Dün bu köşede yayınlanan yazıya çok olumlu tepkiler geldi.
Bilmeyenler için özetleyelim: Dünkü yazıda, Clinton'ı, düş ürünü bir Türk politikacısı ile kıyaslamış ve bizde, böyle bir kişinin yolunun kesileceğini vurgulamıştım.
Clinton gibi; gençliğinde Vietnam savaşı dolayısıyla askere gitmeyi reddetmiş, Amerikan politikalarına ters düşmüş, uyuşturucu kullanmış, çapkınlık yapmış bir kişiye geçit vermez bizim sistem.
Türkiye'de politika yapmak iyiden iyiye korkulu rüya haline geldi.
Oysa bu ülkenin dünya çapında kadroları var.
Türkiye'yi dünya düzeyinde temsil eden bilimadamlarına, düşünürlere, ekonomistlere, işadamlarına, sendikacılara, sanatçılara, basın mensuplarına sahibiz.
Bu değerli beyinlerden politika alanında yararlanabilmek, tıkanıklığı aşmamıza ve çağdaş yönetim biçimlerine kavuşmamıza yarayabilir.
Bu kişilerin içinden müthiş liderler fışkırabilir.
Ama gelin görün ki herkes korkuyor!
Politikaya atılmak konusu açıldığında hepsinin yüzü şeytan görmüş gibi oluyor.
"Aman" diyorlar "Uzak olsun! İstemez!"
Çünkü bu onuruna düşkün kişiler, daha önce politikaya soyunanların başına neler geldiğini görmüşler.
Uydurma suçlamalarla insanların kişiliklerinin, aile yaşamlarının karartıldığını ve bu iyi niyetli onuruna düşkün kişilerin, sırtlanların ağzında parça parça edilişini izlemişler.
Aynı şeylerin kendi başlarına gelmesinden de korktukları için "Bu memlekette politika yapılmaz!" yargısını bir yaşam kuralı haline getirmişler.
Haklılar da!
Çünkü bizde, politikaya atılan kişiye, ülkeye hizmet etmek için gönüllü olan adam gözüyle bakılmıyor.
Tam tersine ya büyük yolsuzluklar yapmaya ya da makam sahibi olarak yükselmeye çalışan insan gibi görülüp, bütün yıldırımlar üzerine yağdırılıyor.
Bu yüzden herkes politikadan uzak durmaya çalışıyor.
Ve meydan bildiklerinize kalıyor.
Amacım, sadece eleştirmek değil. Gelin bu acımasız sistemi değiştirelim.
Politikaya girmek isteyen gençlere imkân tanıyalım. Onları hep birlikte destekleyelim.
Politika adaylarını, didik didik edilmeye mahkm kobaylar olarak görmeyelim.
Gelişmiş ülkelerdeki gibi en parlak kişilikleri politikaya taşıyalım.