Umutla... Heyecanla...

Meclis kulisindeydi... Önünden Başbakan Ecevit geçti... Sonra Prof. Çiller... Ardından Mesut Yılmaz... Devlet Bahçeli... Recai Kutan...

Önünden kim geçse "o" ayağa kalkıyordu.

"Saygıyla... Ümitle" bakıyordu.

"O" bir Şırnaklı.

Fazilet Partisi'nin Şırnak İl Başkanı Abdurrezak Tatar.

Dedik "Başban, halin nicedir?"

Dedi "Ağızımın tadı yok."

- Niçin yok?

- İşsizlik bütün Şırnaklı'yı inim, inim inletiyor.

Dedik "Başkan, huzur var mı?"

Dedi "Huzurumuz iyidir... Gece yarısı sokağa korkmadan çıkılır."

- Şırnak'ta bir sınav açılsa... Denilse ki "elli kişiye iş verilecek." Sınava kaç kişi girer?

- Allah seni inandırsın... En az beş bin kişi kuyruğa dizilir.

Dün Meclis kulisinde "bir Şırnaklı'nın olduğunun" kimse farkında değildi.

Zaten Şırnaklı da "kendisini fark ettirecek bir girişimde" bulunmadı.

Ne bir liderin önüne çıkıp "derdim var" dedi.

Ne gazetecilerin yanına gidip Şırnak'tan bahsetti.

"Şırnak" sadece bir örnek...

Ülkemizde "yüzlerce Şırnak" var.

"Huzur" içinde.

Ama işsizlikten "inim, inim inliyor."

* * *

Biz Şırnaklı ile konuşurken...

Baktık, Mesut Bey geliyor.

"Hükümet" dedik.

"Güvenoyu... Başlangıç heyecanı" dedik.

Yılmaz:

- Hükümetin göreve başlama heyecanından daha önemli bir konu var... Uyum.

* * *

Bu sırada Sait Paşa'yı gördük.

Şırnak, DYP Milletvekili Dr. Sait Değer'i.

Koştu, geldi, Fazilet Partisi Şırnak İl Başkanı Abdurrezak Tatar'a sarıldı:

- Hoş geldiniz... Odama bekliyorum... Bir arzunuz varsa... Başım, gözüm üstüne.

"Onlar" daha düne... 18 Nisan'a kadar seçim mücadelesi içindeydiler.

Şimdi ise "uyum" içinde.

Mesut Bey'in "uyum mesajı" ne kadar önemliyse...

"Farklı partilerdeki insanların" uyumu kucaklaması da o kadar önemli.

* * *

Çarşamba... Saat 15.25...

Meclis Başkanı Akbulut "sonucu" açıkladı:

- Hükümete, Meclis'ce güvenoyu verilmiştir... Memleket ve millet için hayırlı ve başarılı olmasını dilerim.

Sonra kürsüde Başbakan...

Teşekkür konuşmasından "iki cümlenin" altını çizeceğiz:

Bir:

- Uyum içinde çalışacağız.

İki:

- Sadece kendi aramızda değil... Meclis'teki herkesle uyum içinde olacağız.

Türkiye'nin beklediği de bu.

* * *

351'lik "aritmetik çoğunluk", 354'lük "güvenoyu" az şey değildir.

Hükümet, göreve "büyük bir avansla" başlıyor.

Şırnaklı'nın... Tarsuslu'nun... Ödemişli'nin... Akhisarlı'nın... Şavşatlı'nın ümidi bu hükümette.

Vartolu, çocuğuna iş istiyor.

Yunaklı, tenceresine aş.

Hükümet, kendisine bağlanan ümitleri boşa çıkarmamalı.

* * *

İktidar, taze meyveye benzer...

Meyve, zamanında yenmezse çürür.

İktidar da "kısa sürede" atılım sergilemezse... Halkı rahatlatmazsa yıpranır.

Ecevit hükümetine düşen görev, kendine tanınan avansı iyi kullanması.

Aylardır geometrik diziyle artan sorunların üstüne, üstüne yürümesi.

"Hemen" yürümesi.

"Korkmadan" yürümesi.

Başbakan Bülent Ecevit ile kabinedeki arkadaşlarını tebrik ediyoruz.

Ve başarılar diliyoruz.