Sis

G.Saray, Beşiktaş, Trabzon maçlarını kazanamamış. F.Bahçe'nin karşısında ise lig sonuncusu ve belki de ligin en kötü takımı var. Üstelik, skor 2-0 olmuş... Rakip 10 kişi kalmış. F.Bahçe, bırakın Zeman-Sergen, Aziz Yıldırım-Ali Şen çekişmesini, teknik direktörsüz kalsa dahi kazanacak pozisyonda. Ama kazanamıyor. Çünkü, Zeman siste yürüyor.

Siste yürümek zordur. F.Bahçe, bilinmeyenlerin, zorlukların ve tahammülsüzlüklerin takımıdır. 4-3-3 gibi artık dünyada hiçbir takımın oynamadığı ve oynamayı pek de düşünmeyeceği bir sistemle geldi İtalya'dan Zeman. Gelirken, milli kahraman haline gelen Sergen'i de yok etti. Artık sesler "Şerefsiz Sergen" şeklinde yükseliyor.

Hayır, Aziz Bey!
Sergen, dünkü maça ilk 11'de başlasa, adam gibi iki forvetin arkasında serbest oynasa, F.Bahçe bu futbol mucizesini gerçekleştirebilir miydi? Bizce hayır. Sergen, kasten gol kaçıracak, bilerek oynamayacak karakterde biri değil. Ama Sergen bir insan. Kendini değersiz göstermeye çalışan kişiler için yüreğini maça koymuyor. İşte fark burada.

İlk 32 dakikada F.Bahçe'nin şutu yok. Gol pozisyonu yok, rakibin kaçırdığı 2 mutlak fırsat var. F.Bahçe kalkıp iki büyük hatadan iki gol buluyor. Yoksa rakibin tozunu atmış falan değil. Kaleyi bulan şutlarda rakip üstün.

Zeman, etrafındaki sis bulutu dağılıncaya kadar görevinde kalabilecek mi, bilemiyoruz. Ama 4-3-3 sistemini F.Bahçe'de denemekten vazgeçse iyi olur. Nasıl Sergen için, "Hiç kimse F.Bahçe'den büyük değildir" yakıştırması yapılıyorsa, biz de Zeman'ın F.Bahçe'den büyük olmadığını düşünüyoruz.

"Rıdvan'ı getirmek benim hatamdı" demişti başkan Yıldırım. Hayır Aziz Bey. O zaman yaptığınız doğruydu. Saçma sapan söylentiler için ondan vazgeçmeniz ise yanlış. Sergen'i almanız da doğruydu. Sakın ondan vazgeçmeyin. Zeman F.Bahçe'ye bir sistem oturtacaksa, lütfen içinde Sergen de olsun. Florya'daki kurt bir teknik adamın onun Kadıköy'den kopmasını dört gözle beklediğini unutmayın.