kapat

04.09.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İstanbul
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Konuşmanın da bir usulü var!
Heyecanlanmak, paniğe kapılmak, konuşamamak... En önemli anlarda başımıza gelen bir şey. Söylemek istediklerimizi bir türlü söyleyemez, kendi kafamızda erteler dururuz. Peki ama nereye kadar kaçacağız?

Derleyen: Şebnem ÖZDEMİR

Sevgilinize ayrılmak istediğinizi söyleyeceksiniz ya da patronunuzdan zam isteyeceksiniz, belki de istifa edeceksiniz.. Ama bir türlü konuşamıyorsunuz. Cümleleri toparlayamıyor, iki kelimeyi biraraya getiremiyorsunuz.

Örneğin patronunuzu ele alalım. Çok çalışıyorsunuz, gecenizi gündüzünüze katıyorsunuz, tatile bile gitmiyorsunuz. Ama bir kere bile teşekkür etmiyor, düşük maaş almanıza rağmen zam yapmıyor, ne kadar çalıştığınızın farkında bile değil...

Tıkanıp kalıyorsunuz
En sonunda konuşmaya karar veriyorsunuz ve bütün gücünüzü toplayıp yanına gidiyorsunuz. Tam planladığınız gibi konuşmaya başlıyorsunuz ama istediğiniz kelimeler bir türlü çıkmıyor ağzınızdan, tıkanıp kalıyorsunuz. Bir bakıyorsunuz, yeni projeler üzerine konuşmaya başlamışsınız. Tekrar vazgeçip odanıza dönüyorsunuz...

Yapınızda çekingenlik var
Arkadaşınıza elbisenizi giymesinden hoşlanmadığınızı söyleyeceksiniz. Ama onu kırmamanız, incitmemeniz gerek. Öyle bir cümle kurmalısınız ki, ne üzülsün ne de darılsın. İşte bu çok zor. Eğer sıkı bir dostluğunuz varsa istediklerinizi rahatlıkla dile getirebilirsiniz; ne o alınır ne de siz huzursuz olursunuz. Bunun, söylemesi kolay ama uygulaması zor bir durum olduğunu biliyoruz... Birini reddetmek ya da bir ricada bulunmak... Hele bir de yapınızda çekingenlik varsa bir türlü söyleyemez, yanlış cümleler kurmaktan, karşınızdakini kırmaktan, kötü duruma düşürmekten korkarsınız...

Neleri söylerken huzursuz oluyoruz?

Şey, o elbiseyi giymesen olur mu?

Bildiğiniz gibi çok çalışıyorum ama karşılığını alamıyorum.

Bu hafta sonu bize mi gelecektin? Ama biz burada olmayacağız ki!

Konuşmamız gerek, ilişkimizde ters giden bir şeyler var. Yani daha doğrusu ben...

Nasıl konuşmak gerekir?

Sevgilinizle sorununuz varsa, "sen" değil "ben" kelimesini kullanın.

Kendinizi karşınızdaki insanın yerine koyarak konuşun; onun bakış açısıyla yaklaşın olaya. Çünkü yüzde 100 haklı olmayabilirsiniz; sırf onu suçlamanız da çok yanlış.

Dinleyin! İster haklı olun ister haksız, konuştuğunuz insan size bir şey anlatırken mutlaka dinleyin. O zaman daha iyi anlaşırsınız.

Önyargılı olmayın. Yani 'nasıl olsa zam yapmayacak, söylemeyeyim bari' gibi şeyler düşünmeyin. Baştan kaybedersiniz.

Konuşmaya başlamadan önce kafanızda bir şeyler oluşturun. Plan yapmadan gitmeyin yanına.

Eğer kesinlikle haklıysanız kararınızdan dönmeyin.

Doğru zamanı yakalayın.

Vücut diline dikkat edin. Eğer kızgın ve huzursuzsa, hareketlerinden belli olur, siz de ona göre davranırsınız.

Nerede, ne söyleyeceksiniz?

Zam isteyeceksiniz...
Negatif: Bildiğiniz gibi 5 senedir sizinle çalışıyorum, ama sanıyorum ki daha fazla parayı hakediyorum.

Pozitif: Hazırladığım projeyle 2 senedir derinden ilgileniyorsunuz, hep birlikte çok çalışıyoruz. Fakat küçük bir sorun var; yeterli maaşı aldığımı düşünmüyorum.

Sevgilinizden ayrılacaksınız...

Negatif: Sorun sen değilsin, benim.

Pozitif: Bu kararımın seni inciteceğini biliyorum ama çok düşündüm ve doğru olan bu. İlişkimizi bitirmemiz gerek.

Komşunuzu uyaracaksınız...

Negatif: Şu aptal müziğin sesini kısar mısınız; dinlemek zorunda değiliz!

Pozitif: Pardon, duvarlar çok ince, ses çok yakından geliyor. Yarın sabah çok erken kalkmam gerek. Sesini biraz kısabilir misiniz acaba?

Saçınızı beğenmediğinizi söyleyeceksiniz...

Negatif: Saçımı ne hale getirdiğine bakar mısın lütfen! Yaptığını beğendin mi?

Pozitif: Bu kesimin bana yakışmadığını düşünüyorum. Keşke kesmeden önce iyice düşünüp, öyle karar verseydik. Düzeltmemiz mümkün mü acaba?

Tatilde yanınızda olamayacağım...

Negatif: Bunca sene yeni yılı sizinle kutladım, artık arkadaşlarımla kutlamak istiyorum. Yanınıza gelmeyeceğim.

Pozitif: Yeni yılın sizin için büyük bir anlam ifade ettiğini biliyorum amabu sene arkadaşlarımla değişik bir organizasyon yaptık. Bir seferlik sizinle kutlayamayacağım. Çok üzgünüm...


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır