kapat

08.05.1999
Anasayfa
Son Dakika
Haber İndeksi
Yazarlar
Günün İçinden
Politika
Ekonomi
Dünyadan
Spor
S u p e r o n l i n e
Magazin
I H Y
Sofra
L E I T Z
Bizim City
Sizinkiler
Para Durumu
Hava Durumu
İşte İnsan
Astroloji
Reklam
Sarı Sayfalar
Arşiv
Hazırlayanlar
Sabah Künye
E-Posta

1 N U M A R A
Z D N e t  Türkiye
A T V
M i c r o s o f t
Win-Turkce US-Ascii
© Copyright 1999
MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş.


Dün ve bugün

Trabzonspor'un öncesi ve bugününü düşünüyorum. Başarının ve başarısızlığın nedenlerini, niçinlerini irdelemeye çalışıyorum. Önce şampiyon olduğu yıllara gidiyorum. Trabzonspor, halkın içinden çıkan, halkla iç içe yaşayan bir takımdı. Yoksa futbolda bir devrimi gerçekleştirmek olası mı? Kent, takımı ile yatıp kalkıyordu. Oyuncuları kendi içinden birisi olarak görüyordu. Yönetim, teknik adam, futbolcu ve taraftar birlikteliği sevgi ve saygıyla gerçekleşmişti. Yönetim kendi arasında tutarlıydı. Oyuncular arası dayanışma, gerek saha içi gerekse saha dışı öylesine yoğundu ki, kelimelerle anlatılamaz. Sevinç ve üzüntü hep birlikte yaşanıyordu. Ben değil, biz vardı. Büyük maçlar öncesi oluşan ortamı yaşamayanların anlaması çok zor. Başarısız sonuçlarda bile kendi içinde özeleştiriyi yapan kişilerin çogunlukta olduğu, kazanma azmi, özverisi, coşkusu, temposu, mücadele gücü, sorumluluk anlayışı, en kötü koşullarda bile inadı, dayanışması ile taraflı tarafsız herkesin takdirini kazanan bu takımı oluşturanlara saygı duymak gerekiyor.

Yeniden doğabilmek
Ve sonrası... Aklıma yüzyıllar öncesinden Horatius'un sözleri geliyor: "Bir şey koparır bizden yıllar akıp giderken" Gerçekten geçen yıllar Trabzonspor'dan çok şeyler aldı götürdü. Bugün önümüzde özgürlüğünü yitiren, kendine yabancılaşmış, şampiyon yapan değerleri kenara iterek başkalarının değerlerini ilke edinmiş, yozlaşan ve çürüyen bir takım var. Yöneticiler, bu takımı bir araç olarak görmeyi sürdürüyorlar. Hiçbir uyumları yok. Taraftar, gruplara ayrılmış ve menfaat ön plana çıkmış. Böylesi bir ortamdan oyuncuların da etkilenmemesi düşünülemez. Halktan kopuk, yenilgi sonrası arkadaşlarını acımasızca suçlayan, kendini hiç yargılamayan, sorumluluk almayan, emek vermeyen bir futbolcu kimliği karşımızda . Dünün ve bugünün özeti bu.

Şimdi gelinen noktada Trabzonspor'un yıllardır yana yana sadece külleri kaldı. Küllerinden yeniden doğmak eski zaman tanrılarına özgüdür. Trabzonspor, yeniden doğmayı başarabilecek iç dinamiklere sahip bir takımdır.

Spor Yazarları sayfasına geri gitmek için tıklayınız.

Copyright © 1999, MERKEZ GAZETE DERGİ BASIM YAYINCILIK SANAYİ VE TİCARET A.Ş. - Tüm hakları saklıdır