Devlet-özel elele
Bu büyük başarının mimarı, 4 büyük turizm şirketinin işbirliğiyle kurulan ISEVV Konsorsiyum'u. Zirve boyunca yabancı devlet liderleri ve eşlerine, davetli delegasyonlara, yerli ve yabancı basın mensuplarına mükemmel hizmet veren ISEVV, Türk turizminin de gururu oldu.

Ikon, Setur, VIP ve Visitur şirketlerinden oluşan ISEVV, zirveye katılmak için gerekli akreditasyon ve kayıt işlemlerinde hiçbir yanlışlığa izin vermedi. Bu noktada, organizasyonu kamu adına üstlenen Dışişleri Bakanlığı heyetinin çabalarını da unutmamak gerek. Hem kamu hem de özel sektör heyetleri, iki sektörün birbiriyle ne kadar uyumlu çalışabileceğini bir kez daha kanıtlamış oldu.

Müthiş basın merkezi
Türkiye'nin en büyük kongre sarayı olan Lütfi Kırdar, AGİT sırasında tüm birimleriyle faaliyetteydi. Zirve süresince basın merkezi olarak kullanılan Lütfi Kırdar, düzeni, son teknoylojiyle hazzırlanmış konferans salonları, tuvaletleri ve restoranıyla yeni milenyuma ne denli yakıştığını gösterdi. Dört katlı binadaki 6 konferans salonu, teknik donanımıyla herkesi memnun etti.

Yazılı basın için dökümantasyon merkezi olarak faaliyet gösteren merkezde ise zirveye katılan liderlerin tam konuşma metinleri, yayınlanan deklarasyonlar, basın için ilanlar ve gerekli tüm bilgiler yazılı olarak ilgililere anında ulaştırıldı.

Zirve boyunca görevlilere ve basın mensuplarına Borsa lokantası tarafından hazırlanan öğle yemekleri bedava dağıtıldı. Her köşebaşına kurulan ve 24 saat hizmet veren kahve ve çay makineleri özellikle basının ilacı oldu.

Gizli kahramanlar
Organizasyonun bir de "gizli kahramanları" vardı. Yaklaşık 700 pırıl pırıl üniversite öğrencisinin başarılı ekip çalışması, özenle seçilmiş ve eğitilmiş Türk polisin çizdiği centilmen, kültürlü portre herkesin yüzünü güldürdü. Polis teşkilatında yabancı dil bilen elemanların çokluğu da yabancı ziyaretçiler tarafından tebessümle karşılandı.

Kısacası, disiplinli ve titiz bir çalışmanın eseri olan AGİT zirvesi Türkiye'nin istediğinde en büyük organizasyonların bile altından nasıl kolaylıkla kalkabileceğini gözler önüne sermiş oldu. Böylelikle yanında üç ünite kan getirdiği öne sürülen Fransa Cumhurbaşkanı Jacques Chirac'a ve "Yemeklerini yiyemezsem aç kalırım" korkusuyla aşçılarını getirten Bill Clinton'a da gerekli mesaj verilmiş oldu.

AGİT'in görünmeyen yüzü
Dünyanın kalbinin attığı AGİT zirvesinde kimi zaman güldüren, kimi zaman şaşırtan manzaralar da yaşandı. İşte bunlardan bazıları:

* ABD Başkanı Bill Clinton tam bir PR harikası olduğunu bir kez daha gözler önüne serdi. Clinton'ın kucağında hoplattığı bebek ve ailesi ertesi gün tüm televizyon kanallarıda boy gösterdi.

* Zirve'nin en çok İtalyan heyetini yorduğu gözlerden kaçmadı. İtalyan Başbakan Massimo D'Alema düzenlediği basın toplantısında masanın altında gizlice kağıt gemi yaparken yakalandı.

* Clinton'ın mini etekli koruması dudak uçuklattı ama eteğinin boyuyla değil elinde tuttuğu makineli tüfekle...

* Clintonlar'ın her anını kare kare görüntüleyen zenci, iri yarı kadın Beyaz Saray fotoğrafçısı, üzerinde taşıdığı 3 fotoğraf makinesi, 20 rulo film, adaptör, üç flaş ve bir dijital kamerayla tüm diğer fotoğrafçılara hava attı.

* Türkiye'ye ABD'den arkadaşlarını da getiren Chelsea Clinton, geçen yıldan bu yana gösterdiği fiziksel (!) gelişimle takdir topladı.

* Yunanistan Başbakanı Kostas Simitis ve Dışişleri Bakanı George Papandreu basın toplantısını Yunanca gerçekleştirince Yunanca bilmeyen basın mensupları ne yapacaklarını şaşırdı.

* AGİT zirvesi boyunca Fener Rum Patrikanesi yol geçen hanına döndü.

* AGİT öncesi enerji toplamak için Karadeniz kıyılarında bir hafta tatil yaparak zor kendine gelen Rus Lider Boris Yeltsin'in sağlıkları İngiliz basınında espri konusu oldu.

* Mercedes firması zirveye katılan liderler için Almanya'dan özel yapım zırhlı 300 makam arabası getirtti. Mercedeslerin bakımı için özel bakım ekipleri gün boyu nöbet tuttu.