kapat

13.08.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
banners
Siber Haber
L E I T Z
Sofra
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
Bayan Sabah
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.
Aşkın ömrü en fazla iki lak lak
Yapılan araştırmalar aşkın ömrünün en fazla 30 ay olduğunu ortaya koyuyor. Ya öyle sonsuza dek süren aşklara ne oldu?

Yasemin KARAKAŞ ŞAHİNKAYA

Eskiden bakışmalarla başlayan, kaçamak buluşmalarla devam eden ve "mutlu son" evlilikle düğümlenen aşklar, sonsuza kadar devam edermiş. Gerek filmlerde, gerek eski evliliklerde gördüğümüz aşklardan şimdilerde eser yok. Artık inanılmaz bir şekilde başlayan aşklar yine inanılmaz bir şekilde bitiyor ve yine inanılmaz kısa bir sürede yenisi başlıyor.

Uzun süreli araştırmalar sonucunda aşkın en fazla 30 ay sürdüğü anlaşılmış. 30 ay sonra ilk başlardaki hızlı kalp atışlarının, titremelerin, heyecandan ellerin terlemesinin sona erdiği belirlenmiş.

New York Üniversitesi profesörleri, 37 ülkede yaptıkları araştırmalar sonucunda gerçek aşkın sadece 30 ay sürdüğünü kanıtlamışlar. 37 ülkeden 5 bin denek üzerinde yapılan araştırma sonucunda ortaya çıkmış ki en ateşli aşk bile 30 ay sonra sona eriyor. Ancak aşıklar bu süreyi evlilik, çocuk gibi nedenlerle uzatabiliyorlar. Aynı araştırmada erkeklerin kadınlara oranla çok daha çabuk aşık oldukları, ancak ilişkileri sona erdirmede kadınların daha hızlı oldukları ortaya çıkmış.

Çabuk tüketiliyor
Eski aşkların bir masal gibi "ölüm ayırıncaya kadar" hatta "ölümün bile ayıramayacağı" kadar uzun sürmesinin sebebi, ilişkilerin çabucak tüketilmemesi miydi? Bırakın 30 ayı, 30 hatta 40 yıl süren aşklarda bile, bir gizemin olması mıydı? Açıklık, özgürce yaşamak mı insanları birbirinden soğutuyor, ilişkiyi bitiriyor? Yoksa yaşam şartları ve başka, daha iyi "O"nların olması fikri mi insanları birbirine karşı tahammülsüz kılıyor. Tüm bu sorular, uzmanlarca bir kimya denklemi gibi açıklanıyor: Aşkın kimyası 30 ay dayanıyor, sonrası ise alışkanlık, sevgi, bağlılık ve bağımlılık... Bu bağlamda aşkı devamlı kılmak çiftlerin elinde. Kişiler bir başkasına, hiç tanımadıkları insanlara gösterdikleri saygı, ilgi ve özeni, "nasılsa benim", "beni böyle de sevsin" ya da "nasılsa beraberiz, gönlünü alırım" mantığı ayrı özeni sevgililerine, eşlerine göstermelerini engelliyor. Yaşam şartları, insanların her şeyi paylaşmaları, karşı tarafın sorumluluk duymasına, yaptıklarına ve yapmadıklarına takıntı yapmasına neden olubiliyor ki bu, ilk başlarda heyecandan ritmini şaşıran kalbin, bir süre sonra sinirden ritimsiz atmasına neden oluyor.!


Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır