Püf noktası...
Eğer 5+5 diyorsanız, aynı kişiye iki kere cumhurbaşkanı olma hakkı tanıyor demeksiniz... Anladık.
5+5... 10 yıl eder.
Ama kafanızda Demirel varsa, onunkisi 7+5 olur... Toplam 12 yıl eder ki, yine özel bir durum doğar...
Oldu olacak, bari, Demirel'in 7 yılını da silin, iptal edin... 5+5 diye yeniden düğmeye basın.
Yani, 7'nin üstüne bir 5+5 daha gelsin, toplam süre, 17 yıl etsin vesselam.
Şu yazdıklarım tabii ki şakadır ama 7+5 çok mu ciddidir?
*
Düşünün ki biz, merhum Özal'ın, salt ANAP oyları olan 21.8'le Çankaya'ya çıkışını yadırgamış insanlarız.
Ardından Demirel Çankaya'ya çıkarken, kendisinin ya da partisinin -ödünç oylar dahil- 27 puanı vardı. Hepsi 27...
Ama meclis içi bir konsensüs sağlandığı için arkasında halk desteği olduğunu varsaydık...
Peki, bugün durum nedir?
Demirel, milletvekili bile değil... Yeni bir seçime girmedi... Girmediği için yeni bir seçim kazanmadı...
Arkasındaki halk desteği nedir bilmiyoruz.
Belki 50 puan, belki 10 puan.
Gerçekten bilmiyoruz.
Ama bu meçhul'e rağmen, onu TBMM kararıyla tekrar Cumhurbaşkanı yapmaya niyetlenmekteyiz.
Neden?
Ve hangi hakla?
Eğer Özal'ın 21.8'lik potansiyelini hadise yapmasaydık, şimdi bu sual aklımıza gelmeyecekti...
Ama ne yapalım ki 21.8'le Cumhurbaşkanı olmanın yakışıksız kaçacağını öğrettiler bize. Keşke öğretmeseydiler.
*
Ben o zaman, Özal'ın Çankaya'ya çıkışına itiraz edenlerdendim.
Özal'ın şahsına değil, çıkış biçimine karşıydım.
Bugün de öyleyim.
Demirel'in başarılı bir Cumhurbaşkanı olduğunu biliyorum. Demirel'i takdir ediyorum. Saygı duyuyorum. Hatta o'nda güven buluyorum.
Ama, eğer Çankaya'da bir dönem daha kalacaksa, bunu uygun görmem...
Çünkü arkasındaki halk desteğini bilmiyorum.
Bilsem bile, yahut meclisin halk adına parmak kaldıracağını kabullensem bile koskoca ülkede Çankaya'ya Demirel'den başkasının lâyık olmadığı duygusuna kapılıyorum... Bu duygu, ülkem adına beni komplekse sürüklüyor.
*
Bence kabahat, öbür liderlerdedir.
Cumhurbaşkanlığı için gerekli Anayasa düzenlemesini konuşurlarken, meseleyi getirip getirip, hep Demirel'e endekslediler...
Kimi süresini uzatalım dedi. Kimi bir dönem daha kalsın dedi... Yanlış oldu.
Halbuki bunu, Demirel'in dışında tartışacaklardı. Demirel'i bu işe hiç katmayacaklardı.
Aynı kişi, 2 kere seçilecekse, şimdiki 5+5 önerisi, zaten yeterliydi... O formül, Demirel'i bize tekrar getirebilirdi... Bu tür tartışmalara da gerek kalmazdı.
Acaba diyorum, kasten mi yaptılar? Demirel'i antipatik göstermek mi istediler?
Yoo... bu derece tertipli olabileceklerini sanmam ama Demirel'in iradesi dışında gelişen -Demirel'le ilgili- girişimler, bence Demirel'in şansını azalttı. Anayasa değişikliğini zora soktu.
Ama şimdilik böyle.
1 ay, 2 ay sonra hangi noktaya geliriz, bilinmez.