METE TANSU

Günümüz yöneticilerinin en büyük sorunu, üniversitede aldıkları bilgileri güncelleyememek. Bu eksiklik üniversiteleri de yepyeni arayışlara itti. Stratejik İşletme Programları da, bunun neticesinde ortaya çıktı. Yöneticilerin kendilerini tanımalarına ve bilgilerini yenilemelerine yönelik en son programı Marmara Üniversitesi İşletme Bilimleri Araştırma ve Uygulama Merkezi geliştirdi. Uyguladıkları programı, Marmara Üniversitesi iktisat Fakültesi Dekanı Prof. Dr. Tunç Erem ile görüştük.

Stratejik İşletme nasıl bir yapıya sahip?

Hedef kitlemiz çok genç bir kesim değil. Bu programdan verim alınabilmesi için 5-10 yıllık bir tecrübe gerekiyor. Yöneticiye dönük klasik işletme programlarından daha ağır bir program diyebilirim. Çünkü derslerin konuları daha farklı.

Ne tür dersleri içeriyor?

Stratejik İşletme Yönetimi'nde insan kaynakları yönetimi, stratejik finansal yönetim, portföy analizi, elektronik ticaret ve kriz yönetimi gibi günümüzde çok önemli olan konuları işliyoruz. Zaten öğrencilerin talepleri de bu yönde.

Bu tür programların çoğu İngilizce. Siz niye Türkçe'yi seçtiniz?

Öğrenim dilinin İngilizce olabilmesi için katılımcıların iyi derecede İngilizce'ye sahip olmaları gerek. Derslerin verimli geçebilmesi için herkesin ileri düzeyde bir yabancı dile sahip olması gerekiyor, bu da her zaman olmuyor. Zaten bu programa ilk başlarken Michigan Üniversitesi ile işbirliğine girdik. Onların da bize ilk tavsiyesi programın Türkçe yapılmasıydı.

Ders saatleri ve katılım ücreti nedir?

Dersler, Cumartesi günleri saat 13.00-18.00 arası. Tabii bu yüzden iş adamlarından, yöneticilerden büyük ilgi görüyoruz. Toplam 26 haftalık bir program. Bu süre içinde 15 farklı ders görüyorlar. Bu yılki ücret 2 milyar 12 milyon olarak belirlendi.

Programa katılmak isteyenlerde aradığınız kriterler neler?

Adaylara herhangi bir sınav uygulamıyoruz. Yani önce başvuranlar programa katılabiliyor. Programın sonunda ise sertifika veriyoruz.

Bu programı diğer MBA programlarından ayıran özellik nedir?

Bu programa katılmak diğerleri gibi zor değil. Vakit sıkıntısı yaşayan şi adamları, bu program sayesinde kendilerini geliştirme imkânına sahip oluyorlar. Akademisyenlerin yanı sıra bize gelip ders veren çok başarılı yöneticiler var. Mesela bir Uğur Ekşioğlu, bize vakit ayırıyor. Daha birçok yönetici katkılarını esirgemiyor. Belki de bizi diğer MBA programlarından ayıran bir başka özellik de bu.

Programa katılanların sektörel ağırlıkları neler?

Çok değişken. İlaç, tekstil, hizmet sektörü biraz daha ağırlıklı diyebilirim. Modern İşletmecilik Programına katılanlar ise genellikle mühendisler. Benim ilerideki amacım hukukçular için bir program oluşturabilmek.

Programı ağırlıklı olarak şirketlerin yolladığı elemanlar mı yoksa kendi istekleri doğrultusunda katılanlar mı oluşturuyor?

Genelde şirketler, yöneticilerini terfi ettirmeden önce, onları bu programa yollayarak bir kursa tabi tutmuş oluyorlar. Bize başvuran çoğu şirket bu yolu kullanıyor. Tabii kendi istekleri doğrultusunda katılanlar da var.