması büyük önem taşıyor.
Hükümet "Erteleme kararımız Türkiye'nin aleyhine kullanılırsa infaz süreci derhal başlayacak" dedi.
Bunun anlamı açık: Bölücü terör duracak, Apo da mahkumluğunu bilecek ve siyasi lider rolü oynamaktan vazgeçecek!
Ama o ne?. Avukatları dün yine onun ağzından açıklamalar yaptılar:
"Bu bir başlangıç kararı" imiş.. Türkiye'nin reformlara ve iç barış için affa ihtiyacı varmış.. "Bu yönde gelişmeler olursa PKK tarafından da olumlu davranışlar gelişecek"miş..
PKK'yı devletin karşısında taraf gibi gösteren bu rezalet artık durdurulmalıdır.
Apo, vatana ihaneti itirafı ile sabit olmuş ve ölüm cezasına çarptırılmış bir terörist katildir. Ona demokrasi ve insan hakları konusunda küstahlık etme fırsatı vermek, milli vicdanı isyan ettirecek bir rezalettir.
Devlet, bugünden tezi yok Apo'ya idam mahkumu şartlarını tatbik etmelidir. Dilediği an cezaevinden demeç veren idam mahkumu dünyanın neresinde görülmüş?
Apo en fazla, idam cezasının kalkmasından yararlanarak ölümden kurtulmayı hayal edebilir. Affedilmeyi rüyasında görse hayra yormamalıdır.
Dün avukatları aracılığıyla "Ayrılıkçı değilim. O zaman yapılan tarihi yanlıştan ayrıldım ben" demiş ama geçmiş olsun.
İhanetinin kurbanı olan bebekler, öğretmenler, Mehmetçikler ve daha binlerce masum adalet istiyor.
Adalet ona en fazla pişmanlığını bir hücrede ömrünün sonuna kadar yaşama imkânını verebilir ve bu kadarı bile ona Türkiye'nin yakaladığı umudun sadakası olur.
Kavanoz dipli dünya..
Anladık da, onun da bir haddi var!
Ecevit'in geçen Ağustos'ta söylediği bu sözler, ondaki değişimi özetliyordu.
24 yıl sonra tekrar başbakan seçilmesiyle pişmanlığı eyleme geçti, son yılların en liberal reformlarına imzasını attı.
Ve ATV anketinden "yılın ismi" olarak çıktı.
1970'ler Türkiyesi'nin umut fidanı Karaoğlan, şimdi yeni fikirlerin ve telâfi eylemlerinin ihtiyar delikanlısı olarak meyvelerini veriyor.
Onu kutluyoruz ve siyasette olumlu değişimi daha kısa zamana sığdıran gençler istiyoruz.