kapat

05.11.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
microbanner
Sabah İnternet
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ATİLLA DORSAY(adorsay@sabah.com.tr )


İki erkek ve bir devrim öyküsü

Komünizmin baki kalan son kalelerinden Küba'da, biri eşcinsel diğeri bakir iki erkek aynı masaya oturur ve film başlar..

ALKAZAR sinemalarının işleticisi sevgili Adalet, bu filmi tam 3 yıldır getirtmeye uğraşıyordu. Ama Küba'dan film getirtmek kolay mı? Sonunda geldi. Ve iyi de oldu. Çünkü sinemalarımıza gerçekten farklı ve hoş bir ses gelmiş oldu.

"Çilek ve Çikolata" popüler bir cafe'de aynı masaya oturdukları andan itibaren yaşamları birbirine bağlanan iki erkeğin öyküsünü anlatıyor. Davit, Küba Komünist Partisi üyesi, ateşli devrim ve Castro hayranı bir üniversite öğrencisi... Diego ise komünizmin getirdiği her türlü baskıdan, ülkenin geniş bir hapishaneye dönmüş olmasından ve yakınlık duyduğu tüm "burjuva değerleri"nin çiğnenmesinden şikâyetçi bir yazar ve sanatçı...

BULUŞAN BEDENLER
İdeolojik konum çelişkisine cinsellik çelişkisi de ekleniyor: Diego umutsuz bir eşcinsel, David'in ise o taraklarda hiç bezi yok!.. David aslında hiç kimseyle de yatmamış bir bâkir!.. Ama, cinselliği nedeniyle de ayrıca baskı altındaki Diego'yla zoraki, giderek zorunlu dostluğu, ona Diego'nun fettan komşusu Nancy aracılığıyla cinselliği öğreteceği gibi, Diego'nun muhalif kişiliğinde gerçek aydın olmanın ve ülkesini farklı biçimde sevmenin sırlarını da öğretecektir.

Bu filmde de, benzer biçimde, viski içmeyi bile "İdeolojik zaaf" olarak gören David'le, "Bu ülkedeki tek iyi şey çilekli dondurma" diyen Diego, elbette çok farklıdırlar. Ama sonunda aynı yatakta değilse de aynı sarılışta buluşan bedenleri, en koyu çelişkilerin bile yenilmez olmadığını ve zıt kişiliklerin de birbirlerinden alacakları çok şeyin olduğunu bize bir kez daha gösterecektir.

Asıl önemlisi ise dünyadaki son komünist ülkede böylesine amansız ve acı bir eleştiri filminin yapılabilmiş olmasıdır. Belki de, ülkesinin saygın adı, artık hayatta olmayan yönetmen Tomas Gutierrez Alea sayesinde...

Ziyaret ettiğimden beri benim de âşık olduğum güzelim Küba ve yavaş yavaş çöken eşsiz Havana dekorunda çekilmiş bu film, son derece sert mesajını ödünsüz biçimde verirken, o güzel halkın sorunlarına ve dünyadaki korkunç yalnızlığına da dikkatimizi çekmektedir. En güzel biçimde: Yani, sanatın o kendine has eşsiz diliyle...

Çilek ve Çikolata (Fresa y Chocolata)
Yönetmenler: Tomas Guiterrez Alea, Juan Carlos Tobio/ Senaryo: Sanel Paz/ Görüntü: Mario Garcia Joya/ Müzik: Jose Maria Vitier/ Oyuncular: Jorge Perugorria, Vladimir Cruz, Mirta İbarra, Francisco Gatorno/ Küba-Meksika-İspanya ortak yapımı.

Komedi ile karışık "ilk deneyim"
İŞTE Amerika'da büyük hasılat yapan ve bir ara "Yıldız Savaşları"nı bile sollayan film huzurunuzda... Seyirci yaş ortalaması 13-14'lere dek inmiş bir ülke için şaşırtıcı olmayan bir sonuç!..

Lise son gençlerinin cinsellik üzerine odaklanmış ilişkileri ve özellikle henüz "bâkir" olan dört gencin mezuniyet balosunda ne yapıp edip yasak meyveden tatma girişimleri... Cinsellik denen ve yaşamlarımıza hükmeden olaya, Kubrick gibi bir dehanın tüm felsefesi ve ciddiyetiyle yaklaşmasının tam zıddı... Yani, komedi kalıpları içinde, genelde kaba, ama yer yer eğlendiren bir tavır... Ve özellikle, her gencin yaşadığı "ilk deneyim" korkusunun bir yansıması.. Demek ki, öncelikle o yaşlardaki gençler için...

Amerikan Pastası (Fresa y Chocolata)
Yönetmen: Chris Weitz/ Senaryo: Adam Herz/ Görüntü: Richard Crudo/ Müzik: David Lawrence/ Oyuncular: Jason Biggs, Jennifed Coolidge, Shannon Elizabeth, Alyson Hannig, Eugene Levy/ Universal yapımı.

Yanlış anlaşıldım
ZEKİ Demirkubuz'la aramızda bir dizi yanlış anlama oldu. Beni de Antalya'da ödül gecesinde kılık-kıyafeti nedeniyle onu eleştirenlerle aynı kefeye koyuyor. Hatta en başa... Oysa ben, o eleştirilere öyle kızdım ki, zehir zemberek bir yazı yazdım. Ama yayınlanamadı. Merak edenler o yazıyı yarın Radikal-Sinema'da okuyabilir. Bir hafta sonra yazdığım "Kılıksız Yönetmen Viyana'da" yazısının ise ona kılıksız diyenleri hedef aldığını Demirkubuz kavrayamamış. Belki yazının son cümlesinin düşmesinden. Geçen hafta "Üçüncü Sayfa" eleştirimde de, "Gülün Bittiği Yer"e ait bir cümle eleştiriye karışmış. Filmde kahramanın Mafya liderince dövülmesini ise polis dövüyor gibi yorumlamışım. İçtenlikle özür dilerim.

HaftanIn Yıldız tablosu

Gözler Tamamen Kapalı * * *

Yıldız Savaşları * * *

Üçüncü Sayfa * * *

Çilek ve Çikolata * * *

Amerikan Pastası * *

Gülün Bittiği Yer * *

İlk defa kitaplarımı yazıyorum
BUGÜNE dek yazdığım gazetelerde kitaplarımdan, imza günlerimden vb. şeylerden söz etmedim. Ama bugün bunu yapmak istiyorum.

Çünkü bugüne dek tam 24 kitabım yayınlandı. Sinema yazarlığında, sanırım dünya çapında bir rekor!..

Ve bu, geriye baktığımda beni en mutlu eden şey... Önümüzdeki yıllarda da temel etkinlik olarak sürdürmek istediğim...

Sinema kitapları kuşkusuz ki çok satmıyor. Bu açıdan, bunlardan söz eden tüm gazeteci-yazar dostlarıma destekleri için her zaman teşekkür ettim, yine de ediyorum.

İnatla, iki satırla bile söz etmeyen 'dostlarım' ve yayın organlarına ise ne diyeyim? Canları sağ olsun...

60 küsur milyonluk bir ülkede zaten 1500 basılan bir kitabın bitmesine sevinmeli mi? Hadi iyimserlik edip sevinelim...

İnsan küçük zevklerle ve sınırlı başarılarla da avunmasını bilmeli. Böylece, "100 Yılın 100 Filmi"nin üçüncü basımı, "100 Yılın 100 Yönetmeni" ve "100 Yılın 150 Oyuncusu"nun ise yakında yapılacak yeni basımları, beni elbette çok mutlu ediyor.

Ve bu mutluluğu görece olarak belki az, ama benim için çok değerli okurlarımla paylaşmak istiyorum.

Yolunuz düşerse, yarın (Cumartesi) TÜYAP kitap fuarındaki Remzi Kitabevi reyonunda buluşalım: Saat 13-15.00 arası... Hiç almamışlar varsa, sözkonusu üç kitabın "üçü birden" indirimli satışı da olacak, haber vereyim...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır