kapat

01.10.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
inter merkez
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Komutan Baba
Tuğgeneral Kıvrıkoğlu ve Mehmetçikleri, top isteyen bebeden ekmeksiz kalan nineye Gölcüklüler'in her türlü derdinin tek devası

Bengüç ÖZERDEM-GÖLCÜK

MARMARA depreminin binlerce can aldığı toz, toprak ve yıkıntı içindeki Gölcük'te halkın tek güven kaynağı, "Komutan Babası" Tuğgeneral Hayri Kıvrıkoğlu ve Mehmetçikleri. Kendisi de Gölcüklüler ve askerleri gibi çadırda kalan Kıvrıkoğlu Paşa, günün neredeyse 24 saati çalışıp, depremin yaralarını hızla sarmaya uğraşıyor. Çadırlara takılacak ampulden, gençlere alınıp Internet'e bağlanacak bilgisayarlara, yataktan yemeğe ve ilaca kadar her sorunla bizzat ilgileniyor, yardım isteyen herkesin derdine deva olmaya çalışıyor.

ALDIĞIM EN GÜZEL RÜTBE
GÖZLERİ uykusuzluktan kan çanağına dönmüş halde, özellikle "Geleceğimiz onlar" dediği çocukların her dileğinin yerine getirilmesini isteyen Tuğgeneral Kıvrıkoğlu, bu yüzden de Gölcüklü'nün kalbinde taht kurmuş. Çocuklar paçasına yapışıp top istiyor, gençkızlar kulağına birşeyler fısıldıyor. "İnsanın evi gibi olmaz ama, o sıcaklığı vermeye niyetliyiz" diyen ve tüm yorgunluğuna rağmen durumundan son derece mutlu olduğunu söyleyen Kıvrıkoğlu, sözlerini şöyle bitiriyor: "Bana Komutan Baba diyorlar.. Hayatta aldığım en güzel rütbe bu..."

Kıvrıkoğlu'nu ağlatan anlar
TUĞGENERAL Hayri Kıvrıkoğlu, Gölcüklü'nün yanısıra kazma kürek günde 24 saat çalışan komutanıyla, Mehmetçiği ile de tek tek ilgileniyor. Komutanlarıyla her gün toplantı yapan, askerini sürekli denetleyip destek veren Kıvrıkoğlu, "Sanmayın herşeyi ben yaptım. İşte bunlar, bu askerler yaptı. Bu komutanlar yaptı. Hepsinin, hepsinin bir emeği var" diyor. Sonra gururla gözleri dolu dolu olunca soruyoruz, "Paşam hiç ağladınız mı?".. "Evet" diyor, "Çocuğunun saatini arayan ve ona sarılan anneye, Tayvan'dan gelen Ru Çan adlı minik çocuğun yazdığı 'Umarım evinize tekrar girer ve o mutlu günleri bulursunuz' mektubuna ağladım. Ama bu çadır kent beni güldürecek.."


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır