kapat

07.10.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
inter merkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

Teba
1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
ŞÜKRÜ KIZILOT(skizilot@sabah.com.tr )


Katrilyonluk öneriye fakslar yağıyor...

Önceki gün SABAH'da yayımlanan "Bir katrilyon lira daha ister misiniz?" başlıklı yazımız, büyük ilgi topladı.

Türkiye'nin dört bir yanından fakslar yağıyor. Gelen fakslara bakıyoruz, insanlar perişan durumda. Kimse, borcumuzu ödemeyelim ya da bize bir af çıksın demiyor. İstenen sadece ödeme kolaylığı...

Şu anda 3 katrilyon vergi, 600 trilyon sosyal sigortalar pirimi ve bunların katrilyonluk faizi birikmiş. Getirilecek bir ödeme kolaylığı, bir katrilyon civarında para toplanmasını sağlayabilecek.

Bazıları, vergi borcu olanları "yüzsüzler" olarak adlandırıyor. Oysa, yüzsüz denilen bu insanlar ya da firmalar, vergi dairesine veya SSK'ya kayıtlı olan, beyannamelerini zamanında veren ancak ekonomik kriz nedeniyle ödemeyen ve borçlarının üstünede, her ay yüzde 12 faiz binen yeri, yurdu adresi belli olan kişiler...

Bunlara "yüzsüz" demekle, biraz insafsız davranılmış oluyor. Gerçek yüzsüzler vergi dairesine ya da SSK'ya kayıtlı olmadan çalışan ya da kaçak işçi çalıştıranlardır. Gerçek yüzsüzler; hergün yüzlerce ya da binlerce kişiden para alıp da, fiş ya da fatura kesmeyen işyeri sahipleri, günde 30 hasta muayene edip sadece bir ikisine belge düzenleyen doktorlar, naylon fatura düzenleyip ya da kullanıp trilyonluk vergi kaçakçılığı yapanlar, yüzmilyarlarca ya da trilyonlarca lira kazanıp odacısını, kapısını, şoförünü, hamalını ya da sekreterini şirketinin yetkilisi olarak gösterenler, hayali ihracat yapıp yüzmilyarlarca lira vergi iadesi alanlar, sahte belgelerle teşvik primi alanlar, defterlerini ve belgelerini yok edenler, yakanlar ve bunlar gibi kişilerdir.

Yoksa vergi dairesine ve SSK'ya kayıtlı olan, beyanname ve bildirge veren, ödeyemediği borçları için aylık yüzde 12 faiz riskine katlanan kişiler, bunların yanında yüzsüz değil, olsa olsa başka bir şeydirler...

Vergi ve sigorta primi borcu olanların içinde, çok sayıda "iyi niyetli" mükellefler de vardır.

* Bir inşaat müteahhidi, hakedişi Şubat 1999'da onaylayınca, faturasını kesmiş ancak alacağını Ekim 1999 itibariyle üstelik devletten tahsil edememiştir. Buna rağmen, Şubat 1999 dönemi KDV'sini beyan edip ödemek zorunda kalmıştır. Ancak ortada para yoktur. Müteahhit KDV borcuna faiz ödeyecek, alacağı faiz için faiz tahsil edemeyecektir.

* Bu müteahhide iş yapan ve fatura kesen, taşeronun durumu da aynıdır.

* Taksitle, senetle, çekle, açık hesap satışlar yapan, yasa gereği, satış anında fatura kesmek zorunda oldukları için, alacaklarını tahsil etmeseler dahi KDV ve geçici vergi borçları doğmuştur.

* Ekonomide son yıllarda yaşanan durgunluk, tüm dengeleri alt üst etmiştir.

Jean Babtist Colbernt, yıllar önce "vergileme sanatı, kazı fazla bağırtmadan ondan mümkün olduğu kadar fazla tüy almaktır" demişti.

Ödeme güçlüğü içindeki yüzbinlerce mükellefi de, fazla bağırtmadan, mümkün olduğu kadar fazla gelir toplamak gerekiyor. Bunun için bir tebliğ yeterli...

Yazarlar sayfasina geri gitmek icin tiklayiniz.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır