kapat

23.10.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Sofra
L E I T Z
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
İşte anıt kadın!
Türk sinemasının en güzel kötü kadını, bir zamanların plaj güzeli Neriman Köksal, şimdi gün gün eriyor; hastanede kansere karşı yaşam savaşı veriyor

Plaj Güzeli, Fosforlu Cevriye... Türk sinemasının acımasız vamp kadını Neriman Köksal; nam-ı diğer Afet-i Devran Neriman... 1949 yılında, Beyoğlu'nda yürürken 'keşfedilmesiyle' başlayan sanat yaşamına 400'ü aşkın film sığdırdı. Ama ilk ve tek ödülünü Yeşilçam'daki 50'nci yılında alabildi. Sevdi sevildi, eğlendi, güldü. Şimdi Surp Agop Hastanesi'nde ölümle savaşıyor. Kanserin kemirdiği bedeni bu dünyayı terk etmeye hazırlanıyor. Doktorlar "Durum kötü. Kurtulma ümidi çok az" diyor.

400'Ü AŞKIN FİLM
Arnavut kökenli... Rami'de doğdu, Feriköy'de büyüdü. Şöhret kapısını, bu sayede aralama tarihi ise 1949 oldu. Beyoğlu'nda, daracık tayyörle yürürken yönetmen Çetin Karamanbey tarafından 'fark edildi' ve ilk rolünü kaptı; 'Çete' filminde Rus Prensesi Nina oluverdi. 400'ü aşkın filmin kiminde Fosforlu Cevriye, kiminde Naylon Leyla, kiminde Erkek Fatma, kiminde de acımasız vamp kadın oldu.

İlişkileri hep uzun süreliydi. Nevzat Pesen'le, Kemal Küpçü'yle yıllarını paylaştı. İzzet Günay, Orhan Günşiray unutamadığı aşkları oldu. Ama o, hiçbirinin sonunu getiremedi. Yaşı 71 olduğunda, çocuk özlemini hep bastırmaya çalıştığını ama başaramadığını fark etti. Yeğeni Volkan Öylek ile eşi Seher'in rızasını alıp, kızları Nazlı Buse'yi evlat edindi, Yeşilçam'ın ona kazandırdıklarını bırakmak için mirasçısı yaptı.

KÖKSAL KANUNLARI!
Sinemaya adanmış hayatının göstergesi prensipleriydi. Film çekimlerinden önceki akşam saat 08.30'da yatıp sabah 06.00'da kalkışı, 'Plaj Güzeli' sıfatını taşırken hiç bikini giymeyişi onun en bilinen kurallarıydı. Rolünü beğenmezse, parayı elinin tersiyle iter, işi kabul etmezdi. Son 6 yılını TRT için çekilen Bizim Mahalle dizinde oynayarak geçiren Neriman Köksal, ilk ve tek ödülünü beyazperdedeki 50'nci ve belki de son yılında almayı başardı. Uluslararası İstanbul Film Festivali'nde 'Sinema Onur Ödülü'ne layık görüldüğünde verdiği tepki, bu konudaki acemiliğinin göstergesi oldu: "Bilmem ki nasıl alacağım, ben öyle törenlere alışık değilim."

1 YILDIR HASTANELERDE
Ve çok değil, 1 yıl önce tanıştı hastanelerle. İlk başta ağır grip olarak duyulan rahatsızlık, sonradan anlaşıldı ki, kansermiş; Afet-i Devran Neriman'ın ölümle savaşı başlamış... İşte bu savaş o gün bu gündür sürüyor. Neriman Köksal, Surp Agop Hastanesi'nde devam ettiriyor hayatta kalma çabasını. Ama bedeni bu dünyayı terk etmekte kararlı. Sarısı solmuş saçları yastığa dağılmışken, o, bir zamanlar kameraya şuh bakışlar fırlattığı gözleriyle sadece beyaz hastane duvarlarını görüyor artık, bir de arasıra gelen eski dostları...


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır