Yakışıksız homurtular
İSTANBUL Bienali ile ilgili olarak yazdığım yazıda, etkinliğe katılan yabancı sanatçıları, depremin Marmara bölgesini yeni sarstığı o karabasanlı günlerde İstanbul'a geldikleri için kutlamıştım.

Çünkü bu yürekli sanatçılar, "Ya yeniden deprem olursa? Başımıza bir şey gelirse?" gibi korkulara kapılmadı. Tam aksine, "Sanat, karagün dostu olmalı; asıl böyle zor günlerde halkla kucaklaşmalı" gibi soylu bir düşünceden hareket ederek bienale koştular. "Sanatın koca yüreği" başlıklı yazıyla onlara, bu nedenle teşekkür ettim.

BEN sanat eleştirmeni değilim. Ama izlediğim kadarıyla bienale ilginç ve düzeyli eserler katıldı. Bienal, dünya çapında ilgi ve beğeni uyandırdı.

İSTANBUL Kültür ve Sanat Vakfı Genel Müdürü Melih Fereli'nin yakınmalarından öğreniyoruz ki, bir takım "entel" çevrelerden bienalle ilgili homurtular yükselmiş. Diyor ki Fereli:

"BİENAL kendisini dünya sanat çevrelerinde kanıtlamış, İstanbul'u çağdaş sanat bağlamında gündemin ilk sıralarına yerleştirmiştir. Tanıdık bildik çatlak seslerin ve hatta küçük galeri ve eleştirmen hesaplarının yaygarasına terk edilmeyecek bir ciddiyet içinde ele alınan bienal, yoluna devam edecektir."

BİENALDE yeralan eserlerin kolaycılıktan uzak bir sanat düzeyini yansıtmalarının da "popülist kafalar"ı rahatsız etmiş olabileceğini kaydeden Fereli, asıl önemli noktanın altını şöyle çiziyor:

"DEPREM sonrası bienale katılan eleştirmen ve basın mensuplarının gerekçesi çok anlamlıydı. Onlar, en zor günlerde dünya TV ekranlarında bitmeksizin gösterilen kaos ortamının içinde oluşan bienale destek vererek Türkiye'nin yanında durduklarını belirttiler. Aya İrini'deki açık arttırmaya sanatçıları tarafından bağışlanan 20 yapıtın uluslararası koleksiyonculara satışından elde edilen 186.400 dolar ve vakfımıza yapılan bağışlardan oluşan 34.000 dolarlık fon hem sanatçıların hem de alıcıların koşulları doğrultusunda depremzedelerin konut gereksinimlerini karşılayacak projelerde değerlendirilecek."

BÖYLESİNE yüce sonuçları da doğuran bir uluslararası sanat etkinliğine burun kıvıranlar, en azından biraz saygılı ve insaflı olmalı.

"SANATIN koca yüreği"ni incitmek, çok ayıp.