İşte devlet şimdi gerekli!
Ahmet Taner Kışlalı'nın ölüm haberi, San Remo'da yüreğe saplanan hançer gibi.
Bu kaçıncı cinayet, kaçıncı komplo?
Tam Türkiye'nin ilişkileri düzeliyor, ortalık sakinleşecek derken balyoz gibi inen bir haber bu.
Dikkat ederseniz son zamanlarda Türkiye ile Avrupa Birliği arasındaki ilişkiler yumuşamıştı. İsveç bile anlayış gösterme noktasına geliyordu.
Yunanistan'la olmadık bir bahar havası yaşıyorduk.
PKK silahları bırakmıştı.
Suriye artık akrep gibi sokan bir düşman olmaktan çıkmıştı.
Bakü Ceyhan'dan olumlu haberler geliyordu.
Ama Türkiye'nin nefes almasını istemeyen "iyi saatte olsunlar", devreye girdi ve kör bir darbeyle gündemimizi değiştiriverdi.
Yine kan ve dehşet dolu günlere döndük.
***
Polis romanlarının değişmez kuralı, cinayetten kimin yarar sağladığını soruşturmaktır.
Acaba Kışlalı cinayetinden kimin büyük çıkarı var?
Kimler bu suikasttan medet umabilir?
Buna bir tek cevap verilebilir:
Türkiye'de istikrardan rahatsız olup, başka bir rejime geçme özlemi çekenler.
Eğer bu cinayet, toplumu altüst edici başka komplolarla da desteklenirse rejim sorununun gündeme gelmesi yakındır.
Aklı başında hiçbir siyasi hareket böyle ayan beyan bir cinayete imza atmaz.
***
İşte devlet şimdi gerekli! Madem devletimiz, polis gücümüz, istihbarat birimlerimiz var; madem telefonlar dinleniyor, insanların nefes alışları takip ediliyor, devletin haberi olmadan kuş uçurtulmuyor.
Şimdi bunları devreye sokmanın tam zamanı.
Ahmet Taner Kışlalı'yı katledenlerin bir an önce yakalanmasını talep ediyoruz.
Bu korkunç cinayet de Uğur Mumcu, Bahriye Üçok, Muammer Aksoy ve binlerce benzeri gibi "faili meçhul" dosyasına girmesin.
***
Ahmet Taner Kışlalı'nın kederli ailesine, Mehmet Ali Kışlalı'ya ve Cumhuriyet Gazetesi'ne başsağlığı diliyor, derin acılarını paylaşmak istiyoruz.